Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

10 Kasım mesajları

Vali Ata’dan 10 Kasım

Vali Ata’dan 10 Kasım Mesajı
Hatay Valisi Erdal Ata, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Vali Ata’nın mesajı şöyle:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, ebediyete irtihalinin 79. yıldönümünde bir kez daha saygı, minnet ve rahmetle anıyoruz.
Engin düşünceleriyle bağımsızlığın, bölünmez bütünlüğün ve barış içinde bir dünya düzeninin simgeleşen ismi olan Büyük Önder Atatürk, hiç kuşkusuz tüm dünya devletleri tarafından da örnek alınan, sevgi ve saygı ile anılan büyük bir deha ve devlet adamıdır.
O, ülkemizin dört bir yandan düşman işgali altında bulunduğu, bir milletin yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kaldığı en bunalımlı zamanlarda, kararlılığın ve azmin timsali olmuş, milletimizi boyunduruk altına alma heveslilerine Sakarya’da, Dumlupınar’da hak ettikleri cevabı vererek Türk’ün ismini dünya tarihine yeniden altın harflerle yazdırmıştır. Eşsiz bir devlet adamı olarak, Atatürk, kazandığımız zaferlerle yeni bir Türk Devleti’nin temellerini atmakla kalmamış, modernleşme ve dönüşüm hamlelerini cesaretle gerçekleştirerek günümüz Türkiye’sinin temellerini atmıştır.
Bizler, bugün, ‘Büyük liderler için kuşkusuz ki matem değil; fikirlerine sadakat gereklidir’ fikrinden hareketle, Büyük Önder’in en büyük eserim dediği Türkiye Cumhuriyeti’ni, kuruluş idealine uygun olarak özgür ve müreffeh, dünyanın saygın ve güçlü bir ülkesi yapmak için kararlı adımlarla ilerliyoruz. Bu kutlu yolda, akılcılığı, çağdaş değerleri ve bilimi rehber edinmeyi salık veren Atatürk, en güçlü dayanağımızdır.
Bu düşüncelerle, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve dava arkadaşlarını, vatanı uğruna canlarını feda etmiş şehitlerimizi, gazilerimizi şükranla, minnetle ve saygıyla anıyoruz.”

Savaş’tan 10 Kasım Mesajı
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş,yayınladığı10 Kasım anma mesajında, “Büyük Önderimizi kalplerimizde bir hatıra olarak değil, düşüncelerimize yön veren canlı bir gerçek olarak yaşatıyoruz” vurgusu yaptı.
Savaş’ın mesajı özetle şöyle:
“Bir 10 Kasım günü maddi varlığıyla aramızdan ayrılan Atatürk’ün, düşünceleri ve bu düşüncelerinin hayat bulduğu ilke ve devrimleriyle dünya durdukça yüce ulusumuzun rehberi olmaya devam edeceğine yürekten inanıyoruz.
Ebedi Başkomutanımız Atatürk, insanlığa ışık ve hayat kaynağı olmaya devam eden düşüncelerinle aydınlattığın yolda kararlılıkla ilerlemeyi şeref sayan ve Atatürkçü Düşünce Sistemi’nin özünde bulunan dinamizmin etkisiyle çağın gereklerine göre kendini sürekli yenileyen biz Atatürk Çocukları olarak, her zaman olduğu gibi yüce ulusunun hizmetindedir.
Cumhuriyet’e ve kurucu liderine yönelik sistemli ve organize saldırıların yoğunlaştığı şu günlerde; dünden bugüne ulaşan milli değerlerimize her vatansever tarafından sahip çıkılması öncelikli bir mesele haline gelmiştir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, muhterem manevi varlığına ve eserlerine yönelik sinsi emellerin asla bir sonuca ulaşamayacağı inancımı muhafaza ederek; ebediyete intikal edişinin yıl dönümünde, aziz hatırasını minnet duygularımla yâd ediyor, kendisine Yüce Allah’tan rahmet diliyorum. Ruhun şad olsun. Huzur içinde yat.”

KİMYECİ: Atatürk, Türk Milletinin yolunu aydınlattı
Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün 79. yıldönümü nedeniyle paylaştığı mesajında, O’nun, Türk Milletinin yolunu aydınlattığına vurgu yaptı ve, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılarak ebedi âleme intikal edişinin 79. yılında bir kez daha büyük bir saygı, sevgi, rahmetle ve minnetle anıyoruz” dedi.
Başkan Kimyeci, anma mesajında şöyle dedi:
“Atatürk, olağanüstü şartlar altında milletin modernleşmesi ve egemenliği için son nefesine kadar mücadele etmiştir. İmkansız denecek kadar kısa bir sürede inkılaplarını gerçekleştirmiş ve halka kabul ettirmiştir. Aslında bu, Atatürk’ün bu rejime; milletimizin de Atatürk’e olan inancını göstermektedir. Atatürk, yalnızca Türk Milleti’ne değil, tüm dünyaya ve insanlığa mâlolmuş bir liderdir. Kendi döneminin devlet liderleri bile bu büyük kişiliğin karşısında hayranlıklarını gizleyememişlerdir. Bugün Millet olarak vazifemiz, ‘Tarihi yaşadığımız gibi yazdık, fakat geleceği cumhuriyete inananlara, onu koruyanlara ve yaşatacaklara emanet etmek lazımdır’ sözlerinde olduğu gibi Atatürk’ü anlayan, düşüncelerindeki derinliği kavrayan, aklın ve bilimin yol göstericiliğinde yaşamını biçimlendiren kuşaklar yetiştirerek, ihtiyaç duyacakları özgüven ve inanca sahip olmalarını sağlamaktır. Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 79. yıldönümünde bir kez daha saygı, rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. Ruhu şad olsun.”

Yaman: Aydın toplum, Atatürk’ü anlamakla olur…
Defne Belediye Başkanı Dr. İbrahim Yaman, yayınladığı 10 Kasım anma mesajında, aydın toplum olmanın ancak Mustafa Kemal Atatürk’ü anlamakla mümkün olabileceğini belirtti.
Defne Belediye Başkan Yaman’ın 10 Kasım anma mesajı şöyle:
“Mustafa Kemal Atatürk’ü iki türlü anabilir, ama bir türlü yaşatabiliriz. Kendi ifadeleriyle, ‘İki Mustafa Kemal vardır. Biri -ben- et ve kemik, geçici Mustafa Kemal. İkinci Mustafa Kemal, onu –ben- kelimesiyle ifade edemem, o ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni bir fikir, yeni bir hayat ve büyük amaç için uğraşan aydın ve mücadeleci bir topluluktur.’
Mustafa Kemal’i, sarı saçları ve mavi gözleriyle anarak kişisel bir görevi yerine getiririz. Oysa asıl Mustafa Kemal, kendi deyimiyle, ‘benden’ çok ‘bizi’ temsil eder. O, emperyalizme karşı verilmiş savaşların önderi, çağdışı yaklaşımlara karşı çağdaşlığın savunucusu, daha yaşanılır daha insancıl bir hayatın habercisidir. Mustafa Kemal Atatürk, tam bağımsızlığın sembolüdür. ‘En büyük eserim’ dediği Cumhuriyet’i savunmak, korumak ve geliştirmek, Mustafa Kemal’i yaşatmanın tek yoludur. Devrinin ötesinde bir dehaya sahip olan Atatürk’ün devrimci, yenilikçi ve her daim ilerlemeyi hedefleyen kişiliği, bizler için Cumhuriyet’in değerlerine sahip çıkmamızda ışık ve rehber olmalıdır.
Atatürk’ü 10 Kasım’da anarken, Ulu Önder’in çok önemli bir sözünü unutmamak gerekir… ‘Büyük ölülere matem gerekmez. Fikirlerine bağlılık gerekir!’ İşte bu sebeple, 10 Kasım’ı ülkemizde bir matem günü olarak kabul etmekten ötede; Mustafa Kemal’i anlamamız, zekâsından ve öngörü kabiliyetinden ilham almamız, onurlu bir mücadeleyle kurduğu Cumhuriyet’i ilkelerinden ödün vermeksizin korumamız gerektiğini hatırlatan bir gün olarak görmeliyiz. Mustafa Kemal’i anmak, ruhunu şad etmek, ancak ve ancak aydın bir toplum olabilmekle mümkün olur. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, ölümünün 79.yılında saygı, özlem ve minnetle anıyoruz.”

