Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

ADD: PKK tiyatrosu milletin iradesine hakarettir

Atatürkçü Düşünce Derneği, “Terörsüz Türkiye” adıyla gündeme gelen yeni süreci

Atatürkçü Düşünce Derneği, “Terörsüz Türkiye” adıyla gündeme gelen yeni süreci hedef alarak, bunun bir barış girişimi değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel değerlerini hedef alan bir proje olduğunu vurguladı. Açıklamada, “Yeni Sevr’e geçit yok” mesajı öne çıktı.

ADD’den sürece sert eleştiri

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), son günlerde kamuoyuna “Terörsüz Türkiye” adıyla sunulan yeni sürece ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, sürecin bir barış girişimi olarak değil, emperyalist planların bir devamı olarak görüldüğü ifade edildi. ADD Genel Merkezi adına açıklamayı yapan Samandağ Şube Başkanı Atiye Sönmez Erdoğdu, yaşananların, Türkiye’nin ulusal bütünlüğüne yönelik yeni bir tehdit olduğuna dikkat çekti.

“BOP’un devamı niteliğinde”

22 Ekim 2024 tarihinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası bulunan PKK elebaşının TBMM’ye davet edilmesiyle başlayan sürecin, Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP) bir uzantısı olduğunu savunan Erdoğdu, “Bu süreç, ABD’nin bölgedeki çıkarlarını koruma hedefi doğrultusunda ilerletilmektedir” dedi. Açıklamada, ABD’nin PKK ve Suriye uzantısı YPG’ye sağladığı silah desteğiyle 80-100 bin kişilik bir yapı oluşturduğu da hatırlatıldı.

“Silah bırakma değil, perde değişimi”

Açıklamada, “silah bırakma” yönündeki açıklamaların yalnızca Türkiye içindeki PKK unsurlarını kapsadığına, ancak PYD/YPG, PJAK ve KCK gibi yapılara yönelik herhangi bir değişimin olmadığına dikkat çekildi. Bu durumun “sahte bir gösteri” olduğu belirtilirken, “Silahlar bırakılmadı, sadece perde değişti” ifadeleriyle sürece yönelik kuşku dile getirildi.

Terörist başının video konferans yoluyla yaptığı konuşmada geçen “Kürt ulusal bağımsızlık savaşı” ve “bölgesel özerklik” gibi ifadelere de tepki gösterilen açıklamada, bu söylemlerin Cumhuriyet’in temel ilkelerine karşı bir hamle olduğu savunuldu. “Türk ve Kürtlerin yeni bir devlet kurması yönündeki çağrılar, açıkça Cumhuriyet’in feshi anlamına gelir” denildi.

“Barış değil, bölünme planı”

Sürecin “barış” ve “demokrasi” söylemleriyle kamuoyuna sunulmasının yanıltıcı olduğuna dikkat çeken ADD, Türkiye’de etnik ya da mezhepsel temelli bir iç çatışma olmadığını, dolayısıyla “barış süreci” adıyla sunulan girişimin içeriğinin boş olduğunu belirtti. Dernek, Türkiye’nin asıl ihtiyacının hukukun üstünlüğüne dayalı, üretim odaklı, laik ve bilimsel eğitim temelli bir yapılanma olduğunu vurguladı.

“Tarihsel sorumluluk” uyarısı

Daha önce 3 Mart ve 14 Mayıs 2025 tarihlerinde yapılan açıklamalara da gönderme yapılan bildiride, Türk milletinin bu “zehirli açılımı tatlandırıcıyla yutmayacağı” belirtildi. Sürece destek veren kişi ve kurumlara yönelik ise “tarihi sorumluluk” hatırlatıldı. Açıklamada, ABD’nin yürüttüğü senaryoların hedefinin 1923’te kurulan Cumhuriyet ve onun kazanımları olduğunun altı çizildi.

ADD’nin açıklaması, emperyalist planlara karşı verilen mücadeleye gönderme yaparak sona erdi:
“105 yıl önce Sevr dayatmasına karşı nasıl dik durduysak, bugün de aynı kararlılıkla karşı duruyoruz. Emperyalizmin BOP haritası üzerinden yürüttüğü bu senaryoya karşı tavrımız nettir. Parolamız bellidir ve değişmez: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!”