Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen Hatay’da hâlâ çadırlarda yaşam mücadelesi veren depremzedeler var. Evlerini onaramayan, konteyner desteği alamayan birçok aile, zorlu hava koşullarına karşı dayanmaya çalışıyor. Engelli çocuğuyla çadırda yaşamaya mahkûm kalanlar, elektrik verilmeyen aileler ve soğukta hastalanma korkusu taşıyan depremzedeler, yetkililerden çözüm bekliyor.
6 Şubat depremlerinin ikinci yılında hâlâ çadırlarda yaşam mücadelesi
6 Şubat 2023’te meydana gelen büyük depremlerin ardından geçen iki yılda, Hatay’da binlerce insan hâlâ çadırlarda yaşamak zorunda kalıyor. Konteyner alamayan, evlerini tamir edecek maddi gücü bulunmayan depremzedeler, kış aylarının dondurucu soğuğuna ve yazın kavurucu sıcaklarına karşı direnmeye çalışıyor.
Depremden önce Armutlu Mahallesi’nde yaşayan Safiye Demirci, evinin az hasarlı olduğu gerekçesiyle yardım alamadı. Maddi imkânsızlık nedeniyle evini onaramayan Demirci, engelli oğlu ile birlikte Çekmece Mahallesi’nde kurduğu çadırda yaşıyor. Geçen iki yıl içinde banyo ve tuvalet gibi temel ihtiyaçlarını dahi karşılamakta zorlandığını belirten Demirci, yetkililerden destek bekliyor.
“Çadırda yaşamak zorundayım, başka çarem yok”
Evi az hasarlı olduğu için konteyner desteği alamadığını dile getiren Safiye Demirci, şunları söyledi:
“Mecburen çadırda kalıyorum. Evimi yaptırmak istiyorum ama buna gücüm yetmiyor. Çalışamıyorum, engelli oğlumla yaşıyorum. Sadece onun maaşıyla geçinmeye çalışıyoruz.”
Bunun yanı sıra, hırsızların evine girerek eşyalarını çaldığını söyleyen Demirci, yaşadığı mağduriyeti şöyle anlattı:
“Evime girip duvarları kırmışlar, prizleri, mutfak eşyalarını, hatta kapıları bile alıp götürmüşler. Yetkililere bildirdim, gelip fotoğraflarını çektiler ama hâlâ bir çözüm üretilmedi. Bize sadece ‘Bütçemiz 30-35 bin TL, bu kadarını karşılayabiliriz’ dediler ama o da gerçekleşmedi.”
“Soğukta, fırtınada çadırda korkuyla yaşıyoruz”
İki yıldır küçük bir çadırdan ibaret olan yaşam alanında hayatta kalmaya çalışan Demirci, kış aylarında çadırda yaşamanın getirdiği zorlukları şöyle dile getirdi:
“Yağmur yağınca her yer su doluyor. Rüzgâr estiğinde çadır sallanıyor, bazen fırtına çıkıyor ve uçacak gibi oluyoruz. Korkudan uyuyamıyoruz. Soğukta hastalanmaktan korkuyorum ama yapacak hiçbir şey yok.”
Su ve elektrik konusunda da sıkıntılar yaşadığını belirten Demirci, şunları ekledi:
“Su bile satın almak zorunda kalıyoruz. Bir süre banyom yoktu, küçük bir çadırda yıkanıyordum. Sağ olsun, bir komşum bu durumu gördü ve yardım ederek tuvalet-banyo kurdurttu. Suyumuzu ve elektriğimizi de komşuların desteğiyle alıyoruz. Yetkililer nerede? Biz ne zamana kadar bu şekilde yaşamaya devam edeceğiz?”
“Elektrik bile bağlanmadı, iki yıldır karanlıkta yaşıyoruz”
Samandağ ilçesinde çadırda yaşayan Mutia Çivi ve eşi, depremde evlerini kaybetti. Konteyner talep etmelerine rağmen elektrik ve su bağlantısı olmadığı gerekçesiyle çadırda kalmaya devam etmek zorunda kaldılar. Çivi, iki yıldır yaşadığı çaresizliği şöyle ifade etti:
“Depremden sonra bir yıl boyunca çamaşırlarımızı soğuk suyla elde yıkadık. Bir dernek sağ olsun, bize çamaşır makinesi ve su bağlantısı sağladı. Ama elektrik hâlâ verilmedi. İki yıl oldu, hâlâ elektriksiz bir yaşam sürüyoruz. Geceleri dışarı çıkmaya korkuyorum.”
6 Şubat depreminin acı anıları hâlâ hafızalarında taze olan Çivi, ilk günlerin çaresizliğini şu sözlerle anlattı:
“İlk günler çok zordu. Ayakkabımız, kıyafetimiz, yemeğimiz yoktu. Günlerce bir şey bulamadan bekledik. Şimdi biraz daha iyi, ama bu bir yaşam değil. Konteyner alabilmek için yeterli altyapı bile sağlanmadı. İki yıl oldu, hâlâ elektriksiz, hâlâ çadırdayız. Bu kadar zor durumda bırakılmayı hak etmiyoruz.”
Depremzedeler seslerini duyurmak istiyor
Hatay’daki depremzedeler, evlerini onarabilecek bir destek ya da konteyner yardımı bekliyor. İki yıl boyunca çadırda yaşamak zorunda kalan aileler, temel ihtiyaçlarını karşılamakta büyük zorluklar çekiyor. Yetkililerden kalıcı çözümler üretilmesini isteyen bölge halkı, kendi başlarına bırakılmaktan korkuyor.
Elektrik, su, barınma ve gıda ihtiyaçlarını karşılamak için mücadele eden depremzedeler, yaşadıkları mağduriyetin bir an önce giderilmesini istiyor.