Nöbetçi Eczaneler
“Suriyelileri de iki yıl içinde göndereceğiz!”
Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin, kentin kurtuluşunun 100. Yıldönümünde gerçekleştirdiği metro temel atma töreninde konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Suriyeli yoğunluğunda Kilis’i %20,8 oranıyla takip eden Hatay’ı (435.650) da yakından ilgilendiren politik tavrını bir kez daha kamuoyuyla paylaştı.
Ankara’daki siyasilerin gündeminden düşmeyen, Türkiye’de kayıt altına alınmış geçici koruma altındaki Suriyeli sayısı, 30 Aralık 2021 tarihi itibariyle bir önceki aya göre bin 233 kişi azalarak toplam 3 milyon 736 bin 799 kişi oldu. Bu kişilerin 1 milyon 771 bin 83’ünü (%47,4) 0-18 yaş arası çocuklar oluşturuyor. 0-18 yaş arası çocuklarla kadınların toplamı ise 2 milyon 646 bin 828. Son 1 yılda, Türkiye’deki kayıtlı Suriyeli sayısı 95 bin 429 kişi artmış oldu.
-SURİYELİLERİN %70,8’İ-
Göç İdaresi’nin yayınladığı yaş aralığı tablosuna göre, Suriyeli erkekler, toplam Suriyeli sayısının %53,8’ini oluşturuyor. Suriyeli kadınların oranı ise %46,2. 10 yaşın altındaki Suriyelilerin sayısı 1 milyon 82 bin 209 (%29). Tabloya göre, Suriyeli erkeklerin sayısı, Suriyeli kadınların sayısından 283 bin 189 kişi fazla. Erkek-Kadın sayısı arasındaki en büyük fark, 70 bin 808 kişi ile 19-24 yaş aralığında. Yaş aralığı artıkça, bu fark azalıyor. 55 üzeri yaş aralıklarında kadınların sayısının erkeklerden daha fazla olduğu görülüyor.
Genç nüfus olarak tanımlanan 15-24 yaş aralığında, 762 bin 980 kişi bulunuyor. Suriyeli genç nüfusun toplam Suriyeli sayısındaki oranı ise %20,4. Yaş tablosuna göre, kayıtlı Suriyelilerin yaş ortalaması 22,2.
-KAMPLARDA-
30 Aralık 2021 tarihi itibariyle, Hatay’ın da aralarında olduğu kentlerdeki geçici barınma merkezlerinde kalan Suriyelilerin sayısı 51 bin 471 kişi olarak açıklandı. Bu sayı geçen ay (25 Kasım 2021) 51 bin 677 kişi, 2021’in başında 58 bin 752, 2020’nin başında 63 bin 247 kişi, 2019’un başında 143 bin 558 kişi, 2018’in başında ise 228 bin 251 kişiydi. Suriyelilerin yalnızca %1,4’ü kamplarda yaşıyor.
-ŞEHİRLERDE-
30 Aralık 2021 tarihi itibariyle şehirlerde yaşayan Suriyeli sayısı da 3 milyon 685 bin 328 kişi olarak açıklandı. Şehirlerde yaşayan Suriyeli sayısı, geçen aya göre bin 27 kişi azaldı. Suriyelilerin %98,6’u şehirlerde yaşıyor. En çok Suriyeli barındıran şehir, 534 bin 96 kişi ile İstanbul. İstanbul’u 460 bin 664 kişi ile Gaziantep, 435 bin 650 kişi ile Hatay takip ediyor.
Suriyelilerin, yerli nüfusa oranla en yoğun olduğu şehir ise %42,8 ile Kilis. Kilis’te 142 bin 792 Türk Vatandaşı ile kayıt altına alınmış 106 bin 803 Suriyeli bulunuyor. Suriyeli yoğunluğunda Kilis’i %20,8 oran ile Hatay takip ediyor. Hatay’da 1 milyon 659 bin 320 Türk Vatandaşı ile 435 bin 650 kayıtlı Suriyeli bulunuyor.
Suriyelilerin en az olduğu şehir, 34 kişi ile Bayburt. Bayburt’u 43 kişi ile Tunceli, 60 kişi ile Artvin takip ediyor. Türkiye’de, Suriyelilerin olmadığı bir şehir bulunmuyor.
-ŞAM DİYALOĞU!-
Suriyeli sığınmacılar başlığında son dönemde artan sıkıntılar, şikayetler, yaşanan asayiş olayları ve yükseltilen nefret dili, çözüm arayışlarını da beraberinde getiriyor. Bu konuda sıkça benzer bir yol haritası paylaşan isim ise CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu.
Geçtiğimiz günlerde, Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin, kentin kurtuluşunun 100. Yıldönümünde gerçekleştirdiği metro temel atma töreninde konuşan CHP Lideri, “Hiç meraklanmayın! En geç iki yıl içinde bütün Suriyeli kardeşlerimizi davulla, zurnayla memleketlerine göndereceğiz. Bize güveneceksiniz. Bakın, söz veriyoruz” dedi.
Kılıçdaroğlu, “Asla ırkçılık yapmıyorum! Herkesin kimliğine saygılıyım. Suriyeliler de kendi ülkelerinde huzur içinde, birlikte yaşasınlar. Buraya da arzu ederlerse turist olarak gelebilirler. Hiçbir sorun yok. Kapılarımız açık. Gezebilirler” diye konuştu.
CHP Genel Başkanı, sözlerini, “Onların açmaz noktaya getirdiği dış politikayı, Mustafa Kemal’in söylediği, ‘Yurtta Barış, Dünyada Barış’ın üzerine inşa edeceğiz. Suriye ile de barışacağız” şeklinde sürdürdü.
-OLMALI!-
Türkiye’de son dönem siyasiler tarafından çok dile getirilmeleri üzerine kısa bir değerlendirme yapan, kendi ülkesindeki iç savaşın ardından ailesiyle beraber önce Reyhanlı’ya, ardından Antakya’ya yerleşen bir Suriyeli, Antakya Gazetesi’ne şunları söyledi:
“Bence bizden hiç kimse, tabi istisnalar kaideyi bozmaz, ‘dönmem’ demeyecektir. Çok parası olanlar zaten çok iyi şartlarda yaşamaya her ülkede, her şartta devam ediyor. Ama bizim gibi yüz binler, kendi yağında kavruluyor, ancak geçiniyor. O yüzden de, ‘doyacaksam da kendi ülkemde doymak istiyorum’ diyor. Ama bunun yolu, Şam’dan bağımsız bölgelerde, yarın ne olacağımızın belli olmadığı bir hayattan geçmiyor, Şam’ın güvenliğinde ve onayında döneceğimiz kendi topraklarımızdan geçiyor! Bunun yolu, Şam ve Ankara’dan geçiyor.
Sayın Erdoğan ve Beşar Esad’ın yeniden bir araya geleceği günler uzak değil, diye düşünüyorum. Daha düne kadar düşman olan herkes bugün bir arada. Şam’ı farklı kılan bir şey yok! Şam’ı daha fazla düşman yapan bir şey de yok! O yüzden, bugün Ankara’nın Şam’a ihtiyacı olduğu kadar, Şam’ın da Ankara’ya ihtiyacı olduğunu bilmemiz lazım. İki ülke ne kadar yakınlaşırsa da bizlerin kendi asıl evlerimize dönüşü o kadar gerçek olur. CHP liderinin ‘Suriye ile barışacağız’ deyişinde de bu söylediklerim var.”
-Tamer Yazar-