Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Hatay’ın Samandağ sahillerinden…

Mersin ve Antalya’ya uzanan

Mersin ve Antalya’ya uzanan hatta!

Nesli tükenme tehdidi altındaki deniz kaplumbağalarının sağlıklı şekilde yumurtlaması ve yavruların denize ulaşması için, ilgili sahillerde yapay ışık kullanımının kısıtlanması, şezlongların sahile yakın yerleştirilmemesi uyarısında bulunuldu.

Türkiye’nin en uzun sahillerinden biri olan Hatay’ın Samandağ sahili, Akdeniz havzasında, en büyük caretta caretta yuvalama alanlarından da biri. Ancak sahillerdeki yapılaşma kadar, bu alanların kalabalık kullanımı ve gece yanan ışıklar da, üreme noktalarından çıkan yavruların denize ulaşamaması ve ölmesi demek. O nedenle uyarı, yumurtalarını, Akdeniz ve Ege bölgelerindeki sahillere bırakmaya başlayan deniz kaplumbağaları için konuşan, Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu’ndan geldi.
Kaplumbağaların, gece saatlerinde sahile çıktığını hatırlatan Gökoğlu, hayvanların rahatsız edilmemesi için sahilde kamplar yapılmaması, yuva olduğu tahmin edilen yerlerde yürüyüş yapılmaması, şezlonglar konulmaması, şemsiye dikilmemesi gerektiğini dile getirdi. Sahillerdeki otellerin ve işletmelerin onları bir turist gibi görmesi gerektiğini anlatan Gökoğlu, “Yumurta olan yuvaların koruma altına alınması çok önemli. Uyarıcı levhalar konulmalı ve insanlar bilinçlendirilmeli. Yuvadan çıkan yavruların denize ulaşması için ışık kısıtlamasına gidilmeli” diye konuştu.
Gökoğlu, deniz tabanında bırakılan hayalet ağların da her yıl yumurta bırakmak için sahile gelmeye çalışan caretta carettaların ölümüne neden olduğunu bildirdi.
-BEDELİ OLUR!-
Hataylı bir çevreci, konuya ilişkin tespitlerini paylaşırken, “Belediyelerin, bu konuda öncelikli sorumluluğu üstlenmesi ve elindeki yetkileri de sonuna kadar, çevre adına bir koruma duvarı oluşturulması adına kullanması gerektiğini düşünüyorum. Aksi halde, doğanın dengesini insan lehine değiştirmeye devam edersek, bunun cezasını, yaşanır alanların azalması ve bir zaman sonra yok olması ile ödeyebiliriz” uyarısını paylaştı. Tamer Yazar/AA