Sevgili Hatay,
Yurdumun, toprağımın eşsiz parçasısın. Öpülesisin. Irmağın var Asi. Dağın var koca tarih. Cicero’nun İtalya’da savunmanlığını üstlendiği Archias Antakya’da doğdu. Ozandı. Gezgindi… Kleopatra ile Antonyus birkaç yılı Antakya’da yaşadılar. Roma mozaikleri eşsizdir…
Kültür ekilir, kültür hasat edilir Hatay’da. Oysa ne denli bilgisiz Anadolu halkı Hatay konusunda da, Kimse sormuyor, yüzlerce kilometre ötedeki Fransa, giderek İngiltere Antakya’da, Suriye’de ne arıyordu? Ordularında üniforma giydirilmiş Ermeni kıyımcılar. Kent içinde, köylerinde Türklere saldırılar…
Türkler yiğitçe bir araya geldiler. Diğer topluluklar içinse sorun açıktı. Eşitlikçi, bağımsız, Atatürk Cumhuriyeti mi, Fransa mandası, acımasız kabileler topluluğu mu? Dedim ya, soru basit. Sağlıklı düşünen, onurlu halk, 23 Temmuz 1939’da yapılan törenle, Atatürk’ün özel sorunu saydığı Hatay’ı, Hataylı olmayı seçti. İşi bu yanıyla ortaya koyan kaynak görememenin acısı içindeyim.
Ve 6 Şubat 2023 yersarsıntısı yıkımı beni benden aldı. Düşünemez oldum. O çocuklar, kadınlar… Resmi ölü sayısı 50.000’i aşan yitimlerimiz. Bu onulmaz acıya nasıl gelindi? Köyden göç kışkırtıldı. Sahtecilere, hırsızlara gün doğdu. Nasılsa cezası yoktu. Gelsin imar barışları, imar afları… Yeter ki oyunu düzeni kurana ver. Verdiler de. Yıkımla ilkler çöktü üzerimize. Kışladan çıkışı yasaklanan asker yardıma koşamadı. Aş verilmedi. Çadır kurulmadı. İş makineleri gelmedi, gelenler parayla, kiraylaydı. Yalan uzgör yardım kampanyaları gösterime girerken, gerçek yardım parasının üzerine çöküldü. Hesaplara el kondu. Deprem vergisinin nereye gittiği anlaşılamadı. Hatay afet bölgesi ilan edilmedi, bilerek. Ve unutuldu mu bunlar?
Kaç yıl geçti yarana merhem yok Hatayım. Dededen nineden toruna halk konteyner kentte mi yaşayacak? İki yüz elli bin insan. Kötülük bu kadar mı? Köyüne yol yapılmayan insanımızın arazisine, zeytinliğine el konuyor. Konteynerlerden çıkarılmakla tehdit ediliyorlar. Nüfus belgeleri neredeyse yok…
Ama umutsuzluğa geçit yok Hatay. Sanatla, yazınla ayağa kalkacağız. Hatayımda bu gizilgüç her zaman var.

YORUMLAR