Depremden Sanata: Kantara Camii’nin Yeniden Doğuşu
Hatay, 2023 yılında yaşanan yıkıcı depremle ağır bir darbe almış, birçok tarihi eser ve yapıt yok olmuştu. Bu felakette yıkılan simge eserlerden biri de Kantara Camii oldu. Ancak, bu kaybı unutulmaz kılmak ve geleceğe bir umut mesajı bırakmak isteyen ressam Yusuf Altunay, bu tarihi camiyi Hatay Kültür ve Sanat Çarşısı’nın duvarına taşıdı.
Yusuf Altunay’ın Sanatıyla Deprem İzlerine Merhem
Altunay, depremde kaybolan değerleri sanat yoluyla yaşatma misyonuyla dikkat çekiyor. Hatay’da sanat çarşısında yaptığı eser, yalnızca bir duvar resmi değil, aynı zamanda kentin hafızasını diri tutan bir anıt olarak görülüyor. Ressamın bu çalışması, geçmişe saygı duruşu niteliği taşırken, aynı zamanda dayanışma ve yeniden inşa sürecine de ilham kaynağı oluyor.
“Sanat, Yeniden Başlamanın Anahtarıdır”
Altunay, çalışmasının arkasındaki motivasyonu şu sözlerle dile getirdi: “Sanat, acılarımızı anlatmanın ve geçmişi hatırlamanın bir yoludur. Depremin Hatay’da bıraktığı derin yaraları bu eserle sanatın şifalı gücüyle iyileştirmek istedim.” Bu ifadeler, bölgedeki diğer sanatçılar için de ilham kaynağı oldu.
Hatay Kültür Ve Sanat Çarşısı: Birlik Ve Dayanışma Noktası
Hatay Kültür ve Sanat Çarşısı, deprem sonrası şehirde hayatı canlandırma çabalarının merkezi haline geldi. Çarşıda yapılan sanat eserleri, halkın moralini yükseltirken aynı zamanda bölgenin turizm potansiyelini artırıyor. Yusuf Altunay’ın Kantara Camii çalışması ise çarşının en dikkat çeken projelerinden biri olarak öne çıkıyor.
Sanatın Toplum Üzerindeki Etkisi
Sanatın, geçmişin izlerini korumanın ve toplumsal dayanışmayı teşvik etmenin güçlü bir aracı olduğunu bir kez daha gösteren Altunay, Hatay’da umutların yeniden yeşermesine katkıda bulundu. Eser, yalnızca bir sanat çalışması değil, aynı zamanda bir hatırlatma ve dayanıklılık sembolü olarak değerlendiriliyor.