Tabelada da yazıyor!
Hatay Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı tarafından, Asi Nehri’nin Antakya kent merkezinden geçtiği kısma eklenen “Elindeki çöpü Asi’ye atma” uyarısına rağmen, çöpler birikmeye devam ediyor! Eldekinden tarih de payını fazlasıyla alıyor! Peki, çözüm ne?
Dünya turizmi içinde önemli bir payı olan İspanya’nın Madrid Belediyesi tarafından hayata geçirilen cezalar, çevreyi temiz tutmanın ‘ceza’ başlığına dair! 2019 senesinde, Madrid’de çevre temizliğiyle ilgili cezalara getirilen yeni düzenlemeler, vatandaşları daha hassas olmaya zorlarken, kentte biriken çöpün ve kirin de azalmasını hedefliyor. Peki, Antakya kent merkezinde hala ‘lütfen çöp atmayın’ demeyi sürdüren bizlere karşın, Madrid Belediyesi’nin yaptığı mı?
Madrid Belediyesi’nin çevre temizliğiyle ilgili aldığı son kararlara göre, cezalar yaklaşık 17 kat artırıldı.
Yere; kağıt, sigara izmariti, çekirdek atanlara veya düştüğünde yerden almayanlara, 60 avrodan 750 avroya kadar para cezası verecek olan belediye, çöplerini ayırmayanlara da para cezası kesecek. Köpeklerinin pisliklerini yerden toplamayanlara 90 ila 1500 avro, duvarlara yazı yazan ya da resim çizenlere ise 3000 ila 6000 avro para cezası kesilecek.
-BİZ Mİ?-
Madrid örneğinde konuşanların Antakya’sı mı?
N.B. >> Onlar için normal! Bizim için mi? Eline sprey boya alan herkes bizde grafiti sanatçısı! Etrafa bir bakın! Eski evlerden, tarihi yerlere kadar, her yer rezil durumda. Peki, şimdiye kadar bir tek kişiye ceza yazıldığını duydunuz mu?
S.U. >> Bizde köpek gezdirenlere laf söyleyemiyorsun! Adam ya da kadın, gezdiriyor gezdirmesine de, köpeği tuvaletini yapıyor ve o tuvalet atığını orada bırakıp gidiyor. Zaten uyarsan da, ‘ben mi kaldıracağım’ diyor. Köpek sahibi olmayı bizler anlamadık aslında. Havasını seviyoruz! Tasmasın-dan tutup çekiştirdiğimiz dört ayaklı bir canlı! Bir kere çevreye saygısı olmayanın o köpeğe de saygısı olmaz.
P.Ş. >> Sizin örneğiniz de Madrid! Antakya, bir Madrid kadar olamıyor mu peki? Demek ki olamıyor! Bazen alışveriş merkezine giderken, nehrin kıyısından yürüyorum, yaya yolundan. Denk geliyorum, elindeki şu şişesini öylesine, rahatlıkla atanlara. Bir şey demek istiyorum, ama anlayacak olsa, zaten atmaz. Eminim ki benle de tartışacak, ‘sana ne oluyor’ diyecek hatta! Doğru aslında! Bana ne oluyor ki! Asıl bunu söylemesi gerekenler bu şehri yönetenler. Asıl onlar bir Madrid kadar olamamışlar. Bir şehri yönetecekseniz, cezanız da olacak ödülünüz de! Bizdeki, ‘kullan ve at’ şehri gibi!
H.Y. >> Bir zaman, Asi’de su sümbülleri birikmişti de, o biriken bitkilerle beraber, bir o kadar plastik de yığılmıştı nehrin o kısmında. Biz, o bitkiler temizlenirken, dedik önce bu plastikleri kaldırırlar, ardından bitkileri suya salarlar! Ama baktık ki, hem plastikleri hem bitkileri saldılar suya ve hepsi öylece akıp gitti. O günden bugüne bir şey beklemiyorum bizdekilerden. Zaten olana da, ‘buna da şükür’ diyesim var.
-CEZA YOK!-
Konunun sadece Asi ile de sınırlı olmadığını ifade eden bir turizmci, Antakya’nın trafiğe kapalı Hürriyet Caddesi’nin içinde yer alan eski Roma kalıntısı bir eserin de yaşananlardan payını fazlasıyla aldığını söylerken, şunları dile getirdi.
“Hatay İl Kültür Turizm Müdürlüğü ve DOĞAKA koordinasyo-nunda düzenlenen, Hatay 2018-2023 İl Turizm Stratejisi ve Eylem Planı Çalıştayı sonuç raporunu okuyan bizler umutlandık, ama sadece umutlanmak da istemiyoruz. Güzel şeyler dinledik, ama sonuç da istiyoruz. Bu çöp olayı yurt dışında o kadar hassas ele alınıyor ki… Bir de bize bakın! Siz Asi’yi örnek verdiniz ama, ben de size, trafiğe kapalı Hürriyet Caddesi’nin içinde yer alan eski Roma hikâyesini işaret edeyim! Hatta bunu Sayın Vali’ye de söyleyelim. Biliyordur illa ki, ama müdahale etmesini de isteyeyim. Her gün yüzlerce insan, turist, kent insanı, burada yemek yiyor. Dolaşıyor, adımlıyor, fotoğraf çekiyor. Ardından buraya gelip bakıyor! Ne mi görüyor? Koca bir komedi! İçinde çöplerin olduğu eski bir Roma! Duvarlarının boyası ve sıvası bakımsızlıktan dökülmüş eski bir Roma! Restorasyonu yapılırken, eski halini unutturan bir başarıyla ‘burası Türkiye’ dedirten eski bir Roma! Çok açık bir şey söyleyeyim mi? Vali bey çok cesur konuştu. Eleştirdi. Beklendiğinin aksine, sizin de ifade ettiğiniz gibi ‘kral çıplak’ kısmında ilerledi. Ama krala ‘çıplak’ demek yetmiyor. Müdahale şart. Ama önce bu kenti yönetme hususunda iyice bir silkinmemiz gerekiyor.
Bir şeyi de hatırlatmama izin verin… Çalıştay’da konuşan isimlerden biri de Vali Yardımcısı Mahmut Hersanlıoğlu’ydu. Ne demişti, onu direk okuyayım size… ‘SİT alanlarında yapılacak arkeolojik çalışmalardan çıkan tarihi değerlerin müzede değil de mevcut mekânlarında sergilenmesinin turizm açısından önemli olduğu yönünde bir talep var.’ Güzel bir talep! Peki, bizim burada konuştuğumuz konu da buna mı dair? Olmalı! Peki, eldeki bakımsızlık kimin sorumluluk alanında?”
Sorular da sorunlar da net! Peki, kim söz almak ister? -Tamer Yazar-