Çocuklarda böbrek taşında RIRC Yöntemi Hatay’da ilk kez Defne Hastanesi’nde yapıldı.
Antakya’daki yataklı tedavi kurumlarından Defne Hastanesi’nde, çocuklardaki böbrek taşı sorununda RIRC adıyla bilinen özel bir operasyon uygulaması gerçekleştirildi. Bu konuda alınan bilgiye göre, Doç. Dr. Mehmet Murat Rifaioğlu tarafından, 14 yaşındaki bir çocuğun sağ böbreğini tıkamış 2 cm’lik taşın tedavisinde, Hatay’da ilk defa olarak Retrograd İntrarenal Cerrahi (RIRC) yöntemi kullanıldı. Doç. Dr. Rifaioğlu operasyonla ilgili bilgi verirken, çocuk taşlarının genelde üst idrar yolları yerleşimli olduğunu ve böbrekteki taşların tedavisinde Retrograd İntrarenal Cerrahi (RIRC) yönteminin Hatay ilimizde ilk ve tek uygulanan merkezin de Özel Defne Hastanesi olduğunu belirtti.
Doç. Dr. Rifaioğlu, başlangıçta çocuk hasta grubunda erişkin aletlerinin kullanımına bağlı çekinceler olduğunu ve cihaz çaplarında küçülme ile beraber RIRC tekniğinin, vücut dışından ses dalgalarıyla, taş kırmaya (SWL) dirençli taşı olan ya da taşlarını düşüremeyen çocuklarda uygulandığını ifade etti.
Doç Dr. Rifaioğlu, operasyon yöntemini şöyle anlattı:
“RIRC işlemi esnasında kıvrılabilen, çok ince, 8-10 fr yani 3-3,5 mm çapta teleskop vasıtasıyla, vücuda hiçbir delik açmadan, idrar kanalından üreter ve böbrek içine ve böbrekte kaliks adı verilen odacıklara dahi girilebilmekte ve bu bölgelerdeki taşlar lazer yardımı ile eritilmekte ya da kırılmış 4-5 mm çapındaki taşlar özel taş tutucu aletler ile vücut dışına alınması sağlanmaktadır. Yeni nesil fleksibl üreteroskopların ve holmium lazer gibi etkin ve güvenli taş kırıcıların geliştirilmesi ile RIRC, taş tedavisinde önemli bir alternatif haline gelmiştir. Günümüzde 3 cm’e kadar olan taşlarda açık cerrahiye, perkütan nefrolitotomiye (PCNL) gereksinim duyulmadan da RIRC ile özellikle böbrek taşları başarılı bir şekilde tedavi edilmektedir.”
Böbrek taşı hastalığının dünyada %10 iken ülkemizde bu sıklığın %15’e ve bölgemizde %30’a çıktığını belirten Doç. Dr. Mehmet Murat Rifaioğlu, idrar yolları taş hastalığına bir yetişkinin hayatı boyunca yakalanma ihtimalinin on kişide bir iken çocuklarda bu ihtimalin yüzde bir kadar azaldığını, çocuklarda idrar yollarının taş hastalığının çok sık görülmemesine rağmen günümüzde bu sıklığın arttığına dikkat çekti.
Doç. Dr. Rifaioğlu, çocukluktaki taş nedenleri arasında en sık metabolik nedenler olmakla beraber, idrar yollarının enfeksiyonlarında, anatomik bozukluklar ve çevresel faktörler yer aldığını belirtti. Rifaioğlu, çocuklardaki taş hastalığının en belirgin özelliğinin ise bu durumun %55 oranında tekrarlayabilmesi olacağı düşünüldüğünde, yapılacak müdahalelerin daha akılcı davranmayı, çocuğa ve böbreğe daha az hasar verip, en etkili tedavinin tercih edilmesi gerektiğini vurguladı. -Gökay Gökdemir-