Nehir: Atatürk, büyük bir devrimci ve düşünce adamıydı
Samandağ Belediye Başkanı Mithat Nehir, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikalinin 79. yılı dolayısıyla yayınladığı anma mesajında, Ulu Önder Atatürk’ün büyük devlet adamlığı yanı sıra, büyük bir devrimci ve düşünce adamı olduğunu hatırlattı.
Samandağ Belediye Başkanı Mithat Nehir’in Ulu Önder Atatürk’ü anma mesajı şöyle:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, büyük devlet adamı ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü sonsuzluğa uğurladığımız günün 79.yıldönümünde onu bir kez daha özlemle, saygıyla, sevgiyle, rahmetle anıyoruz. Atatürk; bilgisi, sevgisi, hoşgörüsü ve demokrat kişiliği ile tüm dünyanın saygı duyduğu örnek bir liderdir. Büyük Önder Atatürk, sadece bir devlet adamı değil, aynı zamanda büyük bir devrimci ve düşünce adamıdır. Çağdaşlaşmanın ve aydınlanmanın simgesidir, Atatürk.
Her geçen gün, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’in ve mimarı olduğu demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin ne kadar önemli olduğu daha iyi anlaşılmaktadır. Atatürk’ün ilke ve devrimleri bize ışık tutmaya devam etmektedir.
En büyük görevimiz, Atatürk’ü ve onun en büyük eseri cumhuriyeti anlamak, Cumhuriyet’in değerlerini her koşulda korumayı kararlılıkla sürdürerek, Türkiye’yi aydınlık yarınlara taşımak olacaktır. Bu inançla, Büyük Atatürk’ü saygıyla selamlıyor, O’nun şahsında dava ve silah arkadaşlarını, Kurtuluş Savaşı’nın tüm kahramanlarını bir kez daha sevgi, saygı, rahmet ve şükranla anıyorum.”

Kaya: O’nun mirasını geleceğe taşımalı
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan Kaya, yayınladığı 10 Kasım mesajında, Ulu Önder Atatürk’ün mirasını gelecek nesillere taşıma gerekliliğine vurgu yaptı. MKÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Kaya mesajında şöyle dedi.
“Cumhuriyetimizin kurucusu, büyük komutan ve devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk’ü, ebediyete intikal edişinin 79. yıldönümünde büyük bir saygı ve özlemle anıyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, dünya tarihinin gördüğü en şanlı zaferlerden birini kazanarak, parçalanmış bir ülkeden yeni bir millet oluşturan, Vatan ve bağımsızlık aşkını tüm dünyaya ilan eden bir devlet adamıdır. Askeri ve siyasi dehası, fikirleri ve düşünceleriyle adını sadece Türk tarihine değil, dünya tarihine de altın harflerle yazdırmış büyük bir liderdir. O’nun bıraktığı mirası geleceğe taşımak hepimizin ortak sorumluluğudur.
Cumhuriyet’in temel değerlerini korumak ve muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkmak için azim ve kararlılıkla çalışmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Bu duygu ve düşüncelerle, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, ulusal kurtuluş savaşımızın bütün kahramanlarını şükran, minnet, ve rahmetle anıyorum.”

CHP İl Başkanı’ndan 10 Kasım Mesajı
CHP İl Başkanı Mehmet Güzelmansur, yayınladığı 10 Kasım anma mesajında, Ulu Önder’in aydınlattığı uygarlık yolunda ilerleyeceklerini bildirdi.
CHP İl Başkanı Güzelmansur’un anma mesajı şöyle:
“Cumhuriyetimizin kurucusu, istiklal mücadelemizin önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, ebediyete intikalinin 79. yıldönümünde rahmet ve şükranla anıyorum. Atatürk’ü ölümsüzlüğe uğurladığımız günün yıldönümünde bizlere düşen en büyük görev, Cumhuriyet’in değerlerini korumak ve gelecek yıllara taşımaktır. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi bir kez daha rahmetle, minnetle yad ediyorum.”

Baro: Ata’mızın evrensel değerleri mazlum ülkelere de ışık oldu
Hatay Barosu mesajında, Ulu Önder Atatürk’ün evrensel değerlerinin birçok mazlum ülkeye ışık olduğuna vurgu yapıldı.
Hatay Barosu Yönetimi adına Başkan Av. Ekrem Dönmez imzalı 10 Kasım Ulu Önderi Anma Mesajı şöyle:
“Yüce Atatürk; millî sınırlarımız içinde, millî birlik duygusuyla kenetlenmiş, uygar bir toplum oluşturmak, hür ve bağımsız Türkiye idealiyle yeni Türkiye’yi modernleştirmek, çağdaş medeniyetler sev”iyesine yükseltmek, milletler arasında kardeşçe bir insanlık hayatı meydana getirmek için sabırla çalışmıştır.
Ulu Önderimiz Atatürk’ün evrensel değerleri birçok mazlum ülkeye ışık olmuştur. Ata’mızın hedefleri paralelinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin çağdaş bir hukuk sistemiyle, hukukun üstünlüğünü ilke edinerek ve benimseyerek, sonsuza dek varlığını sürdürmesi için her çabayı göstereceğiz.
Hatay Barosu olarak, Büyük Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyet’in kazanımlarına sahip çıkacak, O’nun açtığı yolda ve gösterdiği hedefte ilerlemeye devam edecek, ülkemizde demokrasi ve özgürlükleri yükseltecek ve aziz hatıralarını yaşatmaya devam edeceğiz. Büyük Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 79. ölüm yıldönümünde saygı, minnet ve rahmetle anıyoruz.”

ÇYDD: O’nun yüceliği, dünya devletlerine de yol gösterici oldu…
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Antakya Şubesi Başkanı Gülfer Öztürk, yayınladığı 10 Kasım mesajında, Ulu Önder Atatürk’ün yüceliği ile dünya devletlerine de yol gösterici olduğuna vurgu yapıtı.
ÇYDD Şube Başkanı Gülfer Öztürk imzalı 10 Kasım anma mesajı şöyle:
“Bugün, 10 Kasım. Yüzyılların yetiştirdiği, Tanrı’nın ülkemize bir lütfu olan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 79.yılı… Aradan geçen 79 yıla rağmen, sadece ülkemizde değil, kurtuluş mücadelesi veren tüm ülkelerde de örnek alınan ilke ve devrimleri, O’nun yüceliğinin, dünya üzerindeki yönlendiriciliğinin ve daha nice yüzyıllar sadece ulusumuza değil dünya devletlerine yol gösterici olmaya devam edeceğinin en büyük kanıtıdır.
Bu nedenle, her geçen gün O’na daha çok ihtiyacımız olduğunu anlıyor ve O’nu daha büyük bir özlemle arıyor ve anıyoruz. Zira O’nun anlatımı ile ‘dahili ve harici bedhahlar’, koyduğu ilkeleri ve yaptığı devrimleri yozlaştırmak ve böylece ulus, üniter ve laik devlet yapımızı değiştirmek için sistemli bir uğraş içindeler. Öyle ki; İsmine, resmine, büstlerine, heykellerine, devrimlerine karşı kin ve nefret duygularını gün ışığına çıkartarak kirli yüzlerini ve emellerini açıklamak için zaman ve zemin yoklaması yapanlara daha sık rastlanmaya başlandığını üzüntü ile izliyoruz. Bu ortam içerisinde, O’nun ‘Gençliğe Seslenişi’ her geçen gün daha büyük bir anlam ve önem kazanıyor.
Aziz Atam… Atatürk kuşağı; kurduğun Cumhuriyeti yaşatma, ilkelerinden ödün verilmesini engelleme görevi ile yükümlü olduğunun bilincinde olarak, kendine düşeni hiçbir şeyden çekinmeden yerine getirme azim ve kararlılığındadır.
İnanıyoruz ki, Sevr’i hortlatmak, Lozan’ı tartışma konusu yapmak ve böylece O’nun ilke ve devrimlerini sonlandırmak isteyenler, Atatürk kuşağının bu birlik ve beraberlik anlayışı ile kenetlenişi sonucu her zaman olduğu gibi bu kez de hüsrana uğrayacaklardır.
Ulu Önder, aramızdan ayrılışının 79.yılında, sizi rahmet, minnet ve şükran duygularımızla anarken, sizi her zamankinden daha büyük bir özlemle aradığımızı bir kez daha yineleyerek hatıranız önünde saygıyla eğiliyor ve nur içinde yatın Aziz Atamız diyoruz.”

