Hatay’ın yeniden doğuşuna ilham veren etkinliklerden biri olan GastroFest Kültür Sanat 2025, Arsuz The Court etkinlik alanında, Antakya Kültür ve Tarih Vakfı’nın ana sponsorluğunda, Arsuz Belediyesi ve Şef Murat Cüzdanoğlu’nun iş birliğiyle gerçekleşti. Festivalde dikkat çeken isimlerden biri de Simurg Seramik ve Sanat Atölyesi’nin kurucusu Mehtap Köseoğlu oldu.
İskenderun’da kurulu atölyesiyle seramik sanatına hayat veren Mehtap Köseoğlu, festival alanında hem el emeği seramik ürünleriyle hem de seramik yapım stantlarıyla büyük ilgi gördü. Köseoğlu’nun hikâyesi ise en az seramikleri kadar ilham vericiydi.
15 yıllık kurumsal kariyerini geride bırakıp hayalinin peşinden giden genç girişimci kadın, bankacılık ve muhasebe alanlarında çalıştığı yılların ardından, kendini sanata adadı. Köseoğlu, “Aslında hikâyem üniversite döneminde başladı. Lise ve üniversite yıllarında harçlığımı dergilere karikatür çizerek çıkarırdım. Hep güzel sanatlar fakültesi okumak istedim ama hayatın koşulları bizi başka yollara yönlendirdi,” dedi.
Kurumsaldan sanatsala geçişin kolay olmadığını belirten Köseoğlu, seramik atölyesinin kuruluş sürecini şöyle anlattı: “Kendi atölyemizi inşa ettik. Adı her ne kadar ‘deprem’ olsa da biz büyük bir felaket yaşadık. Zannetmiyorum ki bölgemizde kayıp yaşamamış bir insan olsun. Herkes bir şekilde yitirdi bir şeyleri. Atölyemiz bu yüzden sadece üretim değil, aynı zamanda bir iyileşme alanı oldu.”
Simurg Seramik ve Sanat Atölyesi, adını mitolojik bir kuştan alıyor. Mehtap Köseoğlu, bu tercihin anlamını şu sözlerle açıkladı: “Simurg, her seferinde küllerinden doğarak yeniden hayat bulur. Tıpkı bizim gibi. Sanatın insanı iyileştirdiğine inanıyorum. Atölyede de bu inançla hareket ediyoruz. Aramıza katılan herkesle birlikte üretip paylaşmak, iyileşmek ve birlikte yeniden doğmak istiyoruz.”
Festivalde sergilediği eserleri ve enerjisiyle büyük beğeni toplayan Mehtap Köseoğlu, hem girişimci ruhuyla hem de topluma kattığı değerle Hatay’ın yeniden doğuş hikâyesinde önemli bir rol oynuyor.