Yoksa saklamaya mı?
Çalışmalar bitti. Detaylar üzerindeki düzenlemeler ise devam ediyor. Açılış tarihi merak edilen yapının bant çekilen çevresinde oturanlar mı? Kente eklenen bu görkemli yapıların düne sahip çıktığı konusunda birleşiyor. Ancak, oldukça yorucu bir restorasyon süreci geçiren Habib-i Neccar Camii Özel Proje Alanı Uygulama Restorasyon işini noktalayan Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün buna dair hazırladığı bilgilendirme tabelası, mevcut yapının Emniyet Müdürlüğü binasına yakın köşesindeki ‘yalnız’ haliyle oldukça dikkat çekiyor. Tespit edilen yerin, aynı alanda yer alan taksi durağı kulübesinin de tam arkasında kaldığını ve neredeyse görünmediğini dile getirenlerin eleştirisi ise daha önce ‘palmiyeler’ noktasında paylaşılan eleştirileri hatırlatıyor.
-YANLIŞ YER-
Konuya ilişkin görüşlerini aldığımız, ismini vermek istemeyen bir turizmi şunları söyledi:
“Henüz açılmadı. ama şu ana kadar paylaştıklarımız bile müthiş bir ilgi doğurmuş durumda. İçerileri gezme fırsatım henüz olmadı. Dürüstçe, eski halinden yeni haline dönüşüm inanılmaz. Eldeki yorgun kentin böylesi bir yenilenmeye ciddi anlamda ihtiyacı vardı. İfade ettiğiniz şey ise, evet, hatalı olmuş. Yer tespiti neden bu şekilde olmuş, anlamadım! Çünkü hem mevcut binalardan çok uzak bir noktada hem de oradaki taksi kulübesinin hemen arka noktası. Bilgilendirme tabelasının yanı başında ise bir çöp kovası var. Yani istense bu kadar kötü bir kombinasyon yapılamazmış! Ama değiştirilemeyecek bir şey de değil. Dilerim en kısa zamanda yeri değiştirilir. Neresi uygun derseniz… Bence, Kurtuluş Caddesi’ne bakan kısma yakın olmalı. Çünkü insan trafiğinin asıl yoğunlaştığı alan da burası. Eldekinin okunmasını istiyorsak tabi!”
-SADECE TÜRKÇE-
Bilgilendirme tabelasında, restorasyon sürecine ve içeriğine dair detayların yer aldığına da işaret eden aynı Turizmci, şöyle devam etti:
“Çok büyük bir emek var, çok büyük de bir yorgunluk, ama maliyet de. Tabi ki en iyi şekilde anlatmak ve tanıtımını da yapmak gerekiyor. Ama bu bahse konu tabela sadece ‘Türkçe’… Kendimizi kendimize anlatma çabasından vazgeçmiyoruz anlayacağınız. Tamam, kendi insanımız da okusun okumasına da, hedefimiz, bu şehrin küresel marka kimliğine katkı değil mi? O halde, yerini değiştirirken, içeriğine de ek yapmak gerekiyor. İçeriğine başka diller de eklemek gerekiyor. Bir gün her şey yoluna girip de bölgedeki savaş tamtamları sustuğunda, bizlerin, gelecek turist kalabalıklarına her şekilde hazır olmamız gerekiyor.”
-NELER OLACAK?-
Zemin katlarda; Yerel, geleneksel sanatların sergilendiği ve satışının yapıldığı mekanlar ile Habib-i Neccar’ın ve Antakya’nın tanıtımının sunulacağı ve camiyi ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin günübirlik gezisi sırasında duraklayabileceği mekanlar yer alacak. 1 katlarda ise; Antakya ve yakın çevresinin kültürel, tarihi, teolojik, etnografik, sanat tarihi ve arkeolojik çevrede değerlerin sunulması, araştırılması, belgelenmesi ve korunması gibi araştırmaların bilimsel araştırma düzeyinde yapılması ve bölge halkına yönelik eğitici, konferans, seminer, belgesel nitelikte film gösterimleri ve benzeri organizasyonlar düzenlenerek aktarılması amaçlanıyor. Özetle, bu yapıların, yaşayan bir kültür ve sanat merkezi haline getirilmesi amaçlanıyor. -Tamer Yazar-