Peki, Gördüklerimiz mi?
Habib-i Neccar Dağı eteklerinde, İzmir Caddesi üzerinde yer alan Habib-i Neccar Sosyal Tesisleri, hem manzarası hem de o manzarasına ekli seyir dürbünü ile gelen misafirlerine adeta ayrıcalıklı bir Antakya keyfi sunuyor.
Habib-i Neccar Dağı eteklerindeki Hatay Büyükşehir Belediyesi’ne ait sosyal tesisleri, şehrin araç ve insan trafiğinden kaçmak isteyenler için adeta bir mola noktası olmaya devam ediyor. Burada içilen kahvenin manzaraya eklediği sohbetlerin keyfi, biraz da bu yüzden buradaki kalabalıkları hep canlı tutuyor.
Buraya gelenleri karşılayan bir şey daha var! Seyir dürbünü… Dürbün, gerek yerli gerekse de yabancı misafirlerin ilgisini çekerken, Antakya’yı daha yakından görmek isteyenlere de uzak olan yerleri yakından görme fırsatını sunuyor. Seyir Dürbünü ‘nün başına geçenler, verilen hizmetten dolayı duydukları memnuniyeti paylaşıyor. Çünkü şehri uzaktan izleyenler için önemli bir fırsat olan dürbün, kilometrelerce ötedeki alanları hemen yanı başınızdaymışçasına yakınlaştırıyor, bu da meraklıların dürbüne olan ilgisini arttırıyor.
-BATI VE DOĞU-
Dürbünün başına geçen bir vatandaşın anlattığı mı? Antakya’nın değişimine dair!
“Baktığınızda, size keyif veren bir manzara var. Tüm şehir, ayaklarınızın altında. Ama gördüğünüz şey sadece güzel olanlar değil! Mesela batı Antakya! Orada ne var biliyor musunuz? Hepsi yüksek bloklar, apartmanlar, modern denilen şehirleşmenin kalabalığında kaybolan bizler! Başka bir şey yok. Çünkü ben de o kısımda yaşıyorum. Buradan bakınca ne kadar da kötü gelişen bir şehiriz, bunu daha iyi anlıyoruz. Aslında buradan bakarken keyif alalım diye koymuşlar bu dürbünü ama, gördüğümüz şey bize keyif veren değil, sıkan şeyler, sıkan gerçekler! Bir de bu taraf var… Doğu tarafı… Tek katlı, en fazla iki katlı binalar! Kiremit çatılar! Az bir kalabalık, az bir trafik, ama orası da terk edilmiş gibi! Olacak ne mi? Buradan gördüğüm kadarıyla ama… Batı, sanki doğuyu yakında yutacak gibi! Bu çok da uzun sürmez… Ama olunca da, yazık olacak, bunu biliyorum.” -Tamer Yazar-