Engellilerin kent içindeki ‘ulaşılabilir’ hallerine çözümler eklenmeye devam edilse de, ciddi zorlukların hala sürdüğünü dile getiren birçok engelli birey, Antakya kent merkezinde onları en fazla zorlayan kısmın ‘tuvaletler’ olduğunu söylüyor. İşaret edilen nokta ise kentin en can alıcı noktasında yer alan Ulu Cami içindeki alan ve bu konuda konuşması gereken kurum da İl Müftülüğü!
Engelli bireylerin Antakya kent merkezinde yaşadığı sorunları listelemek değil, bugüne dair haberin konusu! Ama var olan listede en fazla dile getirilen bir soruna çözüm bulunması! Peki, sorun mu? Tuvaletler! Konuya ilişkin yaşanan sıkıntıyı birçok kez dile getiren isimlerden biri, Hatay Engelsiz Yaşamı Sevenler Derneği Başkanı Mustafa Canbulat. Söylenenler ise dün de bugün de değişmiyor…
“Biliyorsunuz, burada zamanında bir restorasyon çalışması oldu ve bizler, oradaki çalışmaların başladığı dönemde ‘ne beklediğimizi’ açıkça yetkililere dile getirmiştik. Çünkü buradaki tuvaletler de engelli bireylerin kullanımına ne yazık ki açık tuvaletler değil. Tadilat döneminde şunu demiştim aslında… ‘Sayın Müftüm, burası nasılsa yapılıyor. Burası için bir ödenek çıkmışken tuvaletleri de elden geçirseniz!’ Ama bize cevap olarak, böylesi bir çalışmanın o dönemki projenin içinde olmadığı söylendi.
Tamam, engelliler için Cami’ye giriş için rampalar kondu ve isteyen istediği gibi Cami’ye de girebiliyor ama… Lavaboları kullanamıyoruz! Bunu sadece günlük ihtiyaç olarak düşünmeyin, ama ibadet etmek isteyen bir engellinin de lavabo ihtiyacı var. Yok mu? Ve bizce bu ciddi bir sorun. Sizce? Müftülüğümüzden talebimiz, o nedenle dün de bugün de aynı!”
-ONLAR KONUŞSUN!-
Antakya’da yaşanan sorun yerel bir başlıkta sıkışamayacak kadar büyük bir sorun, ki aynı konuda yazan, Engelsiz Kadın Haber Ağı’ndan Ayşe Sarı’ya verelim mi sözü?
“Engelli tuvaleti dediğimizde ilk akla gelen, bedensel engelliler. Tuvalet kapısının genişliği, aynanın eğimi, lavabo ve klozetin yüksekliği; bedensel engelliler için uygun hale getirilirken, acaba diğer engel gruplarının farklı ihtiyaçları da göz önünde bulunduruluyor mu? Tuvalet lambası açma düğmesinin yüksekliği, tekerlekli sandalyedekilere göre belirlenirken, lambanın, az görenler tarafından daha görünür olması için önlem alınıyor mu? Peki, görme engelliler ne gibi sorunlar yaşıyor? Özel bir düzenlemeye ihtiyaçları var mı? Engelli yakını ya da arkadaşı olanlar neler yaşıyor? Kendilerince buldukları çözümler neler? Kadın ve erkek tuvaleti ayrımı olmamasını engelliler nasıl değerlendiriyor?”
Soruları, bu kenti yöneten idarecilerimiz için biz de tekrar edelim ve sözü de bahse konu sorunu birebir yaşayanlara verelim bu defa. Onlar anlatsın yaşadıklarını, karşılaştıkları engelleri, çözümsüz kaldıkları noktaları…
–
U. (erkek): Tuvaletlerin erkek ve kadın olarak ayrılmaması, engellinin cinsiyetini yok sayan bir uygulama. Her alanda dışlanmaya feryat figan edenler, bireysel mahremiyet söz konusu olduğunda sus pus oluyor.
S. (erkek): Tuvaletlerde kadın-erkek ayrımı yok. Engellinin cinsiyeti yok değil, var. Bazılarının kafalarında engelli tek cins!
H. (kadın): Ben, kadınlar tuvaletine delikanlı oğlumu izin isteye, özür dileye dileye götürüyorum. Keşke insanlar bunu doğal karşılasa yurt dışında olduğu gibi.
Z. (kadın): Ben, görme engelli olarak tuvalete girmeden önce mutlaka birini bulup betimleme yaptırmak zorunda kalıyorum.
M. (kadın): Engelli tuvaletini önüne gelen kullandığı için, bir de enfeksiyon hastalıkları ile uğraşıyoruz.
D. (kadın): Bazı devlet ya da üniversite hastanelerinde engelli tuvaleti kilitli oluyor. Önce görevliyi bulacaksın, işin bitince tekrar görevliyi bulup anahtarı teslim edeceksin. Görevliyi bulmak için dakikalarca görevli aramak zorundayız.
Ç. (kadın): Engelli tuvaletlerinin tek olması benim de canımı sıkan bir durum. Ben de kadın-erkek ayrı olması gerektiğini düşünüyorum. Engelli tuvaletlerinin kilitli durması da çok saçma. Diğer tuvaleti de kullanabiliyorum ama, klozetler çok aşağıda, oturduktan sonra tutunarak kalkmak zorundayım. Tutamaç olmayınca kapı kolu arıyorum, bazen o da olmuyor.
S. (erkek): Bir radyo programında, siyasetçi, tekerlekli sandalye dağıttıklarını söyleyip, “Sandalye veriyoruz, engelliler hala dışarı çıkmıyorlar” dediğinde telefonla programa katılıp, “Tekerlekli sandalye veriyorsunuz, ama ne yol yapıyorsunuz ne de uygun tuvalet. Engellilerin dışarda tuvaleti gelince ne yapsın?” diye sormak istedim. “Engellinin o kadar sorunu varken tuvaletin sırası mı şimdi?” deyip beni canlı yayına almadılar.
P. (kadın): Oğlum 40 yaşında. Tuvalet ihtiyacını gidermek için kadınlar tuvaletini kullanıyorum. Neredeyse tekme tokat dışarı atılıyorum. Ama ben erkek tuvaletini kullanamam. Erkekler pisuvar kullanıyor. Kadın tuvaleti daha uygun bana göre. Ve anahtar görevlide tabi; o görevliyi de bulabilirsek ihtiyacımızı gideriyoruz.
Z. (kadın): Eşim tepkilerden çekindiği için kadın tuvaletine benimle girip bana yardımcı olamıyor. Kimse olmasa da, görevli, birlikte girmememiz için uyarıyor bizi. Bu durum çok üzücü.
N. (kadın): Tuvaletin girişi tekerlekli sandalyenin geçişi için uygun olmadığından, erkek kardeşimin yardımıyla birlikte kadın tuvaletine girdik. Tuvalet işimiz haliyle uzun sürdü. Erkek kardeşimi gören kadınlar, “siz orada ne yapıyorsunuz” diye üzerimize saldırdı. Kardeşim olduğunu ispatlamak zorunda kaldım.
Ş. (kadın): Engelli tuvaleti aslında görme engelliler için uygun değil. Bizler, genel tuvaletleri daha rahat kullanıyoruz. Yardım edecek kişi erkek olsun, kadın olsun, sorun engellilik olunca önemli bir konu olmamalı aslında. Burada durum başka! Bizi cinsiyetsiz görüyorlar ve her engel grubundan kadın ve erkeklerin aynı tuvaleti kullanmasını bekliyorlar.
M. (kadın): Oğlumu özel eğitim kurumunda kadın tuvaletine götürürdüm. Bir gün kız öğrenci anneleri, “oğlunu artık erkek tuvaletine götür” dediler. Bir kadın olarak erkek tuvaletine nasıl götüreceğimi sorduğumda, cevap alamadım. Hepimiz engelli çocukların annesiydik! Benim çocuğum erkek diye dışlandığımı gördüm.
S. (erkek): Kızımı tuvalete götürmek istediğimde, görevli, “kadın tuvaletine” girebileceğimi söyledi. Biz içerideyken, kapıya gelen kadınlara durumu anlatacağını söyledi. Tuvaletten çıktığımda, sırada bekleyen kadınların hiç birinin yüzünde kızgın ifade yoktu. Görevli neler söyledi merak ettim ve insanların hoşgörülü olduğunu görmek harika bir şey.
M. (kadın): Tuvaletin içinde klozet nerde, lavabo nerde, göremiyorum. Haliyle kirli olan her yeri ellemek zorunda kalıyorum. Tuvalet girişinde, tuvaletin içini tarif eden kabartma harita olabilir.
-ÇÖZÜM VAR MI?-
Konu salt Ulu Cami içindeki tuvaletlerin ‘neden engelliler için uygun olmadığı’ ya da yapılması gerekenlerin bahse konu restorasyon projesi çerçevesinde yapılabilecekken ‘neden yapılmadığı’ başlığı değil! Sorun, mevcut problemlerin kurumsal sorumluluk içinde ‘ertelenmesi’ ya da uygun standarda bir türlü ulaştırılamaması. Peki, eldeki için konuşmak isteyen var mı? İl Müftülüğünden yerel idarecilere, ‘çözüm üretmek’ ya da ‘eldeki için’ savunma yapmak isteyen var mı? Yoksa ‘sen sağ ben selamet’, kaldığımız yerden devam mı?
-Tamer Yazar-