Öğretmen sendikası TÖB-SEN, MEB Yusuf Tekin’in, tarikat ve cemaatleri sivil toplum örgütü olarak tanımlayarak, “Tarikat ve cemaatlerle protokol yapmaya devam edeceğiz” şeklindeki ifadesine sert çıktı
TÖB-SEN’e göre; Bu söylem;yıllardır eğitim sistemi üzerinden sürdürülen “eğitimi dinselleştirme” uygulamalarını bakanlık politikası olarak sürdüreceklerini itirafı,bu söylem ve adımlar laik eğitimden vazgeçip dini eğitime geçişin hazırlık aşaması.”
Küm Öğretmenler birliği Sendikası Genel başkanı Deniz Ezer konuyla ilgili özetle şunları kaydetti:
“Bütün bu söylemlerin özünde öğrencilere tek din tek mezhep üzerinden ideolojik değerleri yüklemektir.Bu adım aynı zamanda başka inanç ve mezhep sahibi velileri yok sayma , tek din tek mezhep dayatması olarak algılanmalıdır. Eğitim sisteminin dini kurallara göre düzenlenmesi, okul ortamlarında öğrencilerin inanan – inanmayan, dindar- dinsiz, ibadet eden ya da etmeyen gibi kategorilere ayrılmasına ve yeni gerilim alanları yaratılmasına neden olmaktadır. Toplumda ve okullarda bütün din ve inançtan insanlar, eşit koşullarda yaşamak ve aynı kurallara uymak durumundadır.
Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim sistemini cemaat ve tarikatlara veya dini kural ve referanslara göre değil, bilimsel gerçeklere ve toplumsal ihtiyaçlara göre düzenlemelidir.Farklı din, mezhep, inanç ve dünya görüşünden insanların gerçek anlamda ‘eşit yurttaş’ olarak kabul edilebilmesi, devletin temel görevidir. Milli Eğitim Bakanı yüzünü tarikat ve cemaatlere değil halka ve toplumun ihtiyaçlarına çevirmelidir.” (Adil Yeşildağ)
TÖB-SEN’den, MEB’in Tarikatlarla sözleşme yapmasına tepki
EĞİTİM DİNİ TARİKAT VE CEMAATLERE TESLİM EDİLEMEZ.