Ajandalarında, Tarih ve Kültür var mı?
24 Haziran seçimlerinde sandık başına giden 925 bin seçmenin oyu ile netleşen Hatay’ın Ankara tablosunda 11 isim var! Peki; AK Parti’nin 5, CHP’nin 4, HDP’nin 1 ve MHP’nin 1Milletvekili çıkarmaya hak kazandığı Hatay adına, Ankara’da ‘tarih’ ve ‘kültür’ ne kadar gündeme geliyor? Siyaset gündemi içinde kaybolan Vekiller, yaşanan sıkıntıların ‘tarih’ ve ‘kültür’ başlıklarına ne kadar sahip çıkıyor?
Ak Parti’den Hacı Bayram Türkoğlu, Hüseyin Yayman, Abdülkadir Özel, Hüseyin Şanverdi ve Sabahat Özgürsoy Çelik… CHP’den Mehmet Güzelmansur, Suzan Şahin, Serkan Topal ve İsmet Tokdemir… HDP’den Barış Atay… MHP’den Lütfi Kaşıkçı! Sıraladığımız isimler, 24 Haziran seçimleri sonucunda Ankara’ya giden Hatay adına mevcut 11’i oluşturan isimler. Bugüne onlar adına eklediğimiz sorgu başlığı ise oldukça net!
-GÜNDEM!-
Siyaset trafiğinin tozu dumanı içinde Hatay’dan Ankara’ya ulaştırılması istenen ‘sorunlar’ şu ana dek ‘siyaset’ ve ‘ekonomi’ başlıklarının ötesine ne yazık ki çok fazla geçmedi, geçemedi. Ancak, binlerce yıllık bir tarihin emanetinde duran, Antakya’dan Defne ve Samandağ’a ciddi bir birikimle nadasa bırakılmış turizmini hayatta tutmaya çalışan bir il de söz konusu! Peki, vekiller, ayakta kalmak için fazlasıyla zorlanan turizmi ve temsilcilerini şu ana kadar TBMM kürsüsünde ne kadar dile getirdi? Mesela mı?
Defne ilçesinde, 500 takımlı bir tepenin zirvesinde yalnızları oynayan ve ciddi sorunlarla boğuşan 1500 yıllık Saint Simon Manastırı… Antakya kent merkezinde, Asi Nehri’nin kuruyan yatağında, ilki geçen sene ve ikincisi de henüz çıkan iki eski Roma mimari buluntusunun ‘resmi’ ve ‘kurumsal’ sahipsizliği… Bir yerel idarenin ‘inisiyatifine’ sıkıştırılmış ‘Gastronomi’ ve ‘EXPO’ kazanımları… Uğur Mumcu Alanı’nda çıkan ve görselleriyle de görenleri hayran bırakan mozaiklerin ‘apar topar’ ve ‘gizlilik’ içinde çıkarılması ve şu ana kadar kamuoyuna da buna dair ‘ilgili’ ve ‘yetkili’ hiçbir kurum tarafından tek bir açıklama bile yapılmaması… Dünyanın ilk ışıklandırılmış caddesi olan ve bir dönem gerçekleşen ‘jeoradar’ taraması ile umutlandıran Kurtuluş Caddesi’nin dünden bugüne taşınan yalnızlığı ve her geçen gün daha fazla betona teslim edilmesi… Bir yerel idare tarafından, tescilli Antakya evleri arasına dökülen zift ve hayata geçirilen asfalt bir yolun, ‘kadim kent’ diye adlandırılan bir coğrafyada yarattığı kötü imaj…
-SİYASET TRAFİĞİ-
TBMM Genel Kurulu’nda geçtiğimiz süre içinde ‘en başarılı’ vekiller sıralaması yaparken, mevcut Milletvekillerinin gündemi ve süreci ne kadar takip ettiklerini, ayrıca temsil ettikleri il adına yarattıkları sorgu alanlarının genişliğini tarttık.
