Antakya’da Kültür Sanat

Hazırlayan: Mehmet Karasu Antakya Kitaplığı Bizi bekleyen kitaplar Yerli edebiyatın yıldız isimleri Orhan Pamuk, Oya Baydar, Ahmet Ümit, Hakan Günday yeni kitaplarıyla geliyor. Dünyanın dört bir köşesinden usta kalemlerse son romanlarıyla Türkçe olarak karşımızda. Dilimize ilk kez çevrilen isimler de var, yerli ve yabancı çok iyi tanıdığımız yazarların kurmaca dışı metinleri de. 2021’de raflarımıza kurulacak […]

Hazırlayan: Mehmet Karasu

Antakya Kitaplığı
Bizi bekleyen kitaplar
Yerli edebiyatın yıldız isimleri Orhan Pamuk, Oya Baydar, Ahmet Ümit, Hakan Günday yeni kitaplarıyla geliyor. Dünyanın dört bir köşesinden usta kalemlerse son romanlarıyla Türkçe olarak karşımızda. Dilimize ilk kez çevrilen isimler de var, yerli ve yabancı çok iyi tanıdığımız yazarların kurmaca dışı metinleri de. 2021’de raflarımıza kurulacak kitaplara birlikte göz atalım…
Veba Geceleri/Orhan Pamuk/Yapı Kredi Yayınları: Orhan Pamuk dört yıl aradan sonra, ironik bir şekilde pandemiye denk gelen yeni romanı ‘Veba Geceleri’yle okurla buluşacak. Baharda raflarda olması planlanıyor.
Kayıp Tanrılar Ülkesi/Ahmet Ümit/Yapı Kredi Yayınları: İlkbahar Ahmet Ümit’in yeni romanı için sabırsızlanan okurları sevindirecek. Ümit bu kez Pergamon-Berlin arasında geçen iki bin yıllık geçmişe uzanan bir hikâyeyi anlatıyor.
Hakan Günday/Doğan Kitap: Okurlarının, yedi sene önce yayımlanan ‘Daha’dan beri dört gözle beklediği yeni Hakan Günday romanı yılın ilk yarısında çıkıyor. İsmi şimdilik sürpriz…
Zor Zamanlar: 80 Yaş Günlükleri/Oya Baydar/Can: Edebiyatımızın büyük ismi bu kez ‘yaşamı deneyimlemek’ üzerine yazıyor.
Kara Sis/Kemal Varol/Everest: Yerli edebiyatın özgün seslerinden Varol birbirlerine hikâyelerini anlatarak varlıklarını sürdüren mahkûmların dünyasını çiziyor.
O Pazartesi-Eminönü/Mario Levi/Everest: Levi’nin yedi kitaplık serisinin üçüncü romanı ocakta çıkıyor.
Meraklı Adamın On Günü/Mehmet Eroğlu/İletişim: Yazarın ‘On Günü’ serisinin üçüncüsü yeni yılda geliyor. Yerli edebiyatın bir başka çarpıcı kalemi Burhan Sönmez de yeni romanıyla bu sene aramızda olacak.
Gülseren Budayıcıoğlu/Doğan Kitap: Psikolojik vakaları anlattığı romanlarıyla çok satanlar listelerini de TV ekranlarını da etkisi altına alan psikolog-yazarın yeni romanı yolda…
Ateş Sönene Kadar/Aylin Balboa/İletişim: Sevenleri, yeni kitabını uzundur bekledikleri Balboa ile hasret giderecek. ‘Kıymetli Şeylerin Tanzimi’ adlı ilk romanıyla dikkat çeken Sezen Ünlüönen de yeni romanıyla geliyor.

Konuk Yazar
Daphne’de Şiir Olmak/ Aydan Yalçın
Su da susadı
Ateşten testilerde
Kekik nane kırmızıbiber
Hasır kilim nakış oya
Sevda dediğiniz bu mu
Gözlerimi bağlasalar bilirim
Antakya’da olduğumu…
Ne kadar da şanslıdır bazı kentler. Bağrından çıkardığı şiir çocuklarıyla bir yıldız olup akıp gider yerleşir gökyüzüne. Yüzleri insana ve sevgiye dönüktür, yüzleri ışığa, dostluğa ve barışa…onlar ki o çok sevdikleri kentlerinin omzuna asla silinmeyecek olan el izlerini bırakmışlardır. Yüreklerini, seslerini, inançlarını, umutlarını, düşlerini bırakmışlardır. Daphne, gülümser, usulca siler gözyaşlarını. Bir çift güvercin havalanır Antakya’dan…
Daphne’nin bir ruhu vardır. Bu ruh, etnik kökeni ne olursa olsun sevgi dolu insanlarıyla, barış içinde, muhteşem bir coğrafyada, demokrat bir şekilde, dayanışma içinde yaşamak sevdasıdır. Edebiyata, sanata, çok dilli ve çok dinli bir kent olan Antakya’ya âşık bir çift barış güvercini, Dapne’nin çocuklarıdır Nebihe ve Mehmet Karasu çifti. İki aydın, iki vefakâr, iki sanatsever insan.
Şanslıdır Antakya. Bağrından nice şair ve yazarları, nice sanatçıları çıkarmıştır, çıkarmaktadır da…sistemin karanlığında ve yozluğunda hızla tüketilen ve görmezlikten gelinen sanatın Antakya’daki meşalesini yanık tutmayı ilke edinmiştir Karasular. Bu yolda çokça emek verip birçok kitaba imza atmışlardır. Bu kitaplardan birisi de şiirlerini hayranlıkla okuduğum, babamla aynı Köy Enstitüsünden (Haruniye/Düziçi) mezun olan Sosyalist Gerçekçi şiirimizin öncülerinden “Hatay Harmanından Ali Yüce”dir.
Ali Yüce şiirlerinden çokça örneklerin de bulunduğu 2012 tarihinde yayınlanan kitap; Nebihe ve Mehmet Karasu’nun editörlüğünde, başta Adnan Binyazar,Leyla Şahin, Sabahattin Yalkın, Ahmet Özer, Celal İnal, Müslüm Kabadayı olmak üzere 24 şair ve yazarın düşünce, şiir, anı ve inceleme yazılarından derlenmiş.
Kitapta Ali Yüce’nin bizzat kendisinin kaleme aldığı yaşamöyküsünde oldukça manidar tespitler bulunmakta. Köy Enstitüsü’ne başlamayı ‘öte dünyadan kaçıp bu dünyaya ayak basmak’ olarak niteleyen usta için yaşadığı hayat hiç de adil hiç de kolay değildir. Çünkü, geriye dönüp baktığında elinde yaşamın yalnızca iskeleti kalmıştır. “Verdiğim bunca çaba ile eşitlikçi bir toplumda kim bilir kaç üniversite bitirilir, kim bilir kaç bilimsel çalışma yapılırdı” diyerek serzenişte bulunur.
Adnan Binyazar, “Ali Yüce, şiirinde damıtılmış bir halk söyleyişiyle insanımızın yaşamsal tavrının ve bilgeliğini öne çıkarıyor” derken; Yüce’nin en etkili, en verimli, toplumu en iyi biçimde yönlendirecek şairlerin başında geldiğine dikkat çekiyor. Leyla Şahin ise daha çok şairin çocuk şiirlerine dikkat çekip zihin ve yürek açan, uygarlığı imleyen şiirlerinin her birinin barışa, dostluğa ve sevgiye bir çağrı niteliğinde olduğunu belirtiyor.
Ben çiçek olsaydım eğer
Hiç saksı giymezdim ayağıma
Ödünç kanat alırdım
Güvercin teyzemden
Barış uçardım üstünüze
Araştırmacı-Yazar Bülent Nakib kitapta şairin “Şeytanistan” adlı ilk romanının başına da koyduğu “Kırk Ayaklı Karınca” adlı şiirini incelerken; Yazar Kamil Akdoğan şairin “Yeni Cihat” adlı şiirini çözümlüyor. Emperyalizmin bizim gibi az gelişmiş ülkeler üzerindeki sömürüsüne dikkat çekip adeta yaşadığı günlerden bir zaman dürbünüyle bugünlere baktığını, hatta görmekle kalmayıp ileriyi gösterdiğini belirtiyor. Kitapta dikkat çeken yazılardan birisi de Musa Artar’ın kaleme aldığı “Şeytanistanlı Hemşerim Ali Yüce’nin Şiir Dünyası” adlı yazısıdır. Ali Yüce’yi var eden maddi ve manevi koşullardan yola çıkarak şairin hayatında bir gezintiye çıkıyor Aktar. Ali Yüce şiirindeki temel izlekleri çok güzel örneklemelerle sunuyor bizlere. Bu izlekleri; doğduğu topraklar, emek-sermaye ilişkisi, aydınlanma, şiir ve aşk olarak sıralıyor. Yerinde tespitlerle ilerleyen inceleme, Ali Yüce’nin kişiliği ile şiirini harmanlıyor ve ‘şairin hayatının şiire dâhil olduğunu’ bir kez daha anımsatıyor bizlere.
Ben ozanım
Özgürlük sürerim ekmeğime
Yurdumu ücretsiz severim
Kirli bir rahatlık için
Kalemime boynuz takamam
Sonra nasıl bakarım
Şiirlerimin yüzüne
Ozan, şiiriyle ölümsüzleşir Ali Yüce için. Bunu “Okumayın dinlemem/ Ozanından önce ölen şiirleri” dizesiyle çok güzel anlatır. Onun için şiir; “sözcüklerin birbirini/ deli gibi sevmesi”, şiire girmek için can atmasıdır. Her yeni kitabında yeniden doğduğunu söyleyen Ali Yüce’nin ustalığı ve aforizma niteliğindeki şiirlerinin gücü gün geçtikçe daha çok anlaşılıyor. Güzelim Antakya coğrafyasından çıkarak emekçi halkının sesi olan Ali Yüce şiirleri Daphne’yi adeta taçlandırıyor.
Ne mutlu ki has şiirleri bizlerle buluşturan, sözünü esirgemeyip ezilen- sömürülen insanın sesi olan, çağdaş aydınlık yüzlü şairlerimiz var. Ve yine ne mutlu ki bu güzel insanların eserleriyle bizleri sık sık buluşturan, bilmediklerimizi gösteren, bildiklerimizi anımsatan Nebihe ve Mehmet Karasu gibi vefâkar, aydınlık yüzlü insanlar var. Ne mutlu ki Daphne var, Daphne’de dostluk var, Daphne’de aşk var, Daphne’de şiir var…
Öpe öpe uyandırdım
Şiir yaptım sözcükleri
Ektim biçtim öğüttüm
Barışta sıcak ekmek
Savaşta kalemime
Kurşun yaptım sözcükleri
Şairim, ustam, öğretmenim Ali Yüce’nin anısı önünde saygıyla eğilirken sevgili ablam ve ağabeyim Nebihe ve Mehmet Karasu’ya insana, şiire, hayata ve Antakya’ya olan aşklarından ve katkılarından dolayı çok teşekkür ederim. Onlarla tanışmanın onuru ve minnetiyle…

