Hatay’ın Samandağ ilçesindeki Batıayaz Ermeni Kilisesi, yarım kalan inşaatı ve ihtişamlı mimarisiyle dikkat çekiyor. Bölge halkı, bu tarihi yapının restore edilerek turizme kazandırılmasını talep ediyor.
Ermeni kilisesinin tarihsel yolculuğu
Hatay’ın Samandağ ilçesine bağlı Batıayaz Mahallesi’nde, Musa Dağı eteklerinde konumlanan Ermeni Kilisesi, yüz yılı aşkın süredir tarihe sessiz bir tanıklık yapıyor. 1918 yılında yapımına başlanan bu tarihi yapı, çeşitli nedenlerle iki kez yarım bırakıldı ve tamamlanamadı. Bugün, görkemli taş işçiliği ve özgün mimarisiyle ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor.
Kilisenin tamamlanamayan inşası, bölgede yaşanan siyasi ve sosyal değişimlerin de bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Bu nedenle yapı, sadece bir ibadethane değil; aynı zamanda bölgenin çok katmanlı tarihinin önemli bir parçası.
Vatandaşlardan restorasyon çağrısı
Bölge halkı, Batıayaz Ermeni Kilisesi’nin restorasyonu için yetkililere çağrıda bulunuyor. Hatay İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne seslenen vatandaşlar, bu tarihi eserin turizm potansiyelinin yüksek olduğunu ve kente ekonomik katkı sağlayabileceğini belirtiyor.
Halkın görüşüne göre, kilise turizme açıldığında Samandağ yalnızca yerli değil, yabancı turistlerin de uğrak noktalarından biri olacak. “Bu haliyle bile ilgi çekiyor, bir de restore edilirse bölgeye bambaşka bir canlılık katılır,” diyen mahalle sakinleri, yetkililerden acil adım atılmasını talep ediyor.
Mimari detaylarıyla büyülüyor
Tamamlanmamış olmasına rağmen Ermeni Kilisesi, hem iç hem de dış mimarisiyle görenleri hayran bırakıyor. Göğe yükselen sütunlar, taş işçiliğindeki incelik ve geniş mekân tasarımı, yapının dönemin mimari anlayışının en özel örneklerinden biri olduğunu kanıtlıyor.
Bölgeye gelen fotoğraf tutkunları ve tarih meraklıları, kilisenin büyüleyici atmosferinde zaman geçiriyor. Özellikle yeni evli çiftlerin fotoğraf çekimleri için sıkça tercih ettiği mekân, adeta doğal bir stüdyo görevi görüyor.
Turizm için büyük bir potansiyel
Musa Dağı eteklerine kurulan kilise, her yıl çok sayıda ziyaretçiyi ağırlıyor. Yerli ve yabancı turistler, zorlu merdivenli yolu tırmanarak bu tarihi yapıya ulaşıyor. Ancak bakım eksiklikleri ve restorasyonun gecikmesi, hem güvenlik hem de tarihi doku açısından risk oluşturuyor.
Uzmanlara göre, yapılacak kapsamlı bir restorasyonla birlikte Batıayaz Ermeni Kilisesi, Hatay turizmi için yeni bir cazibe merkezi hâline gelebilir. Bölgenin kültürel mirasının korunması ve dünya çapında tanıtılması, hem yerel halk hem de Türkiye’nin turizm sektörü açısından büyük kazanımlar sağlayacaktır.
Unutulmaya yüz tutmuş bir miras
Batıayaz’da yalnızca birkaç Ermeni yapısı günümüze ulaşabilmiş durumda. Kilisenin bakımsızlığı ise hem Ermeni kökenli vatandaşları hem de bölgedeki Müslüman halkı derinden üzüyor. Çünkü bu yapı, bir dinî mekândan çok daha fazlası; geçmişteki ortak yaşam kültürünün de bir sembolü.
Bölge halkı, bu kültürel mirasın koruma altına alınmasını ve turizme kazandırılmasını, gelecek nesiller için tarihi bir sorumluluk olarak görüyor.