Milletvekili Oruç, insanların kuru ekmeğe muhtaç olduğu bir dönemin yaşandığına vurgu yaptı
Hatay – Samandağlı olan, Adana HDP Milletvekili Tülay Hatimoğulları Oruç, parlamentonun önceki günkü oturumunda yaptığı konuşmada, AKP hükümetinin uygulamalarını eleştiri yağmuruna tuttu. Milletvekili Oruç, konuşmasında, çarşı ve pazarda fiyatların el yaktığını söyledi, bugün insanların gerçek manada kuru ekmeğe muhtaç olduğu bir dönemden geçtiğimizi vurguladı.
Vergi ve sigorta prim ödemelerinde kısmi ertelemeler getirilerek günü kurtarma anlayışının bir kez daha hayata geçirildiğini söyleyen Milletvekili Oruç, gelir vergisinin, kurumlar vergisinin köklü bir değişim yaşamak zorunda olduğunu ama şimdiki makyajlamanın bu derde deva olmadığını bildirdi.
Toplumun ihtiyacının köklü bir değişim olduğunu ifade eden Milletvekili Oruç, “Bakın, işçiler, emekçiler üzerinden sağlanıyor vergilerin en önemli bölümü ve birçok madde var bu kanun teklifinde ama vergi adaletini sağlayacak bir tek madde yok. Vergi adaleti nedir? Çok kazanandan çok, az kazanandan az. Benden önce konuşan hatipler çok detaylı ifade etti, bugün ‘Pandora Belgeleri’nden dökülenler, saçılanlar yandaş sermayenin vergi cennetlerine paralarını nasıl götürdüğünü, bu topraklardan aldıkları paraları yerli olan paraları… Sizin deyiminizle, yerli ve millîyi ağzınızdan hiç düşürmüyorsunuz ya ama iş kâr etmeye ve kazanmaya gelince bütün paraları vergi cennetlerine uçurmalarına da müsaade ettiniz, hiçbir şey demediniz” dedi.
-Asgari ücretten vergi almak adil değil-
Türkiye’de her on kişiden 4’ünün asgari ücretle yaşamak zorunda olduğunu bildiren Milletvekili Oruç konuşmasında şunlara yer verdi:
“Asgari ücret 2.825 TL ve bu ücretten 492 TL tutarında vergi kesiliyor. Peki, bu vergiyi buradan kesmek adil midir, vicdanlı mıdır? Bir işçinin günde 1 simit ve 1 çay almasına yetmeyen parasını kesmek hangi adalete sığar, hangi vicdana sığar; biz bunu bilemiyoruz.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ‘Geçinmek istiyoruz’ diye 5 maddeyle çıktı toplum karşısına, bu vergi yasasıyla ilgili verdiği mesajlar… Ben buradan onları paylaşmak istiyorum, diyor ki: ‘Gelirde adalet, vergide adalet.’ Gelirde ve vergide adalet sağlanması için biz tabii ki şunu çok iyi biliyoruz, bu bir siyasi tercihe bağlıdır. Bir ülkeyi nasıl yönetme, bir kamucu yönetim anlayışının olup alınmamasıyla ilgilidir doğrudan, bunu bilerek devam ediyorlar. ‘Asgari ücretle bütün ücretlerin asgari ücret kadarı için tüm vergi ve kesintileri sıfırlansın ve net ödensin, böylece tüm ücretler yaklaşık 750 lira arttırılsın’ diyor DİSK. ‘Asgari ücret sonrası ilk vergi diliminde uygulanan tarife oranı yüzde 10’a indirilsin. Vergiye esas gelir dilimleri millî gelire göre artırılsın’ diyor. ‘En düşük emekli aylığı asgari ücret düzeyine çekilsin; elektrik, su, doğal gaz ve internet faturaları vergi ve kesintiden muaf tutulsun’ diyor. ‘Tüm gıda ürünlerinde KDV sıfırlansın’ diyor.
-Gıda vatandaşa ucuz bir şekilde ulaşmalı-
Bakın özellikle gıda ürünlerinde, özellikle pandemiyi yaşadığımız dönemde zaten mevcut olan ekonomik krizle insanlar hiçbir şekilde geçinemezken, açlık ve yoksullukla boğuşurken özellikle temel gıda ürünlerinde sadece vergi kalkmamalı; adil, vicdanlı bir yönetim anlayışı, adaleti merkezine alan bir yönetim anlayışı aynı zamanda gıdayı da sübvanse etmelidir. Gıdanın vatandaşa, yurttaşa ucuz bir şekilde gitmesini sağlamalıdır.
Bugün, 9 milyona dayanmış geniş manada ki işsizlik. Bu işsizler ne yiyecek, ne içecek? Bugün asgari ücretli bile geçinemezken işsizler nasıl geçinecek? Bunu düşünmek Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevidir ve bu görev milletvekillerinin vicdanına yüklenmiştir. O yüzden talep edilecekse köklü bir değişim üzerinde çalışılmalıdır. Bu görevi de layıkıyla normal şartlarda bu Millet Meclisi yerine getirmelidir ama ne yazık ki iktidar sıraları, buna yanaşmak bir yana, tam tersi politikada ısrar ve dayatmayla ülkeyi uçurumun kenarına getirmedi, zaten şu an ülke uçurumdan yuvarlanıyor. Ben de katılıyorum, bu sistem değişmek zorunda.” -Mehmet ÖZGÜN-