CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, 6 Nisan’da yapılması planlanan olağanüstü kurultayın iptali için başvurulan davaya sert tepki gösterdi. Ağbaba, bu girişimin yalnızca CHP’ye değil, Türkiye’ye karşı bir ihanet olduğunu vurguladı ve tüm Türkiye’yi harekete geçmeye çağırdı.
CHP içindeki dava ve Veli Ağbaba’nın sert tepkisi
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, partisinin 6 Nisan’da yapılması planlanan olağanüstü kurultay kararının iptali için başvuruda bulunarak kayyum atanmasını talep eden eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve iki delegeye sert bir yanıt verdi. Ağbaba, “Kendi içimizdeki insanların olağanüstü kurultayı iptal etmeye yönelik dava açması, kayyum atatmaya zorlaması, sadece CHP’ye değil, Türkiye’ye ihanettir, alçaklıktır, hainliktir” diyerek, parti içi bölünmelerin ülkenin geleceği üzerinde olumsuz etkiler yaratacağına dikkat çekti.
Ağbaba, söz konusu dava açan kişileri meydan okuyarak, “Hodri meydan, gel. 6 Nisan’da olağanüstü kurultay var. Eğer gücün yetiyorsa, eğer Cumhuriyet Halk Partililerin yüzüne bakabileceksen gel” ifadelerini kullandı.
CHP’nin büyük zaferi ve parti içindeki tartışmalar
Veli Ağbaba, son dönemdeki siyasi gelişmeleri değerlendirdi. CHP’nin 47 yıl sonra birinci parti olmasının ve 23 yıl sonra AKP’yi yenmesinin, Türkiye’deki demokratik hareketin güçlendiğinin bir göstergesi olduğunu belirtti. Ancak, iç partideki bu tartışmaların zamanlamasının manidar olduğunu vurguladı. “AK Parti’nin CHP’ye yönelik her türlü saldırısına alıştık. Ancak, kendi içimizdeki insanların bu şekilde hareket etmesi çok daha tehlikeli ve yıkıcıdır” dedi.
İstanbul’daki gerilim ve parti içi mücadele
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ve diğer bazı belediye başkanlarının tutuklanmasının ardından İstanbul’daki siyasi atmosferin daha da gerildiğini ifade eden Ağbaba, “İstanbul yanıyor, bunlar partiyi ele geçirmeye çalışıyorlar. Bu, sadece CHP’ye değil, Türkiye’ye yapılmış bir ihanettir” şeklinde konuştu. Ağbaba, İstanbul’daki bu siyasi gerginliğin halk arasında büyük bir tepki topladığını ve bu durumun, partinin iç mücadelesine zarar verdiğini savundu.
Sokakta ve Meclis’te eylemler devam edecek
CHP’nin, emekliler ve yoksulluk gibi toplumsal meseleleri Meclis’e taşımaya devam edeceğini belirten Ağbaba, eylemlerinin sadece Meclis ile sınırlı kalmayacağını, sokaklarda da devam edeceğini açıkladı. “Türkiye maalesef emekliyi, yoksulluğu konuşmuyor artık ama biz bunları gündeme getireceğiz. Hem sokakta hem de Meclis’te bu mücadeleye devam edeceğiz” diye ekledi.
Gençlerin direnişi ve hükümetin tavrı
Ağbaba, üniversitelerdeki gençlik hareketlerine de değindi ve bu hareketleri selamladığını belirtti. İstanbul, Ankara ve İzmir’deki gençlerin cesur duruşlarının Türkiye’nin geleceği için umut verici olduğunu vurguladı. Ancak, gençlerin gösteri ve eylem haklarının engellenmesine karşı da sert tepki gösterdi. “Gösteri yapmak, miting yapmak, yürüyüş yapmak anayasal bir haktır. Bu hakkı kullanan insanlara biber gazıyla, copla ve TOMA’yla saldırmak, bir Vandalizm örneğidir” diyerek, hükümetin güvenlik güçlerini uyardı.
Gezi ve camilerle ilgili iddialara yanıt
Gezi sürecindeki bazı iddiaların tekrar gündeme gelmesi üzerine Ağbaba, “Hiçbir insan, siyasi görüşü ne olursa olsun camiye bira içmeye gitmez. Bu, Gezi sürecindeki büyük yalanlara benziyor” diyerek bu tür iddiaları kesin bir dille reddetti. Ayrıca, camilere yönelik saldırıların arkasında polislerin olduğu iddialarını da gündeme getirerek, “Hiçbir insan bu tür olaylara izin veremez, bu tür saldırıları kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.
Ekrem İmamoğlu’na yapılan operasyon
Ağbaba, Ekrem İmamoğlu’na yönelik operasyonun tamamen siyasal bir hareket olduğunu vurguladı. 19 Mart’ta gerçekleşen tutuklama işlemi ve sonrasında Türkiye’nin her köşesinden gelen tepkiler, halkın demokrasiye olan inancını gösterdi. “Bu bir hukuki değil, tamamen siyasi bir operasyondur. Ekrem İmamoğlu’nun hiçbir yolsuzlukla ilişkisi yoktur ve Sayıştay raporları da bunu doğrulamaktadır” diyerek, halkın İmamoğlu’na verdiği desteğin büyüklüğüne dikkat çekti.
Ağbaba, “Toplumun tüm kesimlerinden gelen bu büyük destek, Türkiye için bir umut kaynağıdır” diyerek, protestoların ve halkın gösterdiği direncin, demokrasiyi savunma noktasında önemli bir duruş sergilediğini söyledi.