Birleşmiş Milletler’in (BM) 74’üncü Genel Kurulu Genel Görüşmeleri açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 30 kilometre derinliğinde ve 480 kilometre uzunluğunda bir barış koridoru tesis ederek, Hatay ve diğer kentlerdeki yaklaşık 2 Milyon Suriyeli sığınmacıyı bu alana taşıma hedeflerinden bahsederken, Hatay’a komşu Suriye kenti İdlib’in bugüne kadar muhafaza ettiği göç hikâyesine ekli rakamı da paylaştı…
Geçtiğimiz günlerde, düzensiz göçmenleri ‘sınır dışı’ edilmek üzere taşıyan askeri bir aracın kaza yapması ve 6 göçmenin ölmesiyle gündeme taşınan haber, diğer illerde de uygulaması süren trafiğe gözlerin çevrilmesine neden oldu. Buna dair dikkati çeken bir diğer haber, Kilis’ten geldi. Ankara, Kilis’te, Temmuz ayında tutuklanan IŞİD üyesi iki Fransız kadın ile 9 çocuğunu ülkesine sınır dışı etti. Paris’e getirildikten sonra tutuklanan kadınlardan Jennifer Clain’in, Paris’te 13 Kasım 2015 tarihinde meydana gelen ve 132 kişinin hayatını kaybetmesine yol açan terör saldırılarını IŞİD adına üstlenen iki Fransız vatandaşı Fabien ve Jean-Michel Clain kardeşlerin yeğeni olduğu bildirildi. Paris’e getirilen 3 ve 13 yaşındaki çocuklar ise Sosyal Güvenlik Kurumu’nu ilgili birimi tarafından koruma altına alındı. Suriye sınırından Türkiye’ye giriş yapan Jennifer Clain, diğer iki kadınla birlikte, Temmuz ayında, Türk güvenlik birimleri tarafından Kilis’te gözaltına alınmıştı. Jennifer Clain’ın kendisi gibi Fransız vatandaşı ve IŞİD üyesi kocası Kevin Gonot, Irak’ta, 26 Mayıs’ta ölüm cezasına çarptırılmıştı. IŞİD’in Fransız propaganda ekibinin başı olarak bilinen Fabien ve Jean-Michel Clain kardeşlerin, koalisyon güçlerinin düzenlediği hava saldırılarında öldükleri tahmin ediliyor.
-RİSK HEP VAR!-
Yaşanan gelişmeyi yorumlayan, Reyhanlı’daki yardım çalışmalarının koordinasyonunda görevli bir çalışan şunları dile getirdi:
“Habere yansıyan detayların çok daha fazlası, Hatay’ın dikkatle izlediği sınırın ötesinde beklemeye devam ediyor. Bizlerin buradaki tüm çabası ve gayreti, İdlib ve güvenli bölge içindeki sivillerin tehlikeden uzak olabilmeleri ve şartlarının iyileştirilmesi. Çünkü çok ciddi anlamda yerinden edilmiş insan var bölgede. Aslında, kontrol edilemeyen bir kalabalık bu. Bu kontrolsüzlük de, burada çıkacak daha ciddi çatışmalarla olası riski Türkiye’ye taşıyacaktır. Zaten Ankara’nın attığı adımlar bu yüzden önemli. Yoksa ifade edildiği gibi, yüzbinlerce sivil sınıra yüklenirse, bunu durdurmak mümkün mü? Peki, buradaki radikal-cihatçı gruplara ne olacak peki? Nereye kaçacak? Herkesin tahmini, korktuğu yönde! Kalabalığın içinde, Hatay ve diğer kentlere girecekler. Belki de ardından Avrupa’ya! Zaten Avrupa başkentlerinin en büyük korkusu da buna dair. Ankara’nın elindeki en büyük koz da! Şu an Türkiye’de 3 milyon 663 bin kayıtlı Suriyeli var. Ama kayıtsız sayı bilinmiyor. Fazla olmadığı söyleniyor, ama söylendiği gibi değil hiçbir şey! Zaten Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da buna dair bir şeyler söyledi. Haklı da! Türkiye, sınırın ötesinden gelebilecek bir başka göçü kaldırabilecek durumda değil! ”
-BAKAN UYARDI!-
İfade edilen açıklama, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’ndan geldi. Birleşmiş Milletler (BM) 74’üncü Genel Kurulu toplantıları kapsamında AB tarafından düzenlenen Suriye konulu yüksek düzeyli toplantıda konuşan Çavuşoğlu, İdlib’deki insani durumdan en çok etkilenen ülkenin Türkiye olacağını ve oluşabilecek bir mülteci dalgasını kaldıramayacağını söyledi.
Çavuşoğlu, “İdlib’e bakın. Gözlerimizin önünde bir felaket yaşanıyor. Bu insani kriz daha da kötüleşirse bundan en çok etkilenen Türkiye olacaktır. Zaten 4 milyon insanı kabul ederek kapasitemizin üzerine çıkmış bulunuyoruz. Şimdi 300 bin Suriyeli İdlib’den kapımıza dayanmış” ifadesini kullandı. İdlib’in nüfusunun, Türkiye’deki Suriyelilerin nüfusuna yakın olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, böyle bir dalgayı kaldıramayacaklarının altını çizdi. -Tamer Yazar-