Vefakar Anneden Özverili Çalışma

Yanından ayrılmadığı zihinsel engelli kızı için evini atölyeye çevirdi

Defne ilçesinde yaşayan 37 yaşındaki Cavide Alp, zihinsel engelli 19 yaşındaki kızının bakım masraflarını karşılayabilmek için evini atölyeye çevirdi. Cavide Alp, 3 çocuğundan en büyüğü olan yüzde 89 zihinsel engelli Ceren’in adeta 24 saat başında nöbet tutuyor.
Zihinsel engeli nedeniyle kızını tek başına bırakamayan anne Alp, evde yaptığı el işi ürünleri satarak aile bütçesine katkı sağlıyor. Günübirlik işlerde çalışan eşinin kazancının yetersiz kalması nedeniyle evini iş yerine dönüştüren anne Alp, ekmek kapısı olan evinde hem el işlerini yapıyor hem de engelli kızının bakımıyla yakından ilgileniyor.
Bensiz hiçbir şey yapamıyor
Anne Alp, kızı yaşadığı için her gün Allah’a şükrettiğini söyledi. Zihinsel engelli Ceren’in bakımı için çalışmak zorunda olduğunu, ancak kızını bırakıp dışarıda çalışamadığını belirten Alp, şöyle devam etti: “Ceren bensiz şu an bakkala bile çıkamıyor, lavaboya gidemiyor. Ben 24 saat ‘Ceren’ diye seslenmek zorunda kalıyorum. En büyük sorunum da dışarıda çalışamamak, kızımı 24 saat yanımda tutmak zorundayım. Evde kendimce iş buldum, onun masraflarını karşılamak, ona daha iyi bakabilmek için. Eşim serbest meslekle uğraşıyor, yetişemediği için ben de çalışmak zorundayım. Durum böyle olunca ip tasarımıyla sepet, çanta, paspas, duvar süsü yapıyorum.”
Anne Alp, yaptığı ürünleri bazen komşularının satın aldığını, kimi zaman da engelli kızıyla dışarı çıkarak satış yapmaya çalıştıklarını söyledi.
Tek isteği ürünlerini kolayca satılabilmesi
Alp, “Kiradayım ve kimi zaman eşime iş olmuyor. Bazen tek geçimimiz, benim el emeği ürünlerim oluyor. Elimde de kistler oluşmaya başladı, doktorlar ameliyat olmamı istediler ancak çocuklarıma bakmam lazım, ameliyat olamam” dedi.
Anne Cavide Alp, kendi sağlığını bir tarafa bıraktığını, tek dileğinin yaptığı el işi ürünlerin satışını daha kolay ve çabuk yapabilmek olduğunu belirtti.
Evladının en büyük isteğinin okula gitmek olduğunu aktaran anne, rahatsızlığı dolayısıyla bunu yapamadığını ve çok üzüldüğünü ifade etti. -Mehmet ÖZGÜN-