Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Kılıçdaroğlu’na ”zorla getirme” kararı

  Eski CHP Genel

 

Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, İstanbul’daki adliyelerde rüşvet ağına yönelik suçlamaları ve grup toplantısındaki açıklamaları nedeniyle ‘zorla getirme’ kararı alındı. Kılıçdaroğlu’nun eleştirileri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Mustafa Doğan İnal’ı hedef alıyor.

Tag: Kılıçdaroğlu, zorla getirme kararı, yargı rüşvet ağı, Erdoğan’ın avukatı, adalet sistemi

Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları mahkemeye taşındı
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, grup toplantısında yaptığı bir konuşma nedeniyle mahkemeye çağrıldı. İstanbul 48’inci Asliye Ceza Mahkemesi, Kılıçdaroğlu hakkında ‘zorla getirme’ kararı verdi. Bu kararın gerekçesi, Kılıçdaroğlu’nun adliyedeki rüşvet iddialarına dair ifadeleri oldu.

CHP lideri, özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı Mustafa Doğan İnal’ı hedef almış ve adalet sisteminde çürümeye yol açan bir “çete” bulunduğunu ileri sürmüştü. Bu ifadeler, hakaret gerekçesiyle İnal tarafından mahkemeye taşındı.

Mahkeme sürecinde neler yaşandı?
Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik, İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nin verdiği ‘zorla getirme’ kararını doğruladı. Bu karar, Kılıçdaroğlu’nun duruşmalara katılmaması durumunda, polis zoruyla getirilmesini öngörüyor. Gazeteci Barış Yarkadaş ise duruşmanın 18 Şubat 2025 tarihinde yapılacağını açıkladı. Kılıçdaroğlu bu duruşmaya katılmazsa, bir sonraki duruşmaya zorla getirilmesi gündeme gelecek.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı davayı açtı
Bu dava, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Mustafa Doğan İnal tarafından açıldı. Kılıçdaroğlu’nun grup toplantısında İnal’ı doğrudan hedef alan açıklamaları, adalet sisteminde rüşvetle ilgili iddialar içeriyordu. Kılıçdaroğlu, adliyelerdeki rüşvet ağı hakkında ciddi suçlamalarda bulunarak, İnal’ın bu yapının merkezinde yer aldığını öne sürmüştü. Kılıçdaroğlu, İnal’ın mal varlığının araştırılması gerektiğini söylemiş ve bu konunun üzerine gidilmesi çağrısında bulunmuştu.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları büyük yankı uyandırdı
Kılıçdaroğlu’nun grup toplantısında yaptığı açıklamalarda, şu ifadelere yer verilmişti:

“Yargıyı çürüten bu çetenin en önemli liderleri kim? Yargıyı bu hale getirenler kim? Yargıyı adaletsiz bir kurum haline getirenler kim?”
“Mustafa Doğan İnal, Erdoğan’ın avukatı. Defalarca söyledim, bu kadar kirli bir adam yoktur. Bastır parayı, istediğin kararı alabilirsin.”
Bu sert açıklamalar, kamuoyunda geniş yankı bulurken, adalet sisteminde ciddi reformlar yapılması gerektiği yönündeki çağrıları da beraberinde getirdi.

Rüşvet iddiaları ve yargının durumu
CHP liderinin iddialarının merkezinde, adliyelerde dönen rüşvet ağı yer alıyordu. Kılıçdaroğlu, bu yapının başında Mustafa Doğan İnal gibi isimlerin bulunduğunu ileri sürerek, devlet kurumlarının bu konuyu derinlemesine soruşturması gerektiğini belirtti. Özellikle, İnal’ın mal varlığının açıklanması gerektiği üzerinde duran Kılıçdaroğlu, yargının bağımsızlığı ve adaletin işleyişi konusunda eleştirilerini sert bir dille dile getirdi.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları, eski İstanbul başsavcısı İsmail Uçar’ın Hakimler Savcılar Kurulu’na (HSK) adliyelerdeki rüşvet ağını detaylandıran dilekçesiyle örtüşüyordu. Bu durum, yargıdaki sorunların daha geniş bir boyutta tartışılmasına yol açtı.

Yargıdaki tartışmalar devam ediyor
Kılıçdaroğlu’nun bu sözleri üzerine açılan dava, yargıdaki tartışmaları yeniden alevlendirdi. Yargının bağımsızlığı ve adalet sistemine olan güven tartışmaları, Türkiye’nin hukuk sistemi üzerindeki endişeleri gündemde tutmaya devam ediyor.