Hakem kurulunun düşük zam kararına karşı kamu çalışanlarının tepkisi çığ gibi büyüyor. KESK ve Birleşik Kamu-İş, “Yandaş sendikalardan ayrılın, bize katılın” çağrısıyla yeni bir örgütlenme hamlesi başlattı. 1 Eylül için planlanan “İstifa Günü” kampanyası sosyal medyada büyük destek görüyor.
Hakem kurulunun kararı tepkiyi büyüttü
Hakem kurulunun 8. dönem toplu sözleşme için açıkladığı düşük zam oranları, kamu çalışanlarının sabrını taşırdı. Kurulun 2026 için yüzde 11+7, 2027 için ise yüzde 5+4 artış açıklaması, taleplerini duyurmaya çalışan yüzbinlerce memuru hayal kırıklığına uğrattı. Bu karar sonrası Memur-Sen ve Kamu-Sen’in etkisiz tepkileri, sendikalara yönelik eleştirileri artırdı.
Sosyal medyada “1 Eylül istifa günü” etiketi altında binlerce paylaşım yapılırken, “Özgürlüğümüze kavuşuyoruz, istifa ediyoruz” sloganı kısa sürede kamu emekçileri arasında yaygınlaştı. Tepkiler giderek büyürken, muhalif sendikalar da örgütlenme çağrılarını daha gür bir sesle dile getiriyor.
KESK ve Birleşik Kamu-İş sahaya indi
KESK ve Birleşik Kamu-İş, süreci bir örgütlenme fırsatına dönüştürmek için harekete geçti. Her iki konfederasyon da “Yandaş sendikalardan çekilin, bize katılın” diyerek meydan okuyor.
Birleşik Kamu-İş’e bağlı Tarım Orman-İş Başkanı Yusuf Kurt, istifaların artış gösterdiğini belirterek dikkat çeken açıklamalarda bulundu:
“Kurum amirleri aracılığıyla baskılar ve tehditler sürüyor. Ama artık ne sürgün ne mobbing çalışanları yıldırıyor. Tazminat oranlarını artırdık diye övünenlerin vaat ettiği rakamlar, bir simidin fiyatına bile denk gelmiyor. Eşit haklar ve adil ücret için herkesi mücadeleye davet ediyoruz.”
“Hak alınır, verilmez”
Ulaşım-İş Başkanı Yusuf Yalçın, sendikal mücadelede şeffaflık ve üyeye sadakatin önemine vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı:
“Bizde ne masada satılan haklar, ne de koltuk uğruna verilen tavizler vardır. Hak verilmez, alınır. Hep birlikte, yan yana mücadele ederek kazanacağız.”
Sağlık emekçilerinden sert tepki
KESK’e bağlı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eş Başkanı Nazan Karacabey, sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının ağır koşullar altında çalıştığını belirtti. Karacabey, “Ücret, liyakat, mobbing, kreş, ulaşım ve afet bölgelerindeki zor koşullar… Sistemin tüm yükünü biz çekiyoruz. Yandaş sendikalardan ayrılarak fiili ve meşru mücadeleyi SES çatısı altında büyütelim,” diyerek çağrıda bulundu.
“Sahte sendikalardan kurtulmazsak kazanımlarımız gaspedilecek”
Büro Emekçileri Sendikası Örgütlenme Sekreteri Mustafa Güven, sendika yasasının değiştirilmesine engel olan yapıların kamu çalışanlarının önünü tıkadığını belirtti:
“Devlet güdümlü sendikacılığı savunan bu yapıların pazarlama şirketine dönüştüğünü görüyoruz. Eğer bu sahte yapılardan kurtulmazsak, kazanımlarımız bir bir elimizden alınmaya devam edecek.”
Yerel yönetim emekçilerinden “sefalet” uyarısı
Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası Genel Başkanı Erdal Bozkurt, yapılan toplu sözleşmelerin işçiler için bir iyileştirme getirmediğini ifade etti:
“3600 ek gösterge yine havada kaldı. Yerel yönetimlerde imzalanan sözleşmeler, 7. dönem sözleşmesiyle bire bir aynı. Muhalif belediyelere uygulanan mali baskılar, doğrudan çalışanlara yükleniyor. Çalışanların haklarını görmezden gelen bu anlayışla 2026 ve 2027 yılları sefaletin daha da derinleşeceği yıllar olacak.”
Sosyal medyada başlayan “1 Eylül istifa günü” kampanyası, kamu emekçileri arasında hızla yayıldı. Tepkisini ortaya koymak isteyen çalışanlar, bu tarihte toplu istifa eylemleri yapmaya hazırlanıyor. Bu hareket, yandaş sendikaların üye kayıplarını hızlandırırken, muhalif sendikaların sahadaki etkinliğini artırıyor.