Biz kadınlar birlikte güçlüyüz…

Sen yoksan, bir eksiğiz!

Defne Kadın Emeği Derneği, ‘Kadın Cinayetlerine Dur De’ sloganıyla, dün Antakya Ulus Meydanı’nda bir basın açıklaması yaptı, son dönem artan kadına yönelik şiddeti ve kadın cinayetlerini protesto etti. Dernek Başkanı Gülay Yüksek’in mesajı ise net oldu…

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu tarafından paylaşılan son rapora göre, 2018 senesinde 440 kadının cinayetlere kurban gittiği Türkiye gerçeğinde, 317 kadın ise cinsel şiddetin mağduru oldu. Artan kadın cinayetlerinin ve kadına yönelik şiddetin protestosunda duranların Antakya’sında konuşanlar ise, Defne Kadın Emeği Derneği oldu. Dün Ulus Meydanı’nda bir araya gelen Dernek üyesi kadınlar adına basın açıklamasını okuyan Dernek Başkanı Gülay Yüksek, “kadın cinayetleri ve tecavüz münferit değil, sistematiktir” ifadesinin altını çizdi.
Açıklamasında, “Geçtiğimiz yıllara göre 2018 yılında kadın cinayetleri oldukça arttı” diyen Yüksek, şöyle konuştu:
“Geçen yıl 440 kadın kardeşimiz, erkek şiddeti ile hayatını kaybetti. Koruma altında kadınlar öldürüldü. Yaş aralığı düştü, çocuklar da öldürüldü. 2018 yılında kadın cinayetinin artmasının başlıca nedenleri; devletin, kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete karşı önlem almak yerine, bu durumu daha çok artıracak uygulama ve yasaları getirmeye çalışması ile var olan kanun ve sözleşmelere uymamasıdır.
Her gün 3 kadın, erkekler tarafından sudan bahanelerle katlediliyor. Kadınlar; ayrılmak istedikleri, tuzluğu uzatmadıkları, sık banyo yaptıkları, cilveli saat sordukları, yemeği zamanında yetiştiremedikleri, beyaz tayt giydikleri, evden izinsiz çıktıkları için, şimdiki ya da eski kocaları, abi, baba ya da sevgilileri tarafından öldürülüyorlar.
Medya; kadın cinayeti haberlerini magazinleştiriyor, katil erkekleri mazur gösterecek biçimde haberleştiriyor, kadınlara yönelik şiddeti ve cinayeti meşrulaştırıyor. Tecavüzcüler, erkek yargının sayesinde, dosyanın Adli Tıp’tan geç gelecek olması bahane edilerek tahliye ediliyorlar. Önlemler ve yaptırımlar ise son derece yetersiz.”
-FITRATIN TEMSİLCİLERİ-
Kadına yönelik şiddetin, kadınların emeklerini ve bedenlerini baskı altına almak ve denetlemenin bir aracı olduğunun altını çizen, Defne Kadın Emeği Derneği Başkanı Yüksek, şunları söyledi:
“Ailede ev işleri görünmez kılınarak, sermaye tarafından ise düşük ücretli, esnek, güvencesiz, eğreti işlerde çalıştırılarak, kadınların emeklerine ve bedenlerine el konuluyor. Kadının sırtındaki görünmeyen ev emeği, piyasada ikincil oluşunun zeminini oluşturuyor. Kadınlar, aile ve sermaye arasındaki kıskaçta denetleniyorlar. Her vesileyle en az 3 çocuk doğurmaları örğütlenerek eve yollanmaya çalışılıyorlar. Devlet, sosyal güvenlik yasalarıyla, kadınların kocalarına ve babalarına bağımlılıklarını pekiştiriyor. Bu ülkeyi yönetenler, ‘kadın erkek eşitliği fıtratımızda yok, toplumsal cinsiyet eşitliği ahlakımıza ters’ diyerek, erkek egemenliğini meşrulaştırmaya her alanda devam ediyor.”
-SESİZ KALMAYACAĞIZ-
Gülay Yüksek, sözlerini şöyle noktaladı:
“Bizler, Defne Kadın Emeği Derneği olarak, kadın katliamlarına asla sessiz kalmayacağımızı, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü yaklaşırken buradan bütün kamuoyuna deklere ediyoruz. Ve 8 Mart’ta, kadın cinayetlerine karşı Hataylı bütün kadınları, mücadele etmeye, sokağa çağırıyoruz! Unutmayalım, biz kadınlar birlikte güçlüyüz! Sen yoksan, bir eksiğiz!” -Tamer Yazar-