Türkiye, bu yıl da baharın habercisi olan leyleklerin göç yolculuğuna tanıklık ediyor. Afrika’dan başlayan yolculuklarıyla binlerce leylek, Anadolu’ya Hatay’dan giriş yaparak ülkenin farklı köylerine ve şehirlerine yayılmaya başlıyor. Bu göç, her yıl olduğu gibi doğal bir mucize olarak kabul ediliyor. Leyleklerin göç yolculuğu, sadece Türkiye’nin ekosistemine katkı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda binlerce kilometrelik bir yolculuğun ardından Avrupa kıtasına ulaşan leyleklerin güzergâhlarıyla ilgili de önemli veriler sunuyor.
Leyleklerin göçü, her yıl 1 Mart itibariyle başlıyor ve 15 Mayıs’a kadar devam ediyor. Bu süre zarfında, Türkiye’nin güneyinden kuzeyine doğru ilerleyen leylekler, başta Hatay olmak üzere, Adana, Mersin, Konya, Eskişehir, Bursa, İstanbul Boğazı ve Trakya güzergâhını takip ediyor. Bu güzergâhlar, leyleklerin hem Türkiye içindeki hem de Avrupa’ya doğru olan göç yollarının ana hattını oluşturuyor.
Hatay, leyleklerin ilk varış noktalarından biri olarak dikkat çekiyor. Akdeniz’e kıyısı bulunan bu bölge, hem coğrafi konumu hem de iklim koşullarıyla leyleklerin göç yolunun başlangıcında önemli bir role sahip. Hatay’dan sonra, leylekler Anadolu’nun iç bölgelerine geçerek, İstanbul Boğazı üzerinden Avrupa’ya göç ediyor.
Türkiye’deki leyleklerin yaklaşık 600 bini, İstanbul Boğazı’nı geçerek Avrupa ülkelerine doğru yol alıyor. Kalan binlercesi ise Türkiye’de kalıyor ve bu bölgelerde üremeye devam ediyor. Bu göç, sadece ekolojik dengeyi sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda bölgedeki halk için de önemli bir doğal olay haline geliyor.
Leyleklerin bu muazzam yolculuğu, doğanın döngüsünü ve kuşların hayatta kalma stratejilerini gözler önüne seriyor. Her yıl binlerce leylek, uzun ve zorlu yolculuklarını başarıyla tamamlayarak Avrupa’nın çeşitli ülkelerine ulaşırken, Türkiye’deki gözlemciler için de büyüleyici bir doğal gösteriye dönüşüyor. Bu göç, aynı zamanda yerel halk için de çevresel farkındalığı artıran bir olay olarak önem taşıyor.
Baharın ilk habercisi olan leyleklerin göçü, Türkiye’de doğa severlerin ve kuş gözlemcilerinin de ilgisini çekiyor. Türkiye, sahip olduğu çeşitliliğiyle bu göçün en önemli geçiş noktalarından biri olarak, bu doğal sürecin korunmasına yönelik önemli çalışmalar yapmaktadır.