2019’dan bu yana değişmedik!

Asfaltı Kaldıramadık!

“Dünyanın ilk ışıklandırılan caddesi, bizlere miras kalan bu caddede, kapı tokmağından avlularına kadar birçok hikâye mevcut…” denendeyiz bugün! Hem yapılanda, hem de düzeltilmeyen hatalarda!

Antakya Belediyesi’nin proje ev sahipliğini yaptığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İller Bankası’nın desteklediği “Kurtuluş Caddesi Tarihi Yapıların Yeniden Canlandırılması Projesi”,  3 Aralık 2019’da, kentin dinamiklerinin de katıldığı görkemli bir törenle resmen başladı. Proje, 3. Etap çalışmalarıyla devam ederken, merak edilen, geçmiş Antakya Belediyesi Yönetimi tarafından eski kent sokaklarına dökülen asfaltın ne zaman hatırlanacağı!

-FIKRA GİBİ!-

Projenin başlangıç gününde ifade edilen, “Dünyanın ilk ışıklandırılan caddesi, bizlere miras kalan bu caddede, kapı tokmağından avlularına kadar birçok hikâye mevcut…” deyişinde duran bir turizmci, şunları söyledi:

“Hatay Büyükşehir Belediyesi, Antakya’nın bozuk zeminli yollarında inanılmaz güzel çalışmalar yaptı. Açıkçası herkes de bundan memnun kaldı. Ama bitti de mi durdular, anlamadım! Çalışmalarını niye sonlandırdılar, hiç anlamadım! Antakya Belediyesi de 2009’dan bu yana güzel işler yapıyor, o sorduğunuz proje bazında. Sıkıntılar, eleştiriler hep olacak ama… Finalde, elde iyi bir şeyler var. Yok değil ama… Eski belediye yönetimlerinin hatalarının da bu yapılanlar içinde düzeltilmesi gerekmiyor mu? Başka bir ülkede olsa ‘skandal’ diye nitelendirilebilecek o asfalt yolları yaptılar mesela! Ahşap evlerinin kapı önüne zift döktüler! Akla gelir miydi? Gelmezdi, ama başa geldi! Fıkra gibi!

Yapılması gereken, Kurtuluş Caddesi Tarihi Yapıların Yeniden Canlandırılması Projesi bitmeden, bu hataları oldukları yerden kazımak, hatta o utancı, serildikleri yerden kaldırmak!”

-YAŞAYAN TARİH!-

“Medeniyetler şehri” olarak anılan ve birçok kültürel zenginliği içerisinde barındıran Antakya’nın tarihi sokaklarında yer alan 200-250 yıllık, taş ve ahşaptan yapılmış eski evler, “yaşayan tarih” olarak nitelendiriliyor. Kentin tüm karakteristik özelliklerini yansıtan bu evler, bölgeye özgü sarımtırak beyaz kalker taşı, kerpiç ve ahşaptan yapılarıyla dikkat çekiyor. Yüksek taş duvarlı, süs havuzlu bir avlu ve etrafında odaların sıralandığı, geneli iki katlı evler, halkın yaşayış biçimini, gelenek ve göreneklerini yansıtıyor. Ev sahiplerinin, maddi durumuna göre eklediği ufak tefek detaylar dışında, evlerin tümünde aynı plan düzeneği görülüyor.

Genellikle dar ve ortasından su kanallarının geçtiği taş döşeli sokaklar, aynı zamanda esen sert rüzgarı kesmeyi ve su baskınlarını önlemeyi de amaçlıyor. Genişliği yaklaşık 3 metre ile 1,5 metre arasında değişen sokaklarda, yerel tabirle “zokmak” denilen çıkmazlara da rastlanıyor.

Tamer Yazar