Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Basın Özgürlüğü Ödülleri Sahiplerini Buldu

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), 1989’dan bu yana her 24 Temmuz’da

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), 1989’dan bu yana her 24 Temmuz’da verdiği “Basın Özgürlüğü Ödülleri”ni bu yıl da anlamlı bir törenle sahiplerine sundu. Tören, sansürün kaldırılışının 117. yılında, TGC Burhan Felek Konferans Salonu’nda düzenlendi.
TGC Başkanı Vahap Munyar’ın açılış konuşmasıyla başlayan törende, meslek hayatını basın özgürlüğü mücadelesine adayan isimler ve kurumlar anıldı. Tören, Atatürk ve basın şehitleri anısına yapılan saygı duruşuyla başladı.

“Gazeteciler hedefte, basın özgürlüğü tehdit altında”

TGC Başkanı Vahap Munyar, Türkiye’de basın özgürlüğünün giderek daha fazla baskı altına alındığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Gazetecilere yönelik sözlü ve fiziksel saldırılar cezasız kalıyor. Haberin dolaşımı engelleniyor. Haksız gözaltılar, tutuklamalar gazetecilerin mesleğini yapmasını engelliyor. Buna rağmen Türkiye Gazeteciler Cemiyeti olarak bağımsız gazetecilikten vazgeçmeyeceğiz.”
Munyar, konuşmasında aynı zamanda Filistin’de hayatını kaybeden gazetecileri de anarak, İsrail’in saldırılarını kınadı ve Gazze’ye insani yardımın ulaştırılması çağrısında bulundu.

“Gazeteci olmanın suç sayıldığı bir ülkedeyiz”

Törenin sunuculuğunu üstlenen TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş ise, ödüllerin basın özgürlüğü için verilen çabaların sembolü olduğunu vurguladı:
“Gazeteciliğin tutukluluk nedeni olduğu bir ülkede bu ödülleri vermek acı verici ama aynı zamanda onur verici. Umudumuzu yitirmeden, halkın haber alma hakkı için mücadelemizi sürdüreceğiz.”

Özyalçıner: “Her yeri karartabilirler ama yüreğimizi değil”

Kişi dalında ödül alan usta gazeteci ve yazar Adnan Özyalçıner, 72 yıllık yazarlık hayatının böyle bir ödülle taçlandırılmasından dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirerek şöyle konuştu:
“Düşünce ve ifade özgürlüğü yoksa, insan hakları da yoktur. Bizi karartmaya çalışsalar da halkın yanında durarak bu karanlığa karşı kalemimizi bırakmayacağız.”
Tutuklu gazetecilere verilen ödül ise TGC Basın Müzesi’nde sergilenmek üzere Basın Müzesi Müdürü Saadet Altay’a teslim edildi.

Kurum dalında ödüle layık görülen yayıncılar ve temsilcileri şunlar oldu:
• Halk TV adına ödülü Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş aldı:
“Türkiye’de gazetecilik hiçbir zaman kolay olmadı. 23 yılda geldiğimiz nokta ortada. Ya halkın yanında yer alacağız, ya da gücün. Biz tercihimizi yaptık.”
• Now TV adına ödülü Ankara Temsilcisi Tülay Öçten aldı:
“Tüm zorluklara rağmen, habercilik ilkeleriyle halkımıza sadakatle gerçekleri aktarmaya devam edeceğiz.”
• Sözcü TV adına ödülü Genel Yayın Yönetmeni Özgür Çakmakçı aldı:
“10 gün ekranımız karartıldı. Bugün aldığımız ödül, aynı zamanda hakikati anlatmaya devam eden gazetecilere bir omuz veriştir.”
• Tele1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ:
“Sansüre, baskıya, cezalara rağmen halkımıza olan sorumluluğumuzu sürdürüyoruz. Gerçek habercilik bir lütuf değil, haktır.”

Bağımsız gazetecilik örneği: Onlar TV ve dijital medya

YouTube üzerinden yayın yapan Onlar TV, ödülünü ekibin tamamı adına aldı. Şule Aydın, Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Murat Ağırel ve Timur Soykan törende duygusal ve direngen mesajlar verdi:
• Şule Aydın: “Her gün sabah 05.45’e kadar bir meslektaşımız gözaltına alınacak mı diye bekleyerek uyuyoruz. Direnen herkese selam olsun.”
• Barış Terkoğlu: “Haksızlıkları yazdığımız için hapsediliyoruz. Ama bu mücadele hafızalara kazınacak.”

Fatih Altaylı cezaevinden mesaj gönderdi

Cezaevinde bulunan gazeteci Fatih Altaylı’nın ödülünü kızı Zeynep Altaylı aldı. Törende babasının mesajını okuyan Altaylı, şunları iletti:
“43 yıllık meslek hayatımda hep onurla bu işi yaptım. Bu ödül, kütüphanemdeki Sedat Simavi Ödülü’nün yanına gururla eklenecek.”

Nevşin Mengü, Özlem Gürses ve ekibi de onurlandırıldı

Nevşin Mengü adına ödülü Alpaslan Akkuş aldı ve “Bu ödülü cezaevindeki ve hayatını kaybeden gazetecilere adıyoruz” dedi.
Özlem Gürses ise aldığı ödülün kendisi için anlamını şöyle ifade etti:
“Hayatımın en değerli ödülü. Bize güvenen izleyicilerimize, mesleğin onurunu koruyan herkese sonsuz teşekkürler.”

Tören dayanışma ve mücadele vurgusuyla sona erdi

Tören, ödül alan gazetecilerin ve katılımcıların toplu fotoğraf çekimi ve ikramla son buldu. TGC, 24 Temmuz Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü’nü, Türkiye’nin dört bir yanında süren gazetecilik direnişine bir kez daha dikkat çekerek tamamladı.