Haftanın Şiiri
Başını Eğme/ Hikmet GÜZEL
Kaldır başını dost, bak gökyüzüne
Uzansan maviyi tutar ellerin
Uçan güvercinin kanat izine
Barışı nakşetsin gönül tellerin

Çatma kaşını dost, yüz dön güneşe
Sıcak gülüşünle ısıt evreni
Umut ışığı ol dosta, kardeşe
Sevgi çemberiyle kuşat çevreni

Gönül eşini dost, bağrına sığdır
Kanat olur sana arş’a uçarsın
Aşk yüklü bulut ol, sevgini yağdır
Tutuşan kalplerde çiçek açarsın

Paylaş aşını dost, yükünden arın
Bir yüreğe dokun şefkat elinle
Bugünden çok daha güzeldir yarın
Aşık gözlerinle, sevda dilinle

Umut yaşını dost, diri tutarak
Direnç zincirine bir halka ekle
Kurduğun hayale renkler katarak
Her sabah doğacak güneşi bekle (01/01/2021)

Haftanın Sanat Gündemi
Samsun Atakum Belediyesi tarafından her yıl düzenlenen Vedat Türkali Edebiyat Ödülleri için başvurular başladı.
Roman, öykü, şiir ve kurmaca çeviri eser olmak üzere 4 kategoride verilecek olan yarışmaya 2019 ve 2020 yıllarında yayınlanmış eserler ile başvuru yapılabilecek.
Başvurular için son tarih 28 Şubat 2021 olarak duyuruldu.

2020’de sanata ‘uzaktan’ baktık!
Bu yıl yaşama değer katan ve bu tür kriz dönemlerinde en büyük iyileştirici etkiye sahip olan sanattan büyük ölçüde mahrum kaldık. Kısmen de olsa çevrimiçi etkinliklerle kendine soluk alacak bir alan yaratan sanatı ‘uzaktan’ deneyimledik. Dileriz 2021 bu yılın acısını çıkartmamıza olanak tanır
Çevrimiçi sanat: 2020 sanat ortamına damgasını vuran iki kelime vardı, “ertelendi” ve “çevrimiçi”. Pandemi dolayısıyla sanatsal etkinliklerin neredeyse tümü ertelendi, iptal edildi ya da çevrimiçi gerçekleştirildi. Sergiler, konferanslar, toplantılar, konserleri hep “çevrimiçi” izledik. Tüm dünya müzeleri koleksiyonlarını çevrimiçi ziyarete açtılar. Ama gerçek bir konser dinlemeyi, gerçek bir sergi gezmeyi çok özledik. Müzeler ve sanat kurumları çeşitli tedbirlerle kapılarını açsalar da, tedirgin sanatseverleri ikna edemediler. (Fatma Batukan Belge- Aydınlık)