Gönenç: Cumhuriyet kazanımları korunacak
CHP Defne İlçe Yönetimi adına kaleme alınan 10 Kasım Ulu önder Atatürk’ü anma mesajında, ne pahasına olursa olsun Cumhuriyet kazanımlarının korunacağı vurgusu yapıldı.
CHP Defne İlçe Yönetimi adına Başkan Mehmet Gönenç imzalı mesaj şöyle:
“Büyük ölülere matem gerekmez, fikirlerine bağlılık gerekir- ve -Uyuyan milletler ya ölür ya da köle olarak uyanır, diyerek arkasında yas değil, şanlı bir destan, ölümsüz bir miras, genç ve çağdaş bir Cumhuriyet bırakan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün ardından geçen 79 yıl, Cumhuriyet sevdalıları için onun bayrağını daha ilerilere taşımak ile geçti.
Cumhuriyet’in evlatlarına bıraktığı büyük mirasın sahipçileri olarak, 10 Kasım gününde O’nu kaybetmenin hüznünü yaşarken, bir kez daha O’na ve emanetine olan güvenimizi tazeliyor ve bu güveni hiç aklımızdan çıkarmadan ülkemizin aydınlık geleceği için canla başla çalışıyoruz.
Aklın ve bilimin rehberliğini kabul etmiş manevi mirasçıları olarak, bizler, ülkemizin bugün içinde bulunduğu durumdan hızla çıkarak, Atatürk’ün göstermiş olduğu yolda ilerlemek için doğruluktan, adaletten, demokrasiden ve eşitlikten vazgeçmeden yürüyeceğimize ve Cumhuriyet kazanımlarını koruyacağımıza bir kez daha söz veriyoruz.
Büyük Atatürk, Cumhuriyet’in 94. yılını kutlayan ve arka arkaya büyük acılar yaşayan ülkemizde seni çok özleyen bizler, seni rahmet ve şükran duygularıyla anıyor, hatıran önünde saygıyla eğiliyoruz. Büyük eserin, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar bağımsız ve özgür yaşayacaktır. Şükran ve minnet duygularımızla, Atam sen rahat uyu!”

ADD: O’nu özlemle anıyoruz
Atatürkçü Düşünce Derneği Hatay Şubesi mesajında, Ulu Önder Atatürk’ün saygı ve minnetle anıldığı belirtildi. ADD Şube Başkanı Doç. Dr. Kezban Kuran imzalı mesajda şöyle denildi:
“Yine bir 10 Kasım’da Atamızı saygıyla ve artan büyük bir özlemle anıyoruz. Türk tarihi içindeki yeri ve Atatürkçülüğün Türk ulusunun düşünce ve davranışları üzerindeki etkisi her geçen gün daha belirgin olarak hissedilmekte ve onun Dünya politik akışı üzerindeki değerini ve önemini daha da belirginleştirmektedir. Onun içindir ki, bugün beklentilerimiz; ilkeleri, devrimleri ve kazandırdığı değerlerle bir bütün oluşturan Atatürkçülüktedir.
Atatürkçülük ya da Kemalizm, yirminci yüzyılda insanlığın geleceğine dönük gerçek bir ilericilik fikir akımıdır.
Kemalizm, emperyalizme başkaldırıştır. Atatürk, emperyalizme ve onun hortlamasına veya yeni şekiller altında devam etmesine engel olmanın tek yolu olarak tam bağımsızlığı görmüştür. Tam bağımsızlık, sadece bir milli bayrak ve milli marştan ibaret değil, aynı zamanda ulusların kendi kaderlerine kendilerinin hakim olmasıdır. Bunun yolu da, ulusların iç işlerine başka devletlerin karışmasını önlemek ve bu konuda onurlu bir duruş sergilemektir.
Atatürk, Kurtuluş Savaşı ile ulusun bağımsızlığını sağladıktan sonra sıra tam bağımsızlığa gelmiştir. Çünkü yabancı ulusların iç işlerimize karışmaları için olanaklar ve fırsatlar vardı. Bu olanaklar, devletin son yüzyıl içerisinde hesapsız, kitapsız borçlanması sonucunda yabancı devletlerin alacaklarını alabilmeleri için devletimizin gelir kaynaklarını denetim altına almalarından ileri geliyordu. Öyle ki, devletimiz, yapacağı her işte alacaklı devletlerin iznine ve denetimine bağlı kalıyordu. Bu, fiilen bağımsızlığın yokluğu demekti. Mustafa Kemal, ‘kapitülasyon’ denen bu zinciri kırmak için ikinci bir kurtuluş savaşı yapmak zorunda kalmıştı. Bu savaşı da Lozan da kazandı. Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin içinde bulunduğu durum göz önüne alınırsa, Atatürk’ün o günkü koşullarda yaptığı sanırım tam anlamıyla bir kurtuluş savaşıydı.
Atatürkçülük, Türk ulusunun gereksinimlerinden ve gerçeklerinden çıkmış ulusal bir ideolojidir. İlerlemeye ve yenileşmeye açıktır. Bu ideolojidir ki, vatanı parçalanmaktan kurtarmış ve yıkıntılar üzerinde onurlu bir ulusun kurulmasını sağlamıştır. Kemalist ideolojiden her sapışta ulusumuzun başına gelenler bize ibret olmalıdır. Atatürkçülük, temel nitelikleri değiştirilmeden yorumlanabilir, zira katı bir ideoloji değildir. Ama ondan vazgeçmek, karanlığa gömülmek anlamına gelir.
Bazı çevreler tarafından, Kemalizm’in, sadece geçmişte yaşanmış parlak bir olay olarak anılması yanlıştır ve bir o kadar da ürkütücüdür. Oysa önemli olan, Türk toplumunu her alanda çağdaşlaştırmanın reçetesini sunan Kemalizm’in günlük yaşama uygulanmasıdır. Çünkü Atatürkçülük, dinamik bir düşüncedir. Her çağda aklın, bilginin ve şartların gerektirdiği yenileşmeyi kendi içerisinde taşımaktadır. Atatürk’ün kazandırdığı değerler, ulusal egemenliğimiz, tam bağımsızlık anlayışımız, laik zihniyet yapımızın korunması ve geliştirilmesi ile her çağda, çağdaş olabilme amacı ulusal olarak varlığımızın, kişisel olarak da yaşamamızın vazgeçilmezleridir. Atatürk gibi ölmez bir adın ancak Atatürkçülüğe bayrak edilmesi konusunda titizlik göstermek her Atatürkçünün görevi olmalıdır. Atatürk’ü anmak, sadece 10 Kasımlarda görkemli törenler yapmak, övgü dolu uzun nutuklarda sıkışıp kalmak değildir. Onu anlamak ve yaptıklarını koruyarak geliştirmek yeterlidir. Onu özlemle ve saygıyla anıyoruz.”

DASİFED: “Atatürk’ün Işığındayız”
DASİFED Başkanı Mehmet Kılıçlar, Ata’mızı, aramızdan ayrılışının 79’uncu yılında saygıyla ve özlemle anarken, O’nun, yolumuzu aydınlatan ışığında olduklarını vurguladı.
DASİFED Başkanı Mehmet Kılıçlar’ın anma mesajı şöyle:
“Türk ordularının ebedi Başkomutanı, Cumhuriyetimizin kurucusu ve dünyanın hayran duyduğu eşsiz devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk’ü, maddi varlığının aramızdan ayrılışının 79. yıldönümünde bir kez daha saygı ve özlemle anıyoruz. Ancak, 10 Kasım yas günü değil, mücadele günüdür. 10 Kasım, Ata’mızı daha iyi anlayabilmek ve O’nun fikirlerini yaşatabilmektir. Ata’mızın bizzat kendisinin, ‘Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir’ sözleri bunun işaretidir.
Ata’mızı anlama konusunda bize düşen ilk görev, laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ni ilelebet yaşatma ve daha da yükseltmektir. Bunun ön koşulu olarak, Cumhuriyetimize sahip çıkarak, ekonomisi büyüyen ve uluslararası alanda ağırlığını artıran güçlü bir ülke olarak yükselmeyi sürdürürüz. Atatürk’ün, insanlığa ışık ve milletimize hayat kaynağı olan düşünceleri yolumuzu aydınlatmaya devam edecektir.
Bu duygu ve inançla, tarihin akışını değiştiren Anafartalar kahramanı, mazlum milletlerin bağımsızlık mücadelesine örnek olan Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın Başkomutanı, laik ve demokratik Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygıyla, özlemle ve rahmetle anıyoruz.”