Sağlık Müdürleri, Hastane Başhekimleri Daha Şeffaf Olmalı…
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyeleri, Tabip Odaları başkan ve yöneticileri, TTB kol, dergi ve çalışma grupları temsilcilerinin katıldığı toplantıda, COVID-19 salgın süreci değerlendirildi, alınması gerekli önlemler sıralandı, doktorlar ve sağlık çalışanlarının çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve özlük hakları üzerinde duruldu.
Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi’nin 81 İl Oda Başkanı ile toplantısında, salgının ağırlığının her geçen gün artmasına rağmen, Sağlık Bakanlığı’nın hekimleri ve sağlık çalışanlarını anlamaktan uzak bir politika sergilediği öne sürüldü. Ankara’daki toplantıda, Tabip Odası yöneticilerinin, bulundukları illerdeki sağlık müdürlerinin ve hastane yöneticilerinin şeffaf bir yönetim anlayışı sergilemediklerini, toplumun bu gerçekliğin farkında olduğunu ve bu nedenle de Tabip Odalarından beklentinin her geçen gün arttığını belirttikleri kaydedilirken, yeni ölümlerin yaşanmaması için, Sağlık Bakanlığı, sorumluluklarını yerine getirmeye çağrıldı.
Türk Tabipleri Birliği Genel Yönetim Kurulu’nun, Sağlık Bakanlığı’na ve kamuoyuna iletilmek üzere hazırladığı Sonuç Bildirgesi 16 maddeden ibaret olup, şöyle sıralanıyor:
“Sağlık çalışanları; güvenli, sağlıklı, çalışma ve yaşam koşullarını hak ediyor.
1. Sağlık Bakanlığı, günlük olarak; il, kurum ve meslek bilgilerinin de olduğu, PCR testi pozitif ve negatif olup, hastaneye yoğun bakıma yatırılan, ilaç tedavisiyle birlikte evinde izolasyona ayırılanlar ile COVID-19 hastalığı nedeniyle yaşamını kaybeden bütün sağlık çalışanlarının verilerini açıklamalıdır. Bu tarihten öncekileri de yine günlük olarak topluca paylaşmalıdır.
2. COVID-19 hastalığı, bütün sağlık çalışanları için meslek hastalığı olarak kabul edilmelidir. Düzenleme, geriye dönük olarak da geçerli olmalıdır.
3. Sağlık çalışanlarının ücretlendirilmesinde, döner sermaye ve performansa dayalı ücretlendirme kaldırılmalıdır. En düşüğü, ülkemizdeki güncel yoksulluk sınırının üzerinde olmak üzere, emekliliğe de yansıyan ve mesleğimizin gereklerini sağlayarak yaşayabilecek düzeyde maaş alabilmelidir.
4. Sağlık çalışanlarının, okul öncesi her yaştan çocukları için haftanın 7 günü, 24 saat süreyle kesintisiz hizmet veren bakımevi, kreş ve anaokulu düzenlemesi, kurum ve ilçe bazında yapılmalıdır.
5. Sağlık çalışanlarının işe geliş ve gidişlerinde ulaşım parasız olmalı, ulaşım araçlarının, pandemi koşullarında, kendisini ve toplumu riske atmayacak biçimde güvenli olması sağlanmalıdır.
6. Sağlık çalışanlarına rutin olarak haftada bir PCR ile tarama testi uygulanmalıdır. PCR (+) olan sağlık çalışanlarının, başta ailesi olmak üzere, temas ettikleri herkese rutin bir hizmet olarak test yapılmalıdır.
7. Hastaneye yatış ve ilaç tedavisi endikasyonu olmayan, PCR (+) teması olan sağlık çalışanları ücretli izinli sayılmalı, kendi talepleri kapsamında evde ya da uygun bir kamu kurum ve kuruluşunda karantinaya alınmalıdır.
8. Sağlık kurum ve kuruluşlarındaki Çalışan Sağlığı Birimlerinin eksiklerinin giderilmesi ve görev alanlarında aktif faaliyette bulunabilmelerinin önündeki engeller ivedilikle kaldırılmalıdır.
9. Sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışanların tümüne, parasız olarak grip aşısı uygulanmalıdır. Ayrıca altta yatan hastalıkları nedeniyle risk grubunda olan sağlık çalışanlarına pnömokok aşısı parasız olarak uygulanmalıdır.
10. Kronik hastalığı, immün yetmezliği olanlar, gebeler ve emzirenler, COVID-19 hastaları ve/veya temaslılarının bulunduğu birimlerde görevlendirilmemelidir. Görevli olanların yerleri en kısa sürede uygun biçimde değiştirilmelidir.
11. Uzun çalışma saatleri, sağlık çalışanları için fiziksel ve mental bir risktir. Bu nedenle, COVID-19 hastalarıyla ilgili birimlerde görevli sağlık çalışanlarının çalışma süresi günlük 6 saati geçmemelidir. Personel eksikliği, söz konusu durumun gerekçesi olarak kabul edilmemelidir. Her meslekten atama bekleyen sağlıkçılar, görevlerine atanmalıdır.
12. Sağlık çalışanları; mesleki görev, yetki, uzmanlık alanı ve deneyimlerine göre uygun istihdam edilmelidir. Filyasyon görevlendirmelerinde, bu alanda mesleki yetkinliği olmayanlar görevlendirilmemelidir. Öte yandan, sağlık alanında yönetici görevlendirilmelerinde liyakata önem verilmelidir.
13. Filyasyon ekibindeki sağlık çalışanlarının, saat gözetilmeksizin yemek öğünleri kamusal olarak karşılanmalıdır.
14. COVID-19 hastalarıyla ilgili filyasyon ve birinci basamak da dahil olmak üzere, tüm kurum ve kuruluşlarda çalışanlarla, bu görevde bulunan sağlık çalışanlarına etkenle ve yaptıkları işle ilgili hizmet içi eğitim verilmelidir.
15. COVID-19 hastalarına hizmet veren tüm sağlık birimlerinin fizik koşulları, pandemi özelliklerine göre düzenlenmeli, sağlık çalışanlarına gerekli olan uygun nitelikteki kişisel koruyucu ekipman yeterli sayıda temin edilmelidir.
16. Evrensel kurallar yanı sıra, ülkemizde geçerli mevzuata göre, salgın koşulları da dahil olmak üzere, ilaç başlama yetki ve sorumluluğunun hekimlik mesleğinde olduğu unutulmamalı, düzenlemeler, bu durum dikkate alınarak gerçekleştirilmelidir.”
Türk Tabipler Birliği’nin bu toplantısında ayrıca, sağlık çalışanlarının güvenli, sağlıklı, çalışma ve yaşam koşullarını hak ettiklerine de vurgu yapıldı.
-Cemil Yıldız-