Saadet Partisi Hatay Milletvekili Doç. Dr. Necmettin Çalışkan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaptığı açıklamada, deprem bölgesinde uygulanan doğrudan temin yönteminin yerel esnaf, tedarikçiler ve basın mensupları üzerinde ciddi mağduriyetlere neden olduğunu belirtti. Çalışkan, ekonomik dengelerin bozulduğuna dikkat çekerek, uygulamanın acil bir şekilde gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.
Doğrudan temin limiti ve sorunlar
6 Şubat 2023’teki Kahramanmaraş merkezli depremler sonrasında Cumhurbaşkanlığı kararıyla doğrudan temin limitinin 300 bin TL’den 5 milyon TL’ye çıkarıldığını hatırlatan Çalışkan, “Depremin ilk döneminde bu artış makul bir ihtiyaçtı. Ancak bugün, mücbir sebep ortadan kalkmış olmasına rağmen ihale uygulaması hâlâ devam etmektedir. Bu durum, yerel esnaf ve tedarikçileri haksız bir rekabetle karşı karşıya bırakıyor” ifadelerini kullandı.
Doğrudan temin süreçlerinin şeffaflık açısından da sorunlu olduğuna değinen Çalışkan, “Bu yöntem, bölgede hem ekonomik dengeleri sarsmakta hem de ciddi soru işaretlerine yol açmaktadır. Yerel işletmeler açık, adil ve rekabetçi bir ihale sistemi talep ediyor. Artık acil durum gerekçesi ortadan kalktı. Bu uygulama derhal normale döndürülmelidir” dedi.
Ekonomik denge için düzenleme çağrısı
Deprem bölgesindeki alım süreçlerinin yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurgulayan Çalışkan, şu önerilerde bulundu:
“Eski limitlere dönülerek herkesin eşit şartlarda rekabet edebileceği bir sistem kurulmalıdır. Aksi takdirde bölgedeki ekonomik dengesizlik artacak ve yerel esnaf daha büyük mağduriyetler yaşayacaktır.”
Bölgenin kalkınması için karar alma süreçlerinin gözden geçirilmesi gerektiğine dikkat çeken Çalışkan, “Yerel esnafın desteklenmesi, ekonomik süreçlerin adil bir zemine oturtulması hayati önem taşımaktadır” dedi.
Etik ve sürdürülebilir kalkınma vurgusu
Çalışkan, sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Bölgedeki kalkınma çabaları sadece maddi destekle sınırlı kalmamalı; aynı zamanda etik değerlere uygun, sürdürülebilir bir ekonomik düzen hedeflenmelidir. Deprem sonrası yeniden yapılanma sürecinde alınan kararlar bu doğrultuda yeniden ele alınmalıdır.”