Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Emeklilerin çözüm önerisi: TÜİK’e kayyum atasın

Türkiye Emekliler Derneği (TÜED)

Türkiye Emekliler Derneği (TÜED) Mamak Şube Başkanı Murat Tokgöz, emeklilerin ekonomik sıkıntılarına dikkat çekerek, “emekliler için tek çıkar yolun Türkiye İstatistik Kurumu’na kayyum atanması olduğunu” ifade etti.

ANKA’nın haberine göre, Tokgöz yaptığı yazılı açıklamada, emeklilerin artık “kronik açlar” haline geldiğini belirtti.

“Açlık Sınırı ile Emekli Aylığı Arasındaki Fark Artıyor”

Tokgöz, 2002 yılında en düşük emekli aylığının 216,40 lira iken açlık sınırının 307 lira olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:

“Yani en düşük emekli aylığı açlık sınırının sadece yüzde 70,49’unu karşılayabiliyordu. Aradan geçen yıllarda da bu tablo hemen hemen hiç değişmeden süregeldi. 2024 başında 11 bin 366,45 lira olan en düşük emekli aylığı, 15 bin 48,89 TL olan açlık sınırının yüzde 75,53’ünü karşılamaktadır. Bugün için en düşük emekli aylığı 12 bin 500 lira, açlık sınırıysa 20 bin 431 TL’ye yükselmiştir. Karşılama oranıysa yüzde 63,45’e düşmüştür.”

“TÜİK’e Kayyum Atanmalı”

Emekli maaş zamlarının TÜİK’in enflasyon verilerine göre hesaplandığını vurgulayan Tokgöz, şöyle devam etti:

“Geçtiğimiz günlerde gönderdiğimiz ‘abaküse’ rağmen hesabın içinden çıkamayan TÜİK’e de kayyum atanmalı. Hani olmaz da belki insafa gelip rakamları çarpıtmaz düşüncesiyle TÜİK’e de kayyum atanmasını tek çıkar yol olarak görüyoruz.”

“Emekliler Etin Tadını Unuttu”

Tokgöz, emeklilerin et, kıyma, kuru fasulye ve nohutun tadını unuttuğunu, karnabahar ve brokoliyle de aralarının açıldığını söyledi:

“Emekli aylıkları temmuzda zamlanmasına rağmen açlık sınırıyla emekli aylığı arasındaki fark yüzde 37’ye yükselmiştir. Bir başka ifadeyle aradan geçen 10 aylık sürede zaten yetmeyen emekli aylıklarının alım gücü yüzde 12 daha azaldı. Eskiden sebze ağırlıklı beslenirken şeker-tansiyon gibi hastalıklarımızı bahane edip kendimizi avuturduk. Şimdilerdeyse brokoliyle bile aramıza mesafe koymak zorunda kaldık.”

“Bu Bir İnsanlık Dramıdır”

Semt pazarlarındaki akşam manzaralarının bir insanlık dramı olduğunu ifade eden Tokgöz, hükümete çağrıda bulundu:

“Hayatının en verimli dönemlerini bu ülkeye hizmet etmek için geçiren, beli bükülmüş, sakalları ağarmış insanlara minnet duyulması gerekirken böyle bir dramı yaşatmaya kimsenin hakkı yoktur. Hükümet yetkililerinin bir an evvel bu manzarayı görmesi ve bu ayıbın önüne geçmesi gerekir.”