Ancak gördük ki, 24 Haziran öncesinin TBMM grafiğine taşınan Hatay’ın ‘siyaset’ ve ‘ekonomi’ başlıklarının ötesinde çok büyük bir ağırlığı olmamış! Turizm ise, bu iki başlığın trafiğinde ‘park’ edecek yer bile bulamamış! Saint Pierre Kilisesi, Habib-i Neccar Cami ve Saint Simon Manastırı gibi, sahip olduğu ‘inanç turizmi’ kaynakları ile küresel turizm trafiğinden önemli derecede pay alabilecek kadar iddialı bir kent, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ‘en fazla ziyaret edilenler’ listesinde yer dahi bulamamış!
-ELEŞTİRİ NET!-
Eldeki tablonun sorunlarla dolu ‘turizm’ başlığına bakıldığında; Ak Parti’den Hacı Bayram Türkoğlu, Hüseyin Yayman, Abdülkadir Özel, Hüseyin Şanverdi ve Sabahat Özgürsoy Çelik… CHP’den Mehmet Güzelmansur, Suzan Şahin, Serkan Topal ve İsmet Tokdemir… HDP’den Barış Atay ile MHP’den Lütfi Kaşıkçı’dan beklenen ve istenen şey, TBMM kürsüsünde konuşulan Hatay’a ‘turizmi’ de eklemeleri, bu alanda yaşanan sorunları dile getirmeleri ve yerel anlamda çözülemeyen zorunlar için makro açılımı Ankara’da sağlama yoluna gitmeleri.
Bir turizmcinin eleştirisi de bu yönde:
“Geçtiğimiz dönem 10 Vekil Hatay adına Ankara’daydı. Açık ve net şunu söylemek gerek, Hüseyin Yayman’ın Bakan Yardımcılığı dışında Hatay’ın Bakanlık gündemine çok girmediğini gördük. Ne çözdük, diye sorayım sizlere? Sahi ne çözdük? Antakya Uzun Çarşı dediler! Halen tartışmalı bir ‘giydirme’ ile geleneksel çarşıyı modern bir AVM görünümüne sokma hedefleri var, bu anlaşılıyor. Yine Kurşunlu Han! Orada ne denmişti? Kentin geleneksel ürünleri ve üretimleri sergilenecek, buram buram bu kent kokacak! Şimdi mi? Orasını da ikinci Ulus Meydanı yaptılar! Yani künefenin 2. adresi! Başka da bir şeyimiz yokmuş gibi! Oraya gittiğinizde sizi Han’ın görkemli atmosferi değil, devasa demir dolaplar karşılıyor ve Han’ın orta yerindeki taş meydanı tamamen kapatan masa-sandalyeler. Peki, estetik mi? Değil! Düzelir mi? Sanmam!
Sizin bana listelediğiniz birçok yer içinde en ciddi sorun, Saint Simon başlığında. Bir kere, Türkiye Turizmi için de ‘inanç’ başlığı çok önemli bir yerde. O nedenle, Bakanlığın buraya ilk elden sahip çıkması gerekiyor. Çünkü kent idarecileri bu konuda ne yazık ki yeterli değil. Ve asıl konumuza gelirsek… Geride kalan dönem, bu sorunların hiç biri vekillerin gündemine girmedi. Ankara’ya taşınmadı! Ben hatırlamıyorum, tek bir vekil bu konuda bir Önerge’yi TBMM Başkanlığı’na sunmuş olsun! Bugünkü 11 bir şey yapar mı, onu da yaşayarak göreceğiz!”
Sınır kapılarında yaşanan sıkıntılar, kentin TIR filosunun başa çıkmaya çalıştığı sorunlar, Suriyeli sığınmacıların kalabalığı gibi birçok ara başlıkta çözüm bekleyen ciddi problemler Vekillerin gündeminde. Ancak turizm de artık gündem olmalı! Çok geç olmadan, çok daha fazlası kaybedilmeden!-Tamer Yazar-