altKitap 2021 Öykü Ödülü
Katılım Koşulları:
1. Katılım herkese açıktır. Konu sınırlaması yoktur.
2. Sadece öykü başvuruları kabul edilmektedir. Roman, deneme, şiir, vb. türlerde yapılan başvurular değerlendirme dışı bırakılacaktır.
3. altKitap 2021 Öykü Ödülü’ne bir (1) öykü ile başvurulur. Bir kişi, birden fazla öykü ile başvuruda bulunamaz.
4. Öykü en fazla 2.021 sözcükten oluşmalıdır. Bu sınırlamaya uymayan öyküler değerlendirme dışı bırakılacaktır.
5. Daha önce basılı veya sanal herhangi bir ortamda yayımlanmış ve/veya ödül almış öyküler değerlendirmeye alınmayacaktır.
6. Öykülerin bir yazı programı belgesine kaydedilmiş olarak (.doc, .docx veya .rtf), linkte yer alan başvuru formuna eklenerek gönderilmeleri gerekmektedir.
7. Başvuru formu dışında, e-posta olarak gönderilmiş öyküler kesinlikle değerlendirmeye alınmayacaktır.
8. altKitap 2021 Öykü Ödülü’ne katılan öyküler seçici kurula yazar kimlikleri gizli olarak sunulmaktadır. Bu nedenle öykünün yer aldığı dosyada yazarın kimliğine dair bir bilginin yer almamasına dikkat edilmelidir. Kimlik bilgisinin yer aldığı öykü dosyaları değerlendirmeye alınmayacaktır.
9. Başvurular sadece linkten ulaşılan form aracılığıyla yapılmalıdır.
Dereceye giren ve yayımlanmaya değer görülen öyküler jüri tarafından bir e-kitap olarak yayımlanacaktır. Bu kitabın dışında kalan öyküler ise iade edilmeyecek ancak başka herhangi bir yerde de kullanılmayacaktır.
‘altkitap 2021 öykü ödülü son gün 1 mart’ 2021’dir

Aileler ekran değil kitap başında toplansın…
Koç Sistem, bilinçli teknoloji kullanımına dikkat çekmeyi ve aile içerisinde ebeveyn-çocuk iletişimine katkı sağlamayı amaçlayan projesi ‘Aile Saati’nde yola yeni proje ortağı Yapı Kredi Yayınları ile devam ediyor. Proje kapsamında aileler ekrana mola vermeye kapatmaya davetli…
‘Eğitim Ortağı’ AÇEV’in ardından ‘Kitap Ortağı’ olarak Yapı Kredi Yayınları ile işbirliği yapan KoçSistem, pandemi dönemiyle birlikte ev içerisinde artış gösteren teknoloji kullanımının aile üyelerinin birbirleriyle kaliteli zaman geçirerek dengelenmesi gerektiğine dikkat çekiyor. KoçSistem’in Yapı Kredi Yayınları ile yaptığı iş birliği kapsamında AÇEV Anne ve Baba Destek Programları’nda ebeveynlere kitap okuma alışkanlığı kazandırılmasına ve kitap seçimine yönelik eğitimler verilecek. Ayrıca Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan ‘Her Güne Bir Oyun’ ve ‘Her Güne Bir Masal’ adlı kitaplar özel olarak basılarak eğitime katılan ebeveynlerle paylaşılacak.
KoçSistem Genel Müdürü Mehmet Ali Akarca projeyi şu sözlerle anlatıyor: “Aile Saati ile başta çocuklarımız olmak üzere tüm aile bireylerini, bilinçli teknoloji kullanımına ve aile içi iletişimi artırmaya davet ediyoruz. Türkiye’nin lider teknoloji kurumu olarak biliyoruz ki geleceğin dijital yaşam tarzını üretken ve nitelikli insan gücü ile kuracağız. Teknoloji ile fiziksel hayat arasındaki dengeyi iyi kurmalı teknolojiden korkmamalı, aksine teknolojiye hâkim olmalıyız. Özellikle, dijital uyaranlara çok fazla maruz kaldığımız pandemi günlerinde, ekranları belli bir süre de olsa kapatmalı, ailece vakit geçirmeli, tüm aile bireylerini tıpkı kitap okumak gibi nitelikli aktiviteler yapmaya özendirmeliyiz. Türkiye’nin alanında en köklü iki kurumu KoçSistem ve Yapı Kredi Yayınları olarak bu konuda kurumsal vatandaşlık bilinciyle hareket etmeyi önceliğimize alıyor ve ailelerde güçlü bir farkındalık oluşturmayı amaçlıyoruz. Teknolojinin bilinçli kullanımı hayatlarