Antakya da “Renkleri”

Paylaşsa ve omuzlasa ya… Erzurum’da, kadınlarda sık görülen meme kanserine dikkati çekmek için, Atatürk Üniversitesi’nce, kampüsteki lambalar “pembe” olanlarla değiştirilip, ağaçlar da pembe fiyonklarla süslendi… “Dünya Serebral Palsi Günü” kapsamında, Fatih Sultan Mehmet ve Yavuz Sultan Selim Köprüleri, Galata Kulesi ile bazı alışveriş merkezleri ve binalar, hastalığın simge rengi yeşil ile ışıklandırıldı. Peki, bizler… Farklı […]

Paylaşsa ve omuzlasa ya…

Erzurum’da, kadınlarda sık görülen meme kanserine dikkati çekmek için, Atatürk Üniversitesi’nce, kampüsteki lambalar “pembe” olanlarla değiştirilip, ağaçlar da pembe fiyonklarla süslendi… “Dünya Serebral Palsi Günü” kapsamında, Fatih Sultan Mehmet ve Yavuz Sultan Selim Köprüleri, Galata Kulesi ile bazı alışveriş merkezleri ve binalar, hastalığın simge rengi yeşil ile ışıklandırıldı. Peki, bizler…

Farklı ülkelerdeki birçok kent, ‘dünya kenti’ ünvanlı şehirlerin izlediği politik çizgiye sahip çıkma adına, ulusal ve uluslararası günlerin anlamına uygun mesajları paylaşma gayretinde ilerler ve ‘farkındalık’ yaratma sorumluluğuna sonuna kadar sahip çıkar. Bunun son dönemdeki en canlı örneklerinden biri “meme kanseri” farkındalığı adına yaşandı. Erzurum’da, kadınlarda sık görülen meme kanserine dikkati çekmek için, Atatürk Üniversitesi’nce, kampüsteki lambalar “pembe” olanlarla değiştirilip, ağaçlar da pembe fiyonklarla süslendi. Farkındalık yaratmak önemli. Çünkü her yıl bir milyon kadın, meme kanseri hastalığına yakalanıyor ve dünyada her 11 dakikada bu hastalıktan bir kişi yaşamını kaybediyor.
“Dünya Serebral Palsi Günü”nde ise İstanbul’da birçok yapı ve köprü, bu güne özel olarak, hastalığın simge rengi yeşil ile ışıklandırıldı. Beklenen ve istenen ise bu tür anlamlı günlerde Antakya kent merkezinde de benzer hassasiyetlerin yükseltilmesi.
Sokaktaki vatandaşın söylediği mi?
H.P. >> Siz şimdi bunu haber yapsanız, birileri diyecektir ki… ‘Binaları ışıklarla kaplasanız ne olur, kaplamasanız…’ Ama arada fark var, olmalı da! Birilerine değil, ama herkese bu tür anları anlatmanın yollarından biri buysa, bu yol kullanılmalı. Ama şu ana kadar böyle örnekler olmadı sanırım. Oldu mu? Mesela, Cumhuriyet anıtındaki binalardan birinin, ‘meme kanseri’ farkındalığı adına kocaman pembe bir fiyonkla kaplandığını hayal edemiyorum bile! Sanırım bu tür şeyler, zihniyet meselesi. Belki bir gün biz de geliriz o aşamaya!
U.E. >> Bir yakınımı kaybetmiştim, meme kanserinden. Erken teşhisin kurtarabildiği insan örnekleri o yüzden çok önemli. Bu konuda herkeste bir farkındalık oluşturabilmek de. O yüzden, hastalıkları simgeleyen ışıklandırmaların bu tür zamanlarda kent kimlikleri üzerinden insanlara ulaştırılması çok önemli bence de. Bizde mi? Keşke! Olsun hatta! Birileri düşünsün ve olsun!
-Tamer Yazar-

Exit mobile version