Canı Pahasına Taşımacılık Yapan Gençlere Fotoğraf Makinesi Aranıyor

6 şubat depreminden sonra Antakya’yı bir gün olsun yalnız bırakmayan fotoğraf sanatçısı ve eğitmeni Mustafa Gülek sosyal medya hesabındaki paylaşımında geçinemediği için ağır hasarlı binalardan eşya taşıyan gençlere fotoğrafçılık dersi vereceğini açıkladı.

Fotoğraf sanatçısı Gülek, Antakya Sevgi Parkı’nda ağır hasarlı evlerden günde 2 bin TL karşılığında eşya taşıdıklarını öğrendiği üç genç ile tanıştı. Kısa sohbet sonrası gençlerin geçimini sağlayamadığını, okuyamadığını ve aç kalmamak için canları pahasına taşımacılık yaptıklarını öğrendi. Bu fırsat eşitsizliğine dikkat çeken Gülek; çözüm üretti ve gençlere fotoğraf eğitimi vermeyi teklif etti.

Taşımacı gençler ”Fotoğraf makinesini nereden bulacağız? Biz de meslek öğrenmek istiyoruz ama paramız yok” deyince sanatçı Mustafa Gülek sosyal medya hesabından taşımacı gençler için fotoğraf makinesi ilanı verdi. İşte üç taşımacı genci bu kötü kaderden kurtarmak için düşünülen ilginç yol.

Fotoğraf sanatçısı Mustafa Gülek yaşadığı olayı sosyal medya hesabında şu şekilde aktardı: “ Dün Antakya Sevgi Parkı’nda eğitimimi tamamladıktan sonra oturuyordum. 3 genç geldi. Yan masaya oturdular. Üçü de uzun boylu 18-20 yaşlarında. Neyse sohbet etmek istedim. Siz ne iş yapıyorsunuz dedim? Abi biz adam başı 2 bin liraya hasarlı evlerden eşya çıkarıyoruz dediler. Korkmuyor musun dediğim de? Ağzımın payını aldım. Parasızlık nedir bilmezsin sen amca dediler. Babamın iş yeri yıkıldı. Çalışmıyor. Annem ev temizliğine giderdi. Çalışmıyor. Ben okula giderdim. Okul kapalı. Ne yiyeceğiz biz dediler. Sustum. Sonra size fotoğraf dersi vereyim. Meslek edinirseniz fotoğraftan para kazanırsınız dedim. Düşündüler. Makineyi nasıl satın alacağız? Haklıydılar makineler pahalı. Neyse ben çözeceğim o işi önce siz öğrenin dedim. Bu hafta sonu başlayacağız. Makine kısmı sizin katkılarınızla olacak mecbur. Bende bir makine kaldı verebileceğim. Kullanmadığınız makine varsa? Ya da maddi destek yaparsanız? Bu işi hep beraber başarırız. Ben burada gençlere bu işi öğretmek için kalmaya niyetliyim. Hadi bir düşünün bu konuyu.” – Sinan Seyfittinoğlu –