Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Ankara, Şam, Moskova hattı!

İdlib’de Hamle Savaşı! Hatay

İdlib’de Hamle Savaşı!

Hatay sınırlarında biriken yüz binlerce sivilin yarattığı çadır kentleri ve göçün yerlerinden ettiği Suriyeli sivilleri işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, İdlib’de artan saldırıların arkasında yatan nedenin, bölge halkını Türkiye’ye doğru iterek, kolayca elde edilecek bir işgal yaratmak olarak açıkladı.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye’nin İdlib bölgesi ile ilgili “açıklayacağım” dediği politikasını bir gün gecikmeli olarak AK Parti grup toplantısında duyururken, ülke kamuoyuna yansıyan kelimeleri pür dikkat izleyen kentlerin başında Hatay geldi. Sınırlarında biriken yüz binlerce sivilin yarattığı çadır kentleri ve göçün yerlerinden ettiği Suriyeli sivilleri izlemeye devam eden Hatay’ın yakından takip ettiği Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamasında, “Gözlem noktalarındaki ve diğer yerlerdeki askerlerimize en küçük bir zarar gelmesi halinde, İdlib ve Soçi Muhtırası sınırlarıyla bağlı kalmadan, rejim güçlerini her yerde vuracağımızı ilan ediyorum” dedi.
-SINIR HAREKETLİ-
İdlib eksenli açıklamalar Ankara, Şam, Moskova ve Washington merkezli gelmeye devam ederken, Türkiye’nin, Suriye’nin kuzeyine yaptığı askeri yığınak ise aralıksız olarak devam ediyor. Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, Suriye sınırındaki askeri birliklere bu kapsamda zırhlı araç takviyesi yapılırken, sınır birliklerine de çok namlulu roketatarlar sevk edildi. Konuya ilişkin yapılan bilgilendirmeye göre, Şanlıurfa’daki 20. Zırhlı Tugay Komutanlığı’ndan çıkış yapan 15 araçlık tank yüklü tırlar, Gaziantep-Hatay istikametine doğru hareket etti. Güvenlik önlemleri altındaki sevkiyatın, Suriye sınırındaki askeri birliklere takviye amacıyla yapıldığı öğrenildi. Türkiye’nin farklı birliklerinden gönderilen ve aralarında çok namlulu roketatarların yer aldığı askeri konvoy ise Hatay’ın Reyhanlı ilçesine geldi. Araçlar, güvenlik önlemi altında sınır birliklerine yönlendirildi.
-SON BÖLGE-
İdlib, Suriye’de muhalif grupların elinde kalan son bölge. İdlib’in büyük bir bölümü, El Kaide’ye yakınlığıyla bilinen Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) örgütünün elinde. Esad’a bağlı birliklerin, Nisan ayından bu yana düzenlediği operasyonlar sonucu, İdlib’de 600 kilometrekareden büyük bir alanı kontrolü altına aldığı belirtiliyor. BM’nin verilerine göre, operasyonlarda şimdiye kadar yaklaşık bin 500 sivil hayatını kaybetti. Çatışmalardan kaçan 500 binden fazla kişinin de Türkiye sınırına doğru ilerlediği belirtiliyor.
-SİVİLLER!-
Bölgedeki saldırılardan kaçarak İdlib bölgesindeki, Hatay sınırına yakın kamplara sığınan siviller ise bir yandan zor kış şartlarında yaşama tutunmaya çalışırken bir yandan da evlerine dönmeyi hayal ediyor. Evsiz kalan siviller, soğuk çadırlarını nefesleriyle ısıtmaya çalışıyor. Sert geçen kış aylarında, sıcaklığın gece saatlerinde sıfırın altına düşmesi ve zaman zaman yağan kar, İdlib’deki sivillerin yaşam mücadelesini zorlaştırıyor.
Hama’nın kuzeyindeki Kefrenbude ilçesindeki evlerini terk etmek zorunda kalan Zehra Şeyh, bu zor şartları ailesi ile beraber yaşayanlardan biri. Zehra Şeyh, ailesiyle beraber Türkiye sınırı yakınlarında, Karama kampına sığınan sivillerden biri.
Şeyh, yaptığı açıklamada, havanın çok soğuk ve tüm aile fertlerinin de hasta olduğunu belirterek, “Soğuk, çok soğuk. 5 kişi, bir yorganla üstümüzü örtüyoruz. Soğuk bizi öldürdü. Odun ve ısınacak bir şeyimiz kalmadı. Isınmak için elbiselerimizi yakıyoruz” dedi.
Göç eden bir aileyi daha yanlarına aldıklarını söyleyen Şeyh, şunları anlattı:
“Çadırda ne kadar kalabalık olursak, o kadar ısınırız. Nefeslerimizle ısınıyoruz. Çok üşüyoruz. Hepimiz hastayız. Kar yağıyor. Gelecek günlerdeki karlar ise daha yoğun olacak. Isınmak için odun lazım.”
-ZORDAYIZ!-
Çatışmaların devam ettiği bölgedeki bir diğer kamp sakini Ahmet Cuma ise soğuk havaya karşı insanların ne yapacağını bilemediğini dile getirerek “İnsanlar çok zor bir halde. Özellikle bu soğuk dalgasında herkes hastalandı. Yeni göç var. Bombardıman sesleri, göç ettiğimiz yerlere kadar ulaşıyor. Herkes darda ve zorda” diye konuştu.
Kar yağışı beklendiğini ifade eden Cuma, yaşanan çaresizliği şu kelimelerle aktardı:
“Bu insanların en önemli ihtiyaçlarından biri, barınak. Sıcaklık, eksi 7-8 civarında, daha da düşecek. Burada herkes, kendi maddi imkanları çerçevesinde bir şeylerle ısınmaya çalışıyor. Şu an buradaki herkes, ikinci el elbise yakıyor. Talep fazla olduğu için o da pahalandı. Bazıları da araba lastiği kesip yakıyor.”
Cuma, yaşadıkları zor günlerin bir an önce son bulması ve evlerine dönmeyi istediklerini vurguladı.
-YARDIMLAR!-
Sınırdan, Hatay üzerinden İdlib tarafına yönelen yardım tırlarının yarattığı trafik içinde olan ve çalışmalara gönüllü olarak katılan Suriyeli bir çalışanın aktardıkları ise, çaresizliklerini aktaran sivillerden farklı değil…
“Burada, en çok şuna ihtiyaç var, diyemiyorum. Çünkü burada her şeye ihtiyaç var! Ama her şeye! Mama, battaniye, ilaç, çadır ve daha fazlasına. Çünkü gelen yardımlar belli bir insan sayısına karşılık gelmiyor. Sadece geliyor. Çünkü gelen yardımlara karşın, sınırda birikenler de her geçen gün artıyor. Burada, sınır boyunca soğukta hayatta kalmaya çalışanlar, aynı çadırın içinde ısınma telaşında. Çadırsızlık yüzünden, aynı çadırı kullanan iki, hatta 3 aile bile olabiliyor. Bir kap sıcak çorba bile büyük bir şey oldu onlar için. Ben de onlar gibiyim aslında. Dua ediyorum. Bir gün yeniden ülkeme dönebilmek için dua ediyorum.” -Tamer Yazar-