Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Antakya’da Kültür Sanat

Hazırlayan:Mehmet Karasu Haftanın Kitabı

Hazırlayan:Mehmet Karasu

Haftanın Kitabı

Sancaktan Vilayet’e Hatay/ Volkan Payaslı/Atatürk Araştırma Merkezi

“Kırk Asırlık Türk Yurdu Düşman Elinde Esir Kalamaz!”

Mustafa Kemal Atatürk, 1923 yılında Hatay-İskenderun Havalisine verdiği bu sözü hiçbir zaman aklından çıkarmamış ve Milli Mücadele’nin yöntemini Hatay’da da uygulamıştır. Gazi Mustafa Kemal, Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerinden olan, “Medeniyetler Beşiği” Hatay’da Kuva-yı Milliye’yi bizzat örgütlemiş, Heyet-i Temsiliye’yi oluşturmuş ve bağımsızlığa giden süreçte önemli çalışmalarda bulunmuştur.

Bu mücadele öncesinde 1918’de başlayan Fransız işgali, “İskenderun Sancağının Ankara Antlaşması ile kurulmasına kadar geçen sürede Fransızların “böl-yönet” politikası, Manda yönetimi tarafından sancağın Beyrut’a, Şam’a ve Halcp’e bağlanması idari, toprak ve nüfus politikalarının yörede yaşayan Türkler aleyhine değiştirilmesi için izlenen yöntem ve bunun sonucunda günümüz İslam coğrafyasında halen oynanmaya devam edilen tehlikeli oyunları anlama açısından 7 yıllık bir emeğin ürünü olan bu eser okuyucuya zengin, derinlikli ve doyurucu bilgi sunmaktadır. Çalışmada yer alan belgeler, anılar, broşürler ve dönemin basınından alıntılanan dokümanlar, Başbakanlık Cumhuriyet ve Cumhurbaşkanlığı Arşivi’nin yanı sıra Fransız Manda dönemine tanıklık edenlerin anlatımıyla desteklenmektedir. Yazar, tarihi arayan bir tarihçi olarak, Hatay bağımsızlık mücadelesinin siyasi arka planını ele almakla birlikte şimdiye kadar ihmal edilmiş olan sosyo-kültürel boyutunu okuyucuya adeta bir belgesel akıcılığında sunmaktadır. Fransız kültür emperyalizminin izlerini sürmekle kalmayıp, ülkenin bütününde gerçekleşen inkılapların bölgede heyecanla uygulanması ve Türkiye ile oluşturulan kültürel koridorun sağlanması sürecini ve bununla birlikte Hatay davasının haklılığının hukuki boyutunu da gözler önüne sermektedir.

İltihak sonrası İkinci Dünya Savaşı’nın derin izlerini Hatay‘da görmek mümkündür. Bu eserde, Hatay meselesi ele alınırken 1946, 1950, 1954 ve 1957 genel seçimlerine katılan adayların profilleri ve CHP-DP rekabeti analiz edilerek, Hatay tarihi bir bütün halinde -diğer çalışmalardan farklı olarak- 1960 lı yıllardaki İsmet İnönü ve Celal Bayar dönemlerine kadar derin bir inceleme altına alınmıştır. Sancak’tan Vilayete geçişte Hatay’ın geçirdiği siyasal, sosyal ve kültürel dönüşüm anlatılmış, Hatay tarihini araştıranlar için önemli bir eksikliği kapatmaya yardımcı olacak, kaynak ve yöntem bakımından eşsiz bir eser ortaya çıkarılmıştır. Bugüne kadar çokça merak edilen ve Atatürk’ün davası olan Hatay meselesi çok yönlü olarak incelenmiştir. Araştırmacılara ve konuya meraklı olanlara ışık tutması dileğiyle… (Tanıtım Bülteninden)

Konuk Yazar

Torunlarından “Âşık Veysel kitabı”/Atilla AŞUT

UNESCO, 2023 yılını “Âşık Veysel Yılı” ilan etti. Âşık Veysel’in torunlarından Nazender Süzer Gökçe ile gazeteci ve fotoğraf sanatçısı eşi Gürsel Gökçe, bu yılın anısına özel bir albüm / kitap hazırladılar. “Basında ve Ustaların Objektifinden Âşık Veysel” adıyla yayımlanan bu belgesel kitapta, aile albümünden ve ünlü sanatçıların koleksiyonlarından fotoğraflar ve Âşık Veysel hakkında basında çıkmış yazılar yer alıyor.

Türk halk şiirinin ve “âşık” geleneğinin son büyük temsilcisi Âşık Veysel, gelecek yıl tüm dünyada anılacak. Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO), ozanımızın ölümünün 50. yılını, “2023 Anma ve Kutlama Yıldönümleri” programına aldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile UNESCO Türkiye Milli Komisyonu’nun bu konudaki girişimleri olumlu sonuç verdi ve “Âşık Veysel Yılı” önerisi, 193 ülkenin oybirliğiyle kabul edildi. Buna göre 2023 yılı boyunca birçok ülkede Âşık Veysel’i anma toplantıları yapılacak; büyük ozanımızın şiirleri ve türküleri yankılanacak.

UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz, Paris’te toplanan UNESCO Genel Kurulu’nda kabul edilen bu önemli kararı değerlendirirken, “Barışı önceleyen bir ozan olduğu ve şiirlerinde diyaloğa, konuşmaya, haldaş olmaya özendirici ifadeler kullandığı için Âşık Veysel’i uluslararası toplumla buluşturmamız hiç de zor olmadı” dedi.

Türkiye’de de “Âşık Veysel Yılı” dolayısıyla çeşitli toplantılar ve sanat etkinlikleri düzenlenecek. Birçok kültür kurumunun yanı sıra Âşık Veysel Derneği ile Ankara’daki Sivaslı Dernekler Federasyonu’nun 2023 yılında özel dinletiler düzenleyeceği öğrenildi. Kültür Bakanlığı’nın da Âşık Veysel Yılı için kapsamlı bir kutlama programı hazırlaması bekleniyor.

“ÂŞIK VEYSEL KİTABI”

Âşık Veysel’in torunlarından Nazender Süzer Gökçe ile gazeteci ve fotoğraf sanatçısı eşi Gürsel Gökçe de “Uluslararası Âşık Veysel Yılı” anısına Basında ve Ustaların Objektifinden Âşık Veysel adıyla özel bir albüm / kitap hazırladılar. Yıllar süren araştırma ve arşiv taraması sonunda hazırlanan bu belgesel kitapta, aile albümünden ve ünlü sanatçıların koleksiyonlarından alınan fotoğrafların yanı sıra Âşık Veysel hakkında basında çıkmış yazılara da geniş yer verildi. Türkçe ve İngilizce olarak iki dilde yayımlanan kitapların baskı giderlerini Ankara Ticaret Odası ile Ankara Sanayi Odası karşıladı. Her biri 350 sayfa tutan ve kuşe kâğıda basılan yüksek maliyetli bu “evladiyelik” kitapların kapak tasarımını ise Kutberk Kargın yaptı.

“Âşık Veysel Kitabı”, bir süre önce Ankara Ticaret Odası’nda düzenlenen bir etkinlikle basına tanıtıldı. Toplantısı sırasında Ara Güler, Fikret Otyam, Ozan Sağdıç ve Ergun Çağatay’ın Âşık Veysel portreleriyle Anadolu Ajansı arşivinden fotoğraflar da sergilendi.

Bu kitapta usta sanatçıların objektifinden çıkmış çok özel 40 fotoğraf ile 1934-2021 yılları arasında yayımlanmış 250 gazete haberi ve röportaj yer alıyor. Ara Güler, Ozan Sağdıç, Fikret Otyam, Mustafa Türkyılmaz, Ergun Çağatay, İsa Çelik gibi ünlü sanatçıların belgesel fotoğrafları, Âşık Veysel’in yaşam duraklarına tanıklık ediyor.

Kitabın bir başka özelliği daha var: Künyede yer alan karekodlar cep telefonlarına okutularak “Atatürk’e Ağıt”, “Ben Gidersem”, “Kara Toprak”, “Uzun İnce Bir Yoldayım”, “Meşakkatin Adı Murat” ve “Dostlar Beni Hatırlasın” türküleri Âşık Veysel’in kendi sesinden ve sazından dinlenebiliyor.

TORUNUNUN GÖZÜYLE

Basında ve Ustaların Objektifinden Âşık Veysel kitabının önsözünü yazan Nazender Süzer Gökçe, sekiz yaşına dek birlikte yaşadığı dedesini şöyle anlatıyor:

“Sevecen, merhametli, tıpkı elleri de yüreği gibi yumuşacık ve sıcacıktı. Sevgili dedem, Kurtuluş Savaşı’nı yaşayarak genç Cumhuriyetin tanığı oldu. Yeni Türkiye’nin kuruluşuna denk gelen bir dönemde kendine has anlatımıyla Cumhuriyetin ozanı idi. (…) Atatürk ve devrimlerine inandı. Birlik, kardeşlik, doğa-toprak sevgisi; eğitimin, okumanın önemi, çağa ayak uydurma ve günlük konular şiirlerinde yer aldı. Hümanizması ve felsefesi ile saygın bir miras bıraktı.”

Nazender Gökçe, bu kitabı dedesinin manevi mirasını genç kuşaklara aktarmak için hazırladıklarını söylüyor ve bundan sonra yapmak istediklerini de şöyle açıklıyor:

“Uzun soluklu bir çalışma sonucunda hazırladığımız bu albümle, görsel ve yazınsal bir hafıza oluşturduk. Kitabın İngilizce baskısıyla Âşık Veysel’i dünyaya tanıtmak istiyoruz. Eserin Türkçe baskısını ATO, İngilizce baskısının ise ASO gerçekleştirdi. Almanya’da yaşayan ve Türkçe bilmeyen gençler için de Almanca baskısını hazırlamaya çalışıyoruz. Ayrıca görme engelliler için Braille alfabesiyle 4 ciltten oluşacak 500 sayfalık bir edisyonun hazırlığı içindeyiz. Bu arada eserimizi sesli kitaba dönüştürüp görme engelliler kütüphanelerine ulaştırmak istiyoruz.”

DOĞRU SANILAN YANLIŞLAR

Kitabın editörlerinden Gürsel Gökçe ise genç kuşakların Âşık Veysel’i yeterince tanımamasından ve basının bu konudaki ilgisizliğinden yakınıyor. “Âşık Veysel Kitabı”nın geniş bir zaman dilimine yayılan hazırlık çalışmalarını da şöyle anlatıyor:

“1934 yılından 2021 yılına kadar 500 gazete haberini, gazetecilerin arşivlerinin tozlu raflarından çekerek aldık ve yazıya akıtarak bir araya getirdik. Önümüze devasa bir arşiv çıktı. Bunlar içerisinden yaptığımız bire seçki ile bu eseri ortaya çıkarttık. Âşık Veysel’i gazetecilerin ve yazarların kaleminden okumak, dönemin zorluklarını algılamak adına çok çok önemli. Örneğin Cumhuriyetin onuncu yılı için yazdığı şiiri Atatürk’e okumak için köyünden kalkıp üç ayda yürüyerek Ankara’ya gelmesi. O çok doğru bilinen bir yanlışı, Ankara’da Ulus’a alınmamasını ve gerekçesini kendi anlatımıyla objektif bir şekilde öğreneceksiniz.”

Âşık Veysel, yıllardır “şehir efsanesi” olarak ortalıkta dolaşan ve özellikle Atatürk ve Cumhuriyet karşıtlarının dillerinden düşürmediği “Ulus’a sokulmama” söylentisinin gerçek öyküsünü, gazeteci ve ozan Nedret Gürcan’a 1956 yılında Dinar’da verdiği röportajda tüm ayrıntılarıyla anlatmıştı. Olaya ışık tutan bu önemli röportajın bant çözümü de özgün biçimiyle tarihsel bir belge olarak Basında ve Ustaların Objektifinden Âşık Veysel kitabında yer alıyor. Yaşar Kemal, Sabahattin Eyuboğlu, Bedri Rahmi Eyuboğlu, Ruhi Su, Fikret Otyam, Ahmet Kutsi Tecer, Ümit Yaşar Oğuzcan, Tahir Kutsi Makal, Ümit Kaftancıoğlu, Erdoğan Alkan ve Mustafa Ekmekçi’nin Âşık Veysel anlatımları da Gökçe çiftinin kitabında önemli bir yer tutuyor.

YAŞAMÖYKÜSÜ

Âşık Veysel (Şatıroğlu), 25 Ekim 1894 tarihinde Sivas’ın Şarkışla ilçesinin Sivrialan köyünde doğdu. Anası Gülizar, onu koyun sağmaktan gelirken yol üzerinde dünyaya getirmişti. Yedi yaşında çiçek hastalığı yüzünden gözlerini yitirince dünyayı artık “gönül gözüyle” görmeye başladı. Saz öğrendi, âşıkların şiirlerini, deyişlerini belledi. Plağa okuduğu ilk türkü, Emlek yöresi ozanlarından Âşık İzzetî’ye aitti. Daha sonra kendi şiirlerini yazıp söylemeye başladı. Yıllar içinde Cumhuriyet aydınlarıyla, halkevleri ve köy enstitüleriyle tanıştı ve şiirini geliştirdi. Anadolu’nun çeşitli bölgelerindeki köy enstitülerinde saz öğretmenliği yaptı. Doğa, insan ve yurt sevgisi üstüne unutulmaz şiirlere imza attı. Yaşamı boyunca 178 şiir yazdı. Bunların 80 kadarı bestelendi. Şiirleri Azerbaycan Türkçesinin yanı sıra İngilizceye ve Fransızcaya da çevrildi. Başta Fikret Kızılok, Selda Bağcan, Esin Afşar, Hümeyra olmak üzere çok sayıda müzisyen, onun türkülerini yeniden düzenleyip yorumladı. Dünya çapındaki sanatçımız Fazıl Say, Veysel’in “Kara Toprak” şiirini bestelerden, ABD’li elektro gitar sanatçısı Joe Satriani de “Âşık Veysel” adıyla enstrümantal bir besteye imza attı.

Çevreye ve toprağa derin bağlılığı ile tanınan Veysel, 21 Mart 1973 tarihinde 79 yaşında aramızdan ayrıldı. Doğup büyüdüğü Sivrialan köyünde toprağa verildi. Doğdu ev, Kültür Bakanlığı’nca 1982 yılında Âşık Veysel Müzesi olarak düzenlenerek ziyarete açıldı. (Birgün)

Haftanın Şiiri

Kestim Kara Saçlarımı/Gülten Akın

Uzaktı dön yakındı dön çevreydi dön

Yasaktı yasaydı töreydi dön

İçinde dışında yanında değilim

İçim ayıp dışım geçim sol yanım sevgi

Bu nasıl yaşamaydı dön

Onlarsız olmazdı, taşımam gerekti, kullanmam gerekti

Tutsak ve kibirli -ne gülünç- 

Gözleri gittikçe iri gittikçe çekilmez

İçimde gittikçe bunaltı gittikçe bunaltı

Gittim geldim kara saçlarımı öylece buldum

Kestim kara saçlarımı n’olacak şimdi

Bir şeycik olmadı – Deneyin lütfen –

Aydınlığım deliyim rüzgârlıyım

Günaydın kaysıyı sallayan yele

Kurtulan dirilen kişiye günaydın

Şimdi şaşıyorum bir toplu iğneyi

Bir yaşantı ile karşılayanlara

Gittim geldim kara saçlarımdan kurtuldum

Haftanın Sanat Gündemi

Yaşar Kemal’in ‘Ada Hikayeleri’ne yeni boyut

İzmir usta ressam Ahmet Güneştekin’in gözünden usta yazar Yaşar Kemal’i dinlemeye hazırlanıyor. Güneşteki’nin ‘Gâvur Mahallesi’ sergisi kapsamında “Güneştekin’in Anlatımıyla Yaşar Kemal’in göç dili” söyleşisi düzenlenecek.

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Yaşar Kemal Vakfı ve Güneştekin Vakfı’nın katkılarıyla “Güneştekin’in Anlatımıyla Yaşar Kemal’in göç dili” söyleşisine ev sahipliği yapıyor. Ahmet Güneştekin’in Kültürpark Atlas Pavyonu’nda sanatseverlerle buluşan “Gâvur Mahallesi” sergisi kapsamındaki söyleşi, 17 Kasım’da 18.00’de başlayacak. Söyleşi “göç” temasına odaklanan sergiyle iç içe yapılacak.

ADA HİKAYESİ’NDEN PASAJLAR DA OKUNACAK

Eren Aysan’ın yöneteceği söyleşide Güneştekin, Yaşar Kemal’in mübadele anlatımına yeni bir boyut getirecek ve kendisini de besleyen usta yazarın göç edebiyatını anlatacak. Güneştekin, Yaşar Kemal’in dörtlemesi “Ada Hikayesi”nden de pasajlar okuyacak.

Ressam Ahmet Güneştekin ve Yaşar Kemal’i göç konusunda buluşturacak söyleşinin ardından Güneştekin’in usta yazarın hayatından kesitler de sunduğu “Renkler” adlı belgesel filmi gösterilecek.

Gâvur Mahallesi” 5 Mart’a kadar ziyaretçilerini ağırlayacak

Hafta içi 09.00-17.30, hafta sonu 10.00-17.00 saatleri arasında 5 Mart 2023’e kadar her gün ziyarete açık serginin küratörlüğünü Şener Özmen üstleniyor. Sergide büyük boyutlu enstalasyonlar, video işleri ve metal formların taşla tamamlandığı heykel çalışmaları bulunuyor. (Cumhuriyet)

‘2022 Edebiyatist Kristal Kalem Ödülü’ sonuçlandı

Finale kalan 20 öykü ve daha sonra açıklanacak birinci öykü, 14 Kasım 2022 Pazartesi günü, Cevahir Sahne’de yapılacak törende ödüllerine kavuşacak.

Edebiyatist Yayınevi tarafından bu yıl, ulusal düzeyde ve öykü dalında ilk kez düzenlenen “2022 Edebiyatist Kristal Kalem Ödülü”nde finale kalan 20 öykü açıklandı. Finale kalan 20 öykü ve daha sonra açıklanacak birinci öykü, 14 Kasım 2022 Pazartesi günü Cevahir Sahne’de yapılacak törende ödüllerine kavuşacak.

Feridun Andaç, Defne Suman, Neslihan Önderoğlu, Aysel Karaca, Fatma Burçak, Can Gazalcı ve Bahar Yaka’dan oluşan jüri üyelerinin değerlendirmesi sonucu, Edebiyatist Yayınevi tarafından yayıma hazırlanan ve finale kalan 20 eserin yer alacağı kolektif anı kitabı ise 14 Kasım 2022 Pazartesi gecesi Cevahir Sahne’de yapılacak ödül gecesinde okurlarıyla buluşacak. (Cumhuriyet)

Orhan Veli, 10 kilometrelik şiirli yürüyüşle anıldı

Orhan Veli Kanık, ölümünün 69’uncu yıl dönümünde Taksim Meydanı’ndan mezarına yapılan şiirli yürüyüşle anıldı.

Orhan Veli için yapılan şiirli yürüyüşün yirmi dördüncüsü.

Melih Cevdet Anday ve Oktay Rifat Horozcu ile Garip akımını kuran Orhan Veli Kanık, ölümünün 69’uncu yıl dönümünde şiirli yürüyüşle anıldı. Orhan Veli’yi anmak için bir araya gelenler, Taksim Meydanı’ndan şairin Aşiyan Mezarlığı’nda bulunan mezarına yaklaşık 10 kilometrelik yolu şiir okuyarak yürüdü.

1996’DAN BERİ DÜZENLENİYOR

1950 yılında hayatını kaybeden Orhan Veli için sevenleri 1996’dan bu yana her ölüm yıl dönümünde Taksim’den şairin kabrinin bulunduğu Aşiyan Mezarlığı’na yürüyor. Bugün de saat 11.00’de Taksim Meydanı’ndan başlayan yürüyüşte grup, Orhan Veli’nin çıkardığı ‘Yaprak’ derginin ilk sayısının taşıdı.

Şair Akgün Akova, evlenecek bir çifte Orhan Veli’den bir şiir okuyor.

10 kilometrelik yol boyunca otobüs durağında bekleyenlere, esnafa ve yeni evlenecek bir çifte şiirler okundu. İki saat süren yürüyüş Aşiyan Mezarlığı’nda sona erdi.

YÜRÜDÜĞÜ YOLLARDAN GEÇEREK ANDILAR

Şair Akgün Akova, Orhan Veli’nin mezarı başında şiir okuyor.

Şair Akgün Akova, Orhan Veli Kanık’ın mezarı başında “Bugün hep beraber bir grup şiir severle, Orhan Veli severle Taksim’den, Rumeli Hisarı’na kadar yürüdük. Martıların şiir seveni var, sevmeyeni var. Biz onların şiir sevenleriyle bu yolculuğu yaptık. Yolun büyük bir kısmını bizimle birlikte giden köpeğe ‘Yaprak’ adını verdik. Orhan Veli ve arkadaşlarının anısı için bu adı verdik. Bu yürüyüş 24 yıldır devam ediyor. Emek veren arkadaşlara teşekkür ediyorum. Bu dünyada örneği olan bir şey midir bunu bilmiyorum. Biz onların sayesinde bu yolculuğu yaptık ve Orhan Veli’yi de böyle yad ettik. Şiirimizin çok büyük bir devini, bir zamanlar yürüdüğü yollardan geçerek, martılarla birlikte andıkları için katılan herkese çok teşekkür ediyorum” diye konuştu. (İstanbul/DHA)

İskenderun’da Kitap Günleri başladı

İskenderun 4. Kitap Fuarı açıldı. 50 yazar, 70 stant ve 100 yayınevinin katıldığı fuar, Atatürk Anıtı önünde düzenlenen törenle açıldı.

İskenderun’da Kitap Günleri başladı

Açılış törenine Hatay Milletvekilleri Abdulkadir Özel, Hacı Bayram Türkoğlu, Suzan Şahin, Serkan Topal, İskenderun Belediye Başkanı M. Fatih Tosyalı, İskenderun Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, siyasi parti yöneticileri ve kitapseverler katıldı.

İskenderun Belediye Başkanı M. Fatih Tosyalı, açılış konuşmasında şunları söyledi: “Büyük mutlulukla İskenderun 4. Kitap Fuarı’nı açıyoruz. Her yıl bir veya birden fazla kitap günleri yapıyoruz. Kitap günlerine İskenderun ve çevre ilçelerden yaklaşık 20-30 bin insan katılmaktadır. Bu anlamda hem kitap yazarlarının hem kitap severlerinin teveccühüne sahip oluyoruz.”  İskenderun Kaymakamı Murat

Sefa Demiryürek de İskenderun’lulara büyük bir kütüphane inşaatının başladığı müjdesini verdi. Demiryürek, “Hayalim öğrencileri, gençleri sabahlara kadar kütüphanede misafir edebilmek, orayı 24 saat açık tutabilmek.” dedi. Kitaplarını imzalayan yazarlar da tüm vatandaşları 20 Kasım’a kadar sürecek olan fuara, kitap okumaya çağırdı. Fuar boyunca yazarlar, okurlarla buluşacak, söyleşi programları düzenlenecek. (Aydınlık)

OKUMA ÖNERİLERİ (Çocuklar İçin)

1.   Dilber/ Muzaffer İzgü/ Bilgi Yayınevi

2.   Merhaba Sevgi/ Ayla Kutlu/ Bilgi Yayınevi

3.   Kelile ve Dimne/ Beydeba/Serhat Yayınları

4.   Çocukluğum Nerede Saklı/ Necdet Neydim/Bu Yayınevi

5.   Samet Behrengi Serisi/ Samet Behrengi/ Parıltı Yayınları