Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Mehmet Karasu

Ali Yüce Aydınlığı

Çağdaş Türk şiirinin en önemli adlarından biri olan Ali Yüce, 1928 yılında Yayladağı’nın Hisarcık köyünde doğdu. Doğar doğmaz başlamış kavgası. 18 yaşına kadar köyde çobanlık, ırgatlık yapmış. Kendi ağzından da dinlemiştim:

“Oğlak çobanı iken henüz ot yemeyi bile beceremeyen bir oğlak, ağanın ekinine girmişti. Hemen koşup çıkarmıştım. Ama kaşla göz arasında ağa, at üstünde yetişip beni kırbaçlamıştı.

Yetmiş yaşıma geldim; çektiğim bütün çileleri, sıkıntıları, acıları unuttum ama o derebeyi kalıntısının kırbacını unutmadım. Kırbacın kabarttığı boynum hep ağrıyor. Ölünceye dek ağrıyacak.”

Ali Yüce’nin “O benim künyemdir.” dediği Şeytanistan adlı bir romanı vardır. Çocukluk ve Düziçi Eğitim Enstitüsü yıllarını anlattığı bu romanı herkesin ibretle okuması gerekir. Romanın başında bir şeytanlarla savaş sahnesi vardır ki, trajikomiğin doruklarında çizilmiştir. Yoksul halk, sofrasından aç kalkışı, lokmasına şeytanların ortak oluşuna yorar.

“Ali Yüce sanat yaşamı boyunca Anadolu insanının acılarını, sevinçlerini, umut ve özlemlerini, sömürülüşünü, ezilmişliğini, özgürlük ve mutluluğa susamışlığını çağdaş bir aydına yakışır biçimde dile getirmiştir. Onun şiirinde çalışmak, emek ve emekçi, emeğini alın teriyle kazanan, üreten yaratan halk en yüksek yerde oturur.

Ali Yüce, toplumsal gerçekleri yansıtırken keçe tadında kuru savsözlerin (sloganların) tuzağına düşmemiştir. Halktan, toplumdan aldığını gene halka vermiştir. Ama gerçekleri şiir mahzeninde mayalandırdıktan, sözcüklere “bayramlık giysiler giydirdikten” sonra. (Adnan Binyazar, Damar, 1997)

Ali Yüce gibi değerler kolay yetişmiyor. Bu bakımdan bu aydınlık çınarları sahiplenmek gerek. Ali Yüce’nin bir sözü vardır: “Her kitabım yayımlandığında yeniden doğarım ben.” Bu amaçla biz, dernek olarak değerli büyüğümüzün en son dosyasını (SAKSI ÇİÇEKLERİ) yayımlamıştık

Yahya Kanbolat’la başlattığımız “Aydınlarımızı Anma Toplantıları” Ali Yüce ile devam etmişti. Toplantı öncesi “Hatay harmanından Ali Yüce” adlı özgün yapıtı hazırlamıştık. Toplantılarımız devam edecek.

Bir kenti sevmenin bir ölçütü de, o kentin yetiştirdiği değerlere sahip çıkmaktır.

Biz değerlerimizi sahiplenmeye devam edeceğiz.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER