4.5G’ye göre 10 kat hızlı, gecikmesi 1 milisaniyenin altında ve metrekareye 1 milyon cihaz bağlanabilen 5G teknolojisi, deprem gibi acil durumlarda hayat kurtarabilecek mi? 6 Şubat 2023 deneyimi, hızın tek başına yeterli olmadığını gösterdi.
1 Nisan 2026’dan itibaren Türkiye’de kullanıma girmesi planlanan 5G teknolojisinin reklamları ekranları dolduruyor. Tanıtımlarda, 4.5G’ye göre 10 kat daha yüksek hız, 1 milisaniyeden düşük gecikme ve metrekare başına 1 milyon cihaz bağlantısı vurgulanıyor. Tarım, sanayi, eğitim ve sağlık gibi alanlarda hayatı kolaylaştırması beklenen 5G, özellikle “Hatay ve Kahramanmaraş gibi deprem riski yüksek bölgelerde iletişim altyapısını güçlendirecek mi” sorusunu akıllara getiriyor.

6 Şubat 2023: İletişim kesintisi hayatları tehlikeye attı
6 Şubat 2023’te 11 ili etkileyen depremde en büyük sorun, haberleşmenin aksamasıydı. GSM operatörlerindeki kesintiler nedeniyle arama-kurtarma ekipleri ve aileler saatlerce, hatta günlerce birbirine ulaşamadı. Sekteye uğrayan koordinasyon, yardım çağrılarının gecikmesine ve yaşam kayıplarına yol açtı. Uzmanlar, altyapının afetlere dayanıklılığı, kapsama alanının afet bölgelerini kapsayıp kapsamayacağı ve yedek sistemlerin varlığı gibi kritik noktaların hâlâ cevapsız kaldığını belirtiyor.
Hız tek başına yeterli değil
5G, günlük hayatı hızlandıracak gibi görünüyor. Ancak Hatay, Kahramanmaraş ve çevresindeki afet bölgelerinde gerçekten işe yarayıp yaramayacağı, sadece teknolojiye değil, altyapının sağlamlığına ve afet planlamasına da bağlı olacak. Zira 6 Şubat deneyimi, “yeni teknoloji geldiğinde sorunlar çözülür” düşüncesinin yeterli olmadığını bir kez daha, tüm çıplaklığıyla ortaya koydu.

