Balığa da çare bulsak mı?
“Semt Pazarlarında süt ve süt ürünleri için buzdolabı uygulaması başlatan Türkiye’deki ilk ve öncü belediyeyiz” diyen Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci, aynı ‘Pazar’ alanlarında açıkta satılan balığa ne söylemek ister?
Uzun bir süre, mahalle aralarında kurulan semt pazarları içinde süt ve süt ürünleri pazarlayan esnafın ‘hijyen’ şartlarını zorlayan hallerine çözüm bulamayan yerel idarelerin son dönem uygulamasından, pazardaki esnaf da alışveriş yapan vatandaş da memnun. Konuya ilişkin konuşan ve, “Semt Pazarlarında süt ve süt ürünleri için buzdolabı uygulaması başlatan Türkiye’deki ilk ve öncü belediyeyiz” diyen Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci ise haklı olarak bu konudaki övgülerin merkezinde duran isim oldu.
Konuya ilişkin son açıklamasında, kendilerine bu konuda destek olanlara teşekkür eden Kimyeci, “Sağlık İşleri ve Zabıta Müdürlüklerimizle, pazarcı esnafımızla bir araya geldik. Hijyen konusunda ortak fikir birliğine vardık. Gereğini yaptık. Semt pazarlarında buzdolaplarının elektrik sarfiyatını da esnafımıza yük olmasın diye biz karşılıyoruz. Esnafımızın satışları da arttı” diye konuştu.
Ancak, sorun sadece ‘Pazar’ alanlarında satılan süt ve süt ürünleri değil, ama balıklar da! Yaz sıcağının altında, açık tezgahlarda, bir miktar buzla muhafaza edilmeye çalışılan balıkların satışı için de benzer bir uygulama ya da denetleme getirilmesini isteyen vatandaş haksız mı?
-UYGULAMA NE?-
Bu konuda, “Daimi ve geçici pazar yerlerinde uyulacak emir ve yasaklar” başlığında düzenleme yapan
farklı kentlerdeki uygulamada paylaşılan kural oldukça net:
“Soğutucusuz mekan veya araçlarda balık satışı yapmak, dökme tabir edilen etiketi olmayan menşe-i belirsiz ürünleri satmak, el arabasında seyyar olarak et, tavuk, balık ve et ürünlerini satmak yasaktır. Pazar yerlerinde Su Ürünleri Yönetmeliği ile Su Ürünleri Perakende Satış Yerleri Yönetmeliği hükümleri ve tebliğlerine uygun şekilde balık ve balık ürünlerinin satışı ise serbesttir.”
Peki, ‘öncü’ belediye uygulamasında kapsam genişletilir mi? -Tamer Yazar-