Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Hatimoğulları hayvan haklarını TBMM’ye taşıdı

Hataylı Milletvekili Tülay Hatimoğulları

Hataylı Milletvekili Tülay Hatimoğulları Oruç, hayvan haklarını TBMM gündemine taşıdı. HDP Adana Milletvekili olan Hatimoğulları, Hayvan Hakları İzleme Komitesi’nin (HAKİM) Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan edindiği bilgilere göre, izinli avlar kapsamında, 2018 yılında yerli ve yabancı avcılar tarafından 2 bin 546 hayvanın resmi avcılık faaliyetleri kapsamında öldürüldüğünü belirterek TBMM’ye sunduğu önergesinde şunları kaydetti:
“Geçtiğimiz günlerde, basında ve sosyal medyada; Güzelbağ eski Belediye Başkanı MHP’li Mehmet Kula’nın, Milli Parklar Genel Müdürlüğü memuru ile beraber, nesli tükenmekte olan kızıl geyiği avladıktan sonra sosyal medya hesabından paylaştığı fotoğraf gündem olmuştu. Öldürülen kızıl geyik, Dünya Doğa Koruma Birliği’nin (IUCN) yayınladığı nesli tükenme tehlikesi altında olan türlerin kırmızı listesinde yer almaktadır.
Milli Parkların uluslararası sözleşme hükümlerine göre korumakla yükümlü olduğu ve Türkiye’nin bu yükümlülüğünü yerine getirmek için oluşturduğu yerlerden biri olan Kütahya Türkmenbaba Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’nda, av turizmi kotasından, nesli tehlike altındaki bir kızıl geyiğin vurulmuş olmasına çok sayıda tepki gelmiştir.
Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi 4. Maddesi’ne göre, ‘Vahşi hayvanlar, yaşama hakkına ve kendi doğal çevrelerinde özgürce üreme hakkına sahiptirler.’ Aynı Beyanname’nin 8. Maddesi’ne göre ise, ‘Vahşi bir hayvan soyunun hayatta kalma onurunu hiçe sayan her yasa ve böylesi bir harekete sebep olan her karar, soykırıma eşdeğer olup soya kaşı işlenmiş suçtur’ şeklinde düzenlenmiştir.
Av turizmi kapsamında, 2020-2021 sezonunda Türkiye genelinde kotalar belirlenmiştir. Buna göre; 398 erkek yaban keçisi, 25 hatalı boynuzlu şelek yaban keçisi, 45 dişi yaban keçisi, 12 melez yaban keçisi, 39 çengel boynuzlu dağ keçisi, 9 Anadolu yaban koyunu, 14 ceylan, 89 kızıl geyik, 167 karaca ve yüzlerce yaban domuzu avlanabilecek.
Hayvanların yaşam hakkı üzerinde böylesine söz sahibi olduğunu düşünmek, bu yaklaşımla yaban hayatı tehlikeye atmak ve yapılan ihalelerle bundan para kazanmak, insan merkezli bakışın bir başka örneğidir. Türkiye, taraf olduğu Bern Sözleşmesi’nin gereğini uygulamalıdır ve evrensel hukuk normları çerçevesinde ifade edildiği gibi, Türkiye sınırları içerisinde kara avcılığı tamamen yasaklanmalıdır.”
Milletvekili Tülay Hatimoğulları, TBMM Başkanlığı’na sunduğu, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli tarafından yanıtlanması istemli önergesinde şu soruları sordu:
1. Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü’nün tanımlı görevleri arasında hayvanların korunması yer almasına rağmen, hayvanların avlanmasında bu denli nasıl rol alabilmektedir?
2. Öldürülen hayvanın fotoğrafının, bir nevi teşhircilik yaklaşımı ile sosyal medyada kullanılmasını engellemek üzere Bakanlığınızın çalışmaları var mıdır?
3. Son beş yılda, Milli Parklar’da mevzuata aykırı olarak kaç tane yabani hayvan avcılıkla öldürülmüştür?
4. Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü’nün yabani hayvan avcılığını önlemek için aldığı tedbirler nelerdir?
5. Bakanlığınız tarafından, kara avcılığının yasaklanmasına yönelik bir yasal düzenleme yapılacak mıdır?
6. Uluslararası sözleşmelerde, kuruluşlarda ve hayvan hakları evrensel beyannamesinde vurgulanmasına rağmen, Türkiye’de kara avcılığı neden halen yapılmaktadır?
7. Dünya Doğa Koruma Birliği (UICN) tarafından “Nesli tükenme tehlikesi altında olan türlerin” avlanmasının tamamen yasaklanmasına yönelik çalışmalarınız var mıdır?
8. Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi ve Bern Sözleşmesi’nden doğan yükümlülükler ile Türkiye’nin izlediği kara avcılığı pratiği çelişmektedir. Bu çelişkiyi gidermek üzere Bakanlığınızın çalışmaları var mıdır?
-Cemil Yıldız-