Deprem tehlikesi altında
Birinci derece deprem bölgesi olan Hatay, aktif fay hatları üzerindeki kentlerden bir tanesi. Tarihi, şiddetli depremlerle yazılmış bir coğrafya olan Hatay için ‘depreme hazır’ demek doğru olur mu? Peki, hazır mıyız? Deprem toplanma alanlarıyla, o alanlarda olması gerekenlerle, arama-kurtarma ekipleriyle, yapı stokuyla, kentsel gelişimiyle, açık alanlarıyla, Hatay olarak bir depreme hazır mıyız?
Antakya özelinde en çok sorguladığımız konulardan biri, ‘toplanma alanlarımız’! Deprem kuşağı üzerinde bulunan Hatay, olası bir depreme ne kadar hazır, kent yönetiminin hazırlıkları ne kadar yeterli, biliyor muyuz? Şehirleşme adına hızla betonlaşan boş alanlar, hiçbir zaman çoğalmayan, aksine azalan yeşil alanlar, eldeki soruların cevapları adına vatandaşları tedirgin etmeye devam ediyor.
-UZMAN GÖRÜŞÜ-
Bu konuda konuşan isimlerden biri, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası Balıkesir İl Temsilcisi Aysun Aykan oldu. Türkiye’nin önemli bir bölümünün deprem tehlikesi altında olduğu görüşünde olan Aykan, Türkiye’nin, dünyanın en aktif tektonik kuşaklarından Alp-Himalaya tektonik kuşağı içinde yer aldığını belirterek, jeolojik yapı nedeniyle, daima yıkıcı deprem riskinin bulunduğu uyarısı yaptı.
Aykan, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:
“Türkiye’de, çok sayıda deprem üretecek fay hatları var ve yerleşim birimlerinin çoğunluğu, bu fay hatlarının üzerinde, yakınında veya etki alanında kurulmuş durumda. Bu yüzden de ülkemizin önemli bir bölümü deprem tehlikesi ve riski altında.”
-500 DİRİ FAY-
Türkiye topraklarının üzerinde, 7 büyüklüğünde deprem oluşturabilecek çok fazla fay hattı bulunduğunu aktaran Aykan, ülkenin “Diri Fay” haritasına bakıldığında, 5,5 ve üzeri büyüklükte deprem üretme potansiyeline sahip yaklaşık 500 fay bulunduğunu ifade etti.
Son yapılan çalışmalara göre, şehir merkezinden fay geçen 24 kent bulunduğunu belirten Aykan, “Bolu, Bursa, Balıkesir, Sakarya, Kocaeli, Manisa, İzmir, Aydın, Muğla, Denizli, Burdur, Kütahya, Eskişehir, Konya, Aksaray, Tokat, Kayseri, Osmaniye, Hatay, Maraş, Erzurum, Hakkari, Erzincan ve Bingöl gibi 24 kentimiz, 80’i aşkın ilçemiz ve 502 mahallemiz doğrudan fay hatları üzerindedir!” dedi.
-SORULAR!-
Bu konudaki endişelerini Antakya Gazetesi ile paylaşan vatandaşlar ise dikkati çeken sorgu noktalarının altını çiziyor.
H.Ö. >> Millet Bahçesi yapılacak denen Antakya’daki eski stadyumunun içine bile, ihtiyaç olmadığı halde ibadethane yapıyoruz. Yeşil alan yaparken bile, öyle ya da böyle bir yolunu buluyoruz ve o yeşilin içine beton dökme gayretimizi hayata geçiriyoruz!
İ.C. >> Önceki yaşadığımız bazı depremleri hatırlıyorum da, “Allah korusun” diyorum sadece! Çünkü bizi yönetenlerin bizleri ne kadar koruyacağından emin değilim!
O.P. >> Kente karşılıklı bakan iki dağın eteklerine kadar girdik, betonlaşmayla! Her yere, ama boş bulabildiğimiz her yere bir bina dikiyoruz. Ama öylesine bir özensizlik var ki, düzen yok, kontrol de! Buradan Samandağ’a giderken mesela… Güzelim yeşil alanlar içinde yüzlerce bina inşa edilmiş, ama ne o güzelim yeşil örtü ile uyumlu ne de estetik. Üzülüyorum. Çünkü bu, şehirleşme değil! Yok etme! Hem de göz göre göre!
Tamer Yazar