İyi günler sevgili okuyucu.
Güzel hafta sonu tatilini geçirirken, yine sinirlerimizi allak bullak eden ve bilinçli olarak hazırlanıp sosyal medyaya servis edildiği belli olan kötü bir haber ile moralimiz bozuldu. Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde sarıklı bir meczup, elinde tahra (keski) ile meydanda bulunan Atatürk heykeline saldırdı. Saldırı görüntü ve videosu dakikalarca sosyal medyadan servis edildi.
İlk bakıldığında provokasyon olduğu net bir şekilde anlaşılan bu haberin amacı hiç kuşkusuz, aylardır durmak bilmeyen Atatürk karşıtı gösteri ve hakaretlere ulusalcı çevrelerin dikkatini çekmek, Atatürkçü, çağdaş aydınlık bir kesim üzerinde sinir harbi yaratmak ve ortamı dümbelek gibi germektir.
Atatürk karşıtı gösteri ve eylemler bilinçli bir şekilde belli bir kesimin kışkırtmaları sonucu sıklıkla gündeme geliyor ve ulusalcı çevrenin tepkisi sıcak, canlı ve taze tutulmaya çalışılıyor. Sosyal medyada adeta bir virüs gibi yayılan görüntüleri belki izlememişsinizdir. Bu görüntülerde, biz çağdaş ve aydınlık gelecek arzulayan çevrelerin aklı ile alay ediliyor.
Sarıklı bir meczup; belli ki görevlendirilmiş ve ne yapacağı önceden kendisine anlatılmış bir şahıs, heykele tırmanmış elindeki keski ile Atatürk büstünü parçalamaya çalışıyor. Onca güvenlik görevlisi ise şaka gibi olup biteni izliyor, meczubun kameralar karşısında Show yapmasına izin veriyor. Kibar bir şekilde beyefendiye “in, yapma vb” diyen görevliler, bu delinin, eylemiyle milyonlarca insanın duygularını tahrip etmesine kol kanat geriyor.
Polisin istese otuz saniyede engelleyeceği bu çirkin eylem, delinin dakikalarca safsatalarını, ezberletilen karanlık düşüncelerini ders verircesine kameralar karşısında ifade etmesine olanak tanınıyor. Ülkenin cahil kesimi, olayın özünü anlamadan bu deli saçması konuşmalardan etkileniyor, ‘putlara tapmayın, peygamber efendimiz, Allah-u teala’ vb gibi konuşmalarla halkın kafası karıştırılıyor. Neyi savunduğunu, neden savunduğunu bile bilmeyen bu zat, son derece rahat ve kendinden emin, uzun süre bu eylemine devam ediyor ve gündeme girmeyi başarıyor.
Aklımızla oynamaya çalışıyorlar. Kimi kandırıyorsunuz? Bu ve buna benzer insanlara çanak tutarak ülkenin sağduyusunu kaşıyor ve özellikle toplumsal gerginliğin artmasında pay sahibi oluyorsunuz. Yazıklar olsun.
Bu zat eminim ki kendi aklı fikriyle oraya tırmanmış biri değil. Kendine zerre kadar güvenmediği apaçık ortada olan bu zat, ezberlediği bir dizi safsatayı cahile ders anlatırcasına tekrarlıyor, kameralar, haberciler kayıt alıyor, güvenlik birimleri ise bıyık altından gülerek güya bu durumu engellemeye çabalıyor.
Hadi canım sen de!
Bugün olağanüstü hal kapsamında sokağa çıkıp derin nefes alırken bile izin istemek zorundayken, iki kişi yan yana geldiğinde etrafının polisle çevrildiği bir dönemde adamın teki elini kolunu sallaya sallaya heykele tırmanacak ve yarım saati aşkın Show yapacak, biz de inanacağız ve diyeceğiz ki, “ vay be ülke ne hale geldi, adamlar artık sembollerimize, değerlerimize bile saldırıyor”…
Bu oyun kötü, çirkin ve adi bir oyundur. Bu oyuna ve provokasyona, ‘aydınım’ diyen ve çağdaş bir gelecek savunan hiç kimse kanmamalıdır.
Ve net bir şekilde ifade ediyorum ki; bu ilçede görev yapan kaymakam ya da emniyet amiri bu rezilliğin yaşanmasında gösterdikleri zaafiyet dolayısıyla cezalandırılmalıdır. Suçlu, oraya tırmanan ve eylemini yapan deli değil, o deliyi engellemede zaafı olan sorumlu ve yetkili devlet yöneticileridir.
Siz, bu sorumlu devlet yöneticilerini cezalandırırsanız, bir daha hiç kimse toplumun yarısından fazlasını gerecek, moralini bozup galeyana getirecek delilikler yapmaya cesaret edemez.
Biliyoruz ki, isteseniz kuş uçurtmazsınız! Ama nedense, yetiştirilen papağanlar serbestçe dolaşıyor.
İyi çalışmalar.
YORUMLAR