Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Adana’daki restorasyon

Antakya’ya ilham olsun! Adana’nın

Antakya’ya ilham olsun!

Adana’nın Kozan ilçesi Dilekkaya Mahallesi’nde bulunan antik kentteki; 22,5 metre genişliği, 10,5 metre yüksekliğiyle en büyük anıtsal şehir kapıları arasında yer alan ve Romalıların 3. yüzyılda Perslere karşı kazandığı zaferin anısına inşa ettirilen “Zafer Takı” restore ettiriliyor. Adana’dan Antakya’ya uzandığımızda karşımıza çıkan bir diğer Roma’lı mı? Üzerindeki beton yola rağmen, direniyor

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu yıl Ekim ayı itibariyle ülke genelindeki arkeolojik kazı çalışmaları için aktardığı toplam destek 30 milyon 533 bin 700 liraya ulaşırken, belirlenen alanlardaki çalışmalar aralıksız olarak devam ediyor. Bu çalışmalarda, mevcutların hayata döndürülmesi başlığında gerçekleştirilen restorasyonlar başı çekiyor. Bu çalışmalardan biri, UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’nde yer alan, Adana’nın Kozan ilçesindeki Anavarza Antik Kenti. Antik kent içinde yer alan ve “Zafer Takı” olarak bilinen anıtsal şehir kapısında hayata geçirilecek çalışmayla beraber, düşen blokların restore edilip tekrar kapı üzerine monte edilmesi planlanıyor.
Adana’daki eski bir Roma mimarisinin orijinal haline getirilmesi çalışmalarını Antakya’dan izleyenler mi? Üzerine yıllar önce beton bir yol inşa edilen ve ulaşımda kullanılan kendi ‘eski’ Roma’sını işaret ediyor!
-BETON ROMALI!-
Hatay’ın yanı başında, Adana’da hayata geçen restorasyona ve Bakanlığın 2018 itibariyle bu alandaki çalışmalara aktardığı rakamlara işaret eden bir turizmcinin ifadesi oldukça net:
“Bu konuda ne yapılır, bilmiyorum. Çünkü ‘Roma Su Kemeri’ diye gelen ziyaretçilerimizi götürdüğümüz yer, açıkçası bu kent adına utandırıcı bir görsele sahip. Bir kere bulunduğu yer bakımsız bir alan. Kendisi de öyle! Hep ifade edilse de, ben yine söyleyeceğim… Bence ciddi anlamda bir skandal, ama… Burası Türkiye, deyip geçiştiriyoruz! Eski Roma diye anlattığımız bir su kemeri, bugünün Antakya’sında, üzerine açık açık beton dökülerek bir yol halini almış! Bu, normal mi? Sanırım, kemer üzerinden geçen ağırlık bu ‘anormallik’ nedeniyle, açık bir şekilde yıpranmış durumda. Kemer’in tam altında durup da yukarıya baktığınızda, gözle görülür bir şekilde, kemeri oluşturan taş blokların arasının fazlasıyla açıldığını izliyorsunuz. Bu durum korkutucu! Çünkü yaşanan yıpranmanın payını netleştiriyor adeta. Bu konuda sorumlu kurumlara da, ‘bir şeyler yapın’ mesajı veriyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, her sene on milyonlarca lira ayırıyor aslında, bu tür yapıların restorasyonu ya da arkeolojik kazılar için. Eldekileri Ankara’ya doğru anlatan kimse yok mu, insan merak ediyor. Ankara’daki buradaki durumu bilir mi? Görür mü yaşananları? Farkına varır mı işin ciddiyetini, ki eğer doğru ve eksiksiz anlatmazsan?
En son gidişimizde, yanımızdaki bazı misafirleri, o beton yol kısmının altında çok fazla durmamaları için uyarmak zorunda kaldım. Çünkü gerçekten de kötü durumda ve inanın, özellikle sorulmasa, hiç kimseyi buraya getirmek bile istemiyorum.”
-HARBİYE’DEN-
Harbiye’nin Dermaşta kırsalından Antakya’nın içlerine kadar uzanan hatta oldukça yıpranmış bir şekilde günümüze kadar ayakta kalabilmiş Roma Su Kemeri konusunda bir ‘yürüyüş hattı’ belirlenmesi de istenirken, “Suriye’deki iç çatışmalar Hatay’ı etkilemiş olabilir. Ancak, bir gün oradaki silahlar tamamen susacak ve bir zamanlar olduğu gibi, insan trafiği ve turizm yeniden bu kent adına yoğunlaşacak. Ama o zaman geldiğinde de bizlerin hazır olması, sahip olduklarını da hazır etmesi gerekmiyor mu? Cevap, ‘gerekiyor’! O zaman herkes elini taşın altına koysun. Çünkü biriken taşlardan bu kent artık gözükmüyor” mesajı veriliyor.
-YENİ VALİ!-
‘Düzelir mi?’ ya da ‘Düzeltilir mi?” sorularını soranlar, Hatay’ın yeni Valisi Rahmi Doğan’a, bahse konu yerleri yerinde görmesi için davette bulunuyor ve kent turizminin ‘bacasız sanayisi’ durumundaki turizm sektörünün aslında ‘tıkalı bacalarla’ yoluna devam etmeye çalıştığının fark edilmesini de bir an önce talep ediyor. -Tamer Yazar-