Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Samandağ’da kırmızıya boyanan ayakkabılar ne anlatıyor?

Rihen Kültür Sanat ve Dayanışma Topluluğu, Samandağ’da düzenlediği etkileyici farkındalık

Rihen Kültür Sanat ve Dayanışma Topluluğu, Samandağ’da düzenlediği etkileyici farkındalık etkinliğiyle kadına yönelik şiddete dikkat çekti. Kırmızıya boyanan ayakkabılar ve sembolik ritüellerle kadınların susturulan seslerini görünür kılan topluluk, sanatın gücünü toplumsal bir çağrıya dönüştürdü.

Kadına Şiddete Karşı Kırmızı Çığlık

Rihen Kültür Sanat ve Dayanışma Topluluğu, Samandağ Hz. Hızır Parkı’nda düzenlediği anlamlı etkinlikle erkekler tarafından öldürülen kadınları anmak ve kadına yönelik şiddet gerçeğini yeniden gündeme taşımak amacıyla bir araya geldi. Topluluk üyeleri, kırmızıya boyadıkları kadın ayakkabılarını parkın zeminine yerleştirerek her birinin yarım kalan bir yaşamı temsil ettiğini vurguladı. Bu sembolik yerleştirme, izleyenlerde derin bir etki uyandırdı.

Etkinlik boyunca Rihen’in simgesi olan yeşil yapraklar, buhur kokusu ve maniler eşliğinde oluşturulan atmosfer, sanat ve dayanışmanın birleştiği güçlü bir ritüele dönüştü. Topluluk, bölgedeki sosyal medya çalışmaları ve kültürel üretimleriyle kadın dayanışmasının görünürlüğünü artırmayı sürdürdü.

Kadınların Sesi Susmayacak

Rihen Kültür Sanat ve Dayanışma Topluluğu Başkanı Duygu Esmer, etkinlik alanında yaptığı konuşmada sanatın hem bir direniş hem de bir hatırlatma gücü taşıdığını ifade etti. Esmer, kırmızı ayakkabıların aslında yok edilen hayatlara tutulmuş bir ayna olduğunu belirterek şu sözleri dile getirdi:

“Her ayakkabı bir hikâye, bir yaşam, bir nefes… Biz burada yalnızca bir anma gerçekleştirmiyoruz, aynı zamanda kadınların sesi asla susmasın diye üretiyor, söylüyor ve mücadele ediyoruz.”

Topluluğun sanat aracılığıyla sürdürdüğü mücadele, konserlerden sosyal medya paylaşımlarına kadar geniş bir alana yayılıyor.

Rihen’in Mesajı Sosyal Medyada Yankı Buldu

Etkinlik sonrasında topluluk tarafından paylaşılan duygusal mesaj büyük ilgi gördü. Rihen, kırmızı ayakkabıların artık yürüyemeyen, dans edemeyen, umut edemeyen kadınların sembolü olduğunu vurguladı. Paylaşımda şu ifadeler dikkat çekti:

“Bu kırmızı ayakkabılar, şiddetin gölgelediği hayatların sessiz çığlıklarıdır. Biz bu çığlığı sanatın diliyle duyuruyoruz. Her ayakkabı bir çağrıdır: Yaşamı savunmaya, dayanışmayı büyütmeye, sevgiyi yeniden öğrenmeye.”

Topluluğun bu etkileyici söylemi, bölgede geniş bir kamuoyu yaratarak farkındalığın büyümesine katkı sundu.

Sanatseverlerden Gelen Gelenekselleştirme Çağrısı

Etkinliğe katılan sanatseverler ve duyarlı kadınlar, kırmızı ayakkabılarla oluşturulan bu ritüelin her yıl daha geniş katılımla sürdürülmesi gerektiğini dile getirdi. Katılımcılar, bu buluşmanın yalnızca kaybedilen kadınların anısına değil, yaşam hakkı için mücadele eden tüm kadınlara adandığını belirterek dayanışmanın her yıl güçlenmesi gerektiğini vurguladı.

Samandağ’da yükselen bu kırmızı çığlık, kadınların hak mücadelesinin sanatla birleşen sesi olarak hafızalara kazındı.