Neredeyse karın tokluğuna çalışan öğretmenler var

Milletvekili Serkan Topal, ücretli, sözleşmeli öğretmen olamayacağını söyledi, hepsinin kadrolu olmasının gerekliliğini vurguladı

      CHP Hatay Milletvekili Serkan Topal, parlamentonun önceki oturumunda, kürsüden yaptığı konuşmada, öğretmenler odasında gerçekten sıkıntı yaşandığını söyledi. Ücretli, sözleşmeli öğretmen olamayacağını, tamamının kadrolu olmasının gerekliliğini söyleyen Milletvekili Serkan Topal, “Neredeyse karın tokluğuna çalışan, asgari ücretin altında öğretmenler var. Bu, dünyanın hiçbir ülkesinde yok arkadaşlar, dünyanın hiçbir ülkesinde yok. Biz hep şunu söylüyoruz: Atanmayan -ben atanamayan demiyorum- atanmayan öğretmenler atansın. Neden böyle büyüttüm biliyor musunuz? Sürekli dile getiriyoruz, bu sefer de AK PARTİ milletvekillerinin vicdanlarına sesleniyoruz. Belki vicdanları burayı görür, belki de atanmayan ve şu anda intiharın eşiğinde olan üniversite mezunları belki atanır. Şunu da büyüttüm: 24/5/2018 tarihinde Sayın Erdoğan çıktı ‘3600 ek gösterge vereceğiz, sözünü veriyoruz’ dedi. Sayın Erdoğan, Sayın Bakanlar, sayın AK PARTİ milletvekilleri; biz bir kez daha burada o sözü hatırlatıyoruz, 3600 ek göstergeyi hatırlatıyoruz” dedi.

EYT’lilerin hakkını verin

      Bu taşımalı eğitimle ilgili ciddi sıkıntılar yaşandığının çok iyi bilindiğini, bu yüzden yüzlerce öğrencilerin maalesef okulu terk etmek zorunda kaldığını söyleyen Milletvekili Serkan Topal, şunları dile getirdi: “1 milyon 650 bin öğrenci maalesef şu anda, zorunlu eğitimi terk etti arkadaşlar. Neden köy okullarını açmıyoruz? Bu sorunu lütfen çözelim, birlikte çözelim. Şunu da ifade etmek istiyorum: Meslek kanunu çıkarılması gerekiyor, okullarda hizmetli sorunu var, okullarda hizmetli sorununun çözülmesi gerekiyor. Şimdi, asgari ücretle ilgili çok ciddi spekülasyonlar var ’Ne olacak?’ diye. Şimdi, dolara göre atarsa 5.400 lira olması gerekiyor, şekere göre artarsa 6 bin lira, ayçiçek yağına göre artarsa 6.500, un fiyatına göre artarsa 7.500, kömüre göre artarsa 8.500.

      Bu pinpon topu. Şimdi, tabii, biliyorsunuz, TÜİK, genel anlamda pinpon topunu baz alıyor, pinpon topuna göre de artarsa da 3.400 lira oluyor. Arkadaşlar, asgari ücretlilerle lütfen pinpon topu oynamayalım lütfen. Lütfen, rica ediyorum.  Şunu da ifade etmek istiyorum; tabii, bütçe, bunu da söylemeden geçemeyeceğiz: Bütün EYT’liler şu anda hakkını istiyor, prim gününü tamamlamış ama hakkını alamamış. Sayın Erdoğan’a buradan şunu sormak istiyorum: Siz kaç yaşında emekli oldunuz? Elinizi vicdanınıza koyun ve EYT’lilerin hakkını lütfen verin.”

Samandağ-Antakya duble yol ne zaman tamamlanacak …

      Milletvekili  Serkan Topal, konuşmasının sonunda şunlara değindi: “Sayın Kurtulmuş demiş ki: ‘Devletin Türk lirasını dövize yatırmak ahlaksızlıktır.’ Yorumu yüce milletimize bırakıyorum. Biz de şunu soruyoruz: Devlet ihalelerini dövizle vermek nedir o zaman? Takdir yüce Türk milletinindir.

      Son olarak şunu söylemek istiyorum; tabii, bu konuda okul öncesi engelli öğretmen arkadaşlarımız da gerçekten bizi çok arıyorlar. Sayın Ulaştırma Bakanı, Belen’den Antakya’ya otoban neden tamamlanmadı, ne zaman tamamlanacak? Tamamlanması gerekiyor, oradaki vatandaşlarımız gerçekten sıkıntı yaşıyor. Samandağ ile Antakya arasındaki duble yol ne zaman tamamlanacak?

      Çiftçi gübre alamıyor, esnaf kredisini ödeyemiyor, öğrenci yurt bulamıyor, üniversite mezunu atanamıyor, asgari ücretli geçinemiyor, memur ek iş yapmak zorunda kalıyor, işsizler sesini duyuramıyor, hakkını arayanlar gözaltına alınıyor. Yaparsa AK PARTİ yapar, tebrik ediyorum(!)

      Ankara’da gözaltına alınan öğrenciler adına şunu söylemek istiyorum: Yazıktır, günahtır, ayıptır! Ya, neredeyse uçan kuşu gözaltına almadığınız kaldı arkadaşlar. Hani siz özgürlükten yanaydınız? Ya, bu sokak röportajı yapan 4 arkadaşın ellerinde ne var? Sadece telefonları var, ayakkabıları var ya. Yazıktır arkadaşlar ya! Bir de buraya gelen yurt sorununu dile getirmeye çalışan öğrenciler… Sayın Bakanlar, vallahi de billahi de tillahi de günaha girersiniz. Yapmayın, bir an önce bu çocuklarımızı lütfen serbest bırakın.

Bakın, Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülkeden 153’üncü sıradayız. Hani demokrasi, nerede? Yapmayın arkadaşlar.”

      Mehmet ÖZGÜN