Türkiye İstatistik Kurumu, 2025 yılı ikinci çeyrek ekonomik büyüme verilerini açıkladı. Yüzde 4,8’lik büyüme oranı beklentilerin üzerinde gerçekleşirken, kişi başına düşen milli gelirdeki düşüş dikkat çekti. Uzmanlar, büyüme temposu ile gelir dağılımındaki çelişkiye vurgu yaptı.
İkinci çeyrekte büyüme beklentileri aştı
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2025 yılı ikinci çeyrek gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) sonuçlarını duyurdu. Verilere göre Türkiye ekonomisi, 2025’in ikinci çeyreğinde yıllık bazda yüzde 4,8 büyüme gösterdi. Bu oran, ekonomistlerin ortalama yüzde 3,87 düzeyindeki tahminlerini geride bıraktı. Çeyrek bazında büyüme ise yüzde 1,6 olarak kayıtlara geçti.
Uzmanlar, beklentilerin üzerinde gelen büyüme oranının iç talep ve sanayi üretimindeki artıştan kaynaklandığını, ancak tüketici gelirlerindeki zayıflamanın ekonomide kırılgan bir tablo oluşturduğunu belirtiyor.
Geçmiş yıllarla karşılaştırma
2024’ün ikinci çeyreğinde yüzde 2,4 büyüme kaydeden Türkiye ekonomisi, 2025’in ilk çeyreğinde ise yüzde 2 oranında genişlemişti. Yıllık bazda büyüme eğrisindeki bu ivmelenme, ikinci çeyrekteki güçlü performansı öne çıkarırken, uzmanlara göre yılın ikinci yarısında küresel ekonomik koşulların etkisi belirleyici olacak.
Sektörel dağılım ve milli gelir tablosu
2024 yılında cari fiyatlarla GSYH 44 trilyon 587 milyar 225 milyon TL seviyesine ulaştı. Bu dönemde en yüksek payı yüzde 16,8 ile imalat sanayi aldı. Onu toptan ve perakende ticaret ile ulaştırma ve depolama sektörleri takip etti.
2025 yılı itibarıyla kişi başına düşen milli gelir, cari fiyatlarla 503 bin 76 TL, dolar bazında ise 15 bin 325 dolar oldu. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde 15 bin 473 dolar olan bu rakam, 148 dolarlık bir düşüş anlamına geliyor. Uzmanlar, döviz kurlarındaki dalgalanma ve gelir artışının enflasyon karşısında yetersiz kalmasının bu gerilemeyi tetiklediğini vurguluyor.
En çok büyüyen ve daralan sektörler
2024 verileri, en güçlü büyümenin inşaat sektöründe yüzde 9,9 ile gerçekleştiğini ortaya koydu. Su temini, atık yönetimi ve toptan-perakende ticaret ise büyümesini sürdüren diğer alanlar arasında yer aldı.
Buna karşın, hanehalklarının işveren olarak faaliyetleri yüzde 0,8 daraldı. Ayrıca, imalat sanayi ve ulaştırma-depolama sektörlerinde de sınırlı küçülme gözlendi. Bu tablo, bazı sektörlerde yapısal sorunların devam ettiğini gösteriyor.
Harcama kalemlerinde dikkat çeken tablo
Yerleşik hanehalkı tüketim harcamaları, 2024’te bir önceki yıla göre yüzde 4,3 artış kaydetti. Harcama kalemlerinde ilk sırayı gıda ve alkolsüz içecekler alırken, onu ulaştırma ve konut, su, elektrik, gaz giderleri izledi.
Öte yandan, devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 0,8 azaldı. Gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde 2,7 artışla yüzde 31,3 seviyesine yükseldi.
Dış ticarette ihracat-ithalat dengesi
Mal ve hizmet ihracatı 2024’te yüzde 0,1 artış gösterirken, ithalat yüzde 4,4 geriledi. Böylece GSYH bileşenlerinde ihracatın payı yüzde 27,6, ithalatın payı ise yüzde 27,0 olarak açıklandı. Ekonomistler, dış ticaretteki bu tabloyu küresel talep ve kur politikalarındaki değişimlere bağlıyor.
Gelir yöntemiyle hesaplanan GSYH verilerine göre, işgücü ödemeleri bir önceki yıla göre yüzde 89,2 oranında artış gösterdi. Bu artış, işgücüne yapılan ödemelerin toplam katma değer içindeki payını yüzde 37,0’ye yükseltti. Buna karşılık net işletme artığı yüzde 47,0’dan 43,1’e gerileyerek işletmelerin kârlılığında baskının arttığını ortaya koydu.

