Kamuoyu yoklamalarının sonucu açıklandıkça iktidar kanadında bir telaş ve tedirginlik baş gösteriyor.
Anketler Cumhur ittifakının aşağı doğru inmekte olduğunu gösterdiğinden, bu inişi durdurabilmek için iktidar kanadı yeni arayışlar ve yollar bulmak zorunda olduğunu görmüş ve bu doğrultuda adımlar atma isteğini ortaya koymuştur.
Bu nedenledir ki; yaklaşık 10 ay içerisinde yapılması zorunlu olan seçimlerde, sandık güvenliğinin sağlanması ve korunması büyük bir önem taşır hale gelmiştir.
Sandık güvenliğinin ne denli önemli olduğu İstanbul seçimlerinde kendini göstermiştir.
Eğer sandıktaki oylara ve tutanaklarına sahip çıkılmasa idi, böyle bir sonuç alınması oldukça zor bir hale gelebilirdi.
Sandık güvenliğinin yanında, birde iktidar ile muhalefet arasındaki oy oranının da açılması ve şu veya bu nedenlerle kapatılabilmesi mümkün olabilecek olan az oy farkı yerine büyük bir oy farkının ortaya çıkabilmesi için, gereken hazırlıklar bugünden yapılmalı ve bu doğrultuda alınacak kararlar, atılacak adımlar ihmal edilmemelidir.
Eğer fark büyük olursa, hiçbir nedenle bu farkın kapatılması mümkün olamaz.
Bunun içinde gerek Cumhur, gerekse Millet ittifakı bileşenleri fazla oy alma ve aradaki oy farkını arttırabilmek için mümkün olanı yapmalıdırlar.
Sandıklara sahip çıkmak, sandık kurulu tarafından düzenlenen tutanaklara sımsıkı sarılmak ve bu tutanaklar yasaların ön gördüğü yerlere ulaşıncaya kadar onları korumak için gerekenler yapılmalıdır.
Gerekenlerin yapılabilmesi içinde vakit geçirilmeden konusunda uzman kişilerin önerileri doğrultusunda elemanlar yetiştirilmeli ve bu elemanların sandık kurullarında görev almaları sağlanmak suretiyle adımlar atılmalıdır.
Nasıl ki kötü örnek, örnek olamazsa, iyi örnekte bırakılmaması gereken bir uygulama olarak kabul edilmeli ve gösterdiği yol doğrultusunda hareket edilmelidir.
Bu nedenle de sık sık tekrarlamak ve hatırlatmak gereğini duyuyoruz: Yerel yönetimler seçimlerinde muhalefet kanadının izlediği yol ve tutum örnek alınmalı ve bu örnek doğrultusunda da adımlar atılmalıdır.
İstanbul seçimleri hala hatırlardadır.
Eğer sandıklara sahip çıkılmazsa, oylar korunmazsa ve tutanaklar ilgili yerlere ulaşıncaya kadar korunup kollanmazsa idi bugünkü sonuç alınamayabilirdi.
Zira iktidar kanadı seçimi kendisinin kazandığını iddia ederken muhalefet kanadı da seçimin galibi olduklarını açıklamak suretiyle hodri meydan demiştir.
İşte seçim sonucunu bu hodri meydan sözü ve bu söz doğrultusunda yapılanlar belirlemiştir.
Yasalar, sandık güvenliğinin sağlanması, kullanılan oylara sahip çıkılması ve hazırlanan tutanakların ilgili yerlere ulaştırılması için sandık kurullarına ve bu kurullarda görev alanlara büyük görevler ve sorumluluklar yüklemiştir.
Sandık kurulları ve bu kurullarda görev alanlar, yükümlülüklerinin bilincinde olarak hareket ettikleri takdirde, yapılacak olan seçimlerde, seçmen iradesinin tam olarak tecelli edeceği ve seçim sonuçlarından hiç kimsenin şüpheye düşmeyeceği bilinmelidir.
Bu anlayış içerisinde hareket edildiği takdirde, önümüzdeki genel seçimlerin büyük bir huzur ve güven içinde geçeceği unutulmamalıdır.
İstanbul seçimlerini örnek almak suretiyle muhalefet kanadının şimdiden tüm hazırlıklarını yapması ve seçim güvenliğinin sağlanabilmesi yolunda kendine düşeni yerine getirmesi zorunluluğunun ayırdına varmalıdır.
Bu nedenle yasaların tanıdığı yetkiler doğrultusunda sandık güvenliğinden başlamak üzere seçim güvenliğinin en ufak bir şüpheye yer vermeyecek bir şekilde sağlanabilmesi için, herkesin elini taşın altına koyması ve sorumluluk bilinci içerisinde hareket etmek suretiyle de yurttaşlık görevini yerine getirmesi gerekliliğini hatırlatmakta yarar görüyoruz…
YORUMLAR