Gazetecilik, suç değildir…

Barış Terkoğlu, Hülya Kılınç, Barış Pehlivan, Murat Ağırel, Aydın Keser ve Ferhat Çelik ile bir kez daha gündeme taşınan ‘haber’ ve ‘suç’ kavramlarını ele alan Hataylı Akademisyen / Hukukçu Neval Oğan Balkız, “Gerçeği bilme ve haber alma hakkını savunma, gazeteciler ve herkes için adalet isteme zamanı” tespitinde durdu ve bir şeyin altını özenle çizdi.

Libya’da hayatını kaybeden Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensubunu “ifşa ettikleri” gerekçesiyle yedisi gazeteci, sekiz kişi hakkında açılan dava ile gündeme bir kez daha taşınan ‘haber’ ve ‘suç’ kavramları tartışılmaya devam ediliyor.
Bu konuda bir yazı kaleme alan Hataylı Akademisyen / Hukukçu Neval Oğan Balkız, gelinen noktayı, “Gerçeği bilme ve haber alma hakkını savunma, gazeteciler ve herkes için adalet isteme zamanı” olarak değerlendirdi ve “Gazetecilik suç değildir…” ifadesini kullandı.
-SUÇLAMALAR!-
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıklar, “devletin güvenliğine ve iç veya dış siyasal yararlarına ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklamak” ve “istihbarat faaliyeti ile ilgili bilgi ve belgeleri ifşa etmek” ile suçlandı. Gazeteciler hakkında 10’ar yıla kadar hapis cezası talep edildi. Sanıklar hakkındaki suçlamalar, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 329/1. Maddesi ve MİT Kanunu’nun 27. Maddesi’ne dayandırıldı.
-BASKI!-
Duruma ilişkin değerlendirmesinde, “Hegemonik dil üzerinden, gerçekleri görme biçimlerini dönüştürmek, insanların düşünme, hissetme, anlama biçimlerini egemen olan tahakküm ilişkileri doğrultusunda geliştirmek amacı taşıyanlar dışında kalan; halkın haber alma ve hakikati bilme hakkını savunan tüm gazete, basın yayın kuruluşları ve mensuplarına sistematik ve yaygın şekilde baskı uygulanıyor” diyen Neval Oğan Balkız, “Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Örgütü’nün yayımladığı Dünya Basın Özgürlüğü 2019 Raporu’nda, 180 ülke arasında, böylesi kötü koşullar, yasaklar ve baskılar nedeniyle 157. sırada yer alan Türkiye, cezaevinde en fazla gazetecinin bulunduğu ülke konumunu sürdürüyor” dedi.
-GERÇEKLER!-
Libya’da hayatını kaybeden Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensubunu “ifşa ettikleri” gerekçesiyle, yedisi gazeteci sekiz kişinin yargılandığı davanın ilk duruşmasında haklarında tahliye kararı verilen; Barış Terkoğlu, Aydın Keser ve Ferhat Çelik özelinde yaşananların tespitinde duran Balkız, sözlerini şöyle noktaladı:
“Her türlü gerçekliğin kalın duvarlar arkasına gizlenmek istendiği koşullara karşı, ‘Zihinlerimize vurulmak istenen gemden’ kurtulma, gerçeği bilme ve haber alma hakkını savunma, gazeteciler ve herkes için adalet isteme zamanı. Zira Synder’in dediği gibi… Gerçeklerden vazgeçmek, özgürlükten vazgeçmek demektir.”  Tamer Yazar