Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Günay Güner

Rusya’ya Terörist Saldırı

Rusya’da korkunç bir kıyım yaşandı. IŞİD kıyımcıları Moskova’da “Crocus City Hall” adlı konser salonunda dinleyicilere saldırdı; yaylım ateş açtı. 150 dolayında insan öldürüldü.  Saldırıyı düzenleyen 4 kıyımcının fotoğrafı, terör örgütü IŞİD tarafından paylaşıldı.

Vicdanlı bir insanın bu olay karşısında sarsılmaması olanaksız. Yaşamın nitelikli olsun kaygısıyla ömrünce çabalamaktasın, müzik dinlemeye gidiyorsun ve kurşunlanarak öldürülüyorsun! Hiçbir biçimde sindirilebilir değil.

Rusya Federasyonu yıllarca süren ABD tek kutuplu egemenliğinin sona ermesinin başlıca etkenidir. ABD egemenliği insanlığı yıkıma sürükledi. Diplomatlarının ağzından 22 ülkenin sınırlarının değişeceği, ya ABD’nin yanında (uşağı!) ya da düşmanı sayılacağı açıkça belirtildi. Irak, Libya, Suriye… milyonlarca sivilin öldürüldüğü ülkelerdir. Söz konusu zulüm günümüzde de sürmektedir. Sıranın İran’a, ardından Türkiye’ye geleceği bellidir. Konu bu denli yaşamsaldır, yakıcıdır.

Türkiye de içinde olmak üzere birçok ülkede on yıllar önce ABD yönlendirmeli Aramco-Rabıta kararları uygundu, uygulanmaktadır. Kuşaklar boyu acı meyveleri oluştu. Yetmedi, El kaideyi, IŞİD’i, bokoharamı ABD kurdu, hedef ülkeleri dinci faşizmle çökertti. Yine uzun zamandır Rusya Federasyonu NATO adı altında kuşatılmaktadır. Ukrayna, İsveç, Finlandiya son örneklerdir. Bu ülkeler henüz neyle oynadıklarının ayrımında değiller. Bir türlü anlayamıyorlar. İyi beslenmek zekâlarını engellemiş. Rusya Federasyonu sıradan bir devlet değildir. Bir votka bağımlısının yönettiği devlet hiç değildir. V.Putin iyi yetişmiş bir liderdir. Putin ya da Rus hayranlığıyla bir ilgisi olamaz bu sözlerimizin. Durumun fotoğrafını çekiyoruz. Kimse, her yerinde CIA’nın Troya Atlarının cirit attığı Rusya Federasyonunda devlet baskısının etken olmayacağı bir seçim beklemesin. Bunu en başta Rus halkı anlamalı.

Gelelim ülkemiz Türkiye’ye. Biz yılardır, Böyle ülke sınırı, böyle devlet ciddiyeti, terörle mücadele olmaz, dedik. Yalnızca kendi sesimizi duymakla kalmadık, biz aykırı ilan edildik. Bugün bile Afganı, Suriyelisi, Suudisi, Somalilisi… habire ülkeye doluşmakta. Ve ne hikmetse kısa sürede oy kullanabilir durumuma gelmekteler. Bu yaklaşımı9n ırkçılıkla ilgisi kesinlikle yoktur. Bu kendi ulusal, tarihsel dokumuzu koruma kaygısı ve çağrısıdır. Çağcıl devrimi, Cumhuriyetimizi kanlarımız karşılığı kurduk. Çok emek verdik. Bir anda paçamızdan çekilmesine razı olamayız. Hiç ev alana yurttaşlık verilir mi? Doları bulunan dilediğince toprak alabilir mi? Sonu nereye varır diye soracağım ama varacağı yere vardı zaten. Kilis’te, Şanlıurfa’da,  Gaziantep’te… toprak, taşınmaz alanların arkasında kimler bulunduğunu biliyor muyuz?

Yine aymazlıklar yüzünden yüzbinlerce sığınmacı uykuda terörist durumundadır. Ahmet Davutoğlu’nun sözüyle, eyleme geçene dek beklenecek mi? Görülmemiş saçmalık. İttihat ve Terakki’yi, İsmet İnönü’yü beğenmeyenler insanımızı savaş ateşi içine atmaktan çekinmiyorlar. Uykudaki kıyımcılar yüzünden ülkemizin savaşa çekilmesinin güvencesi var mıdır?

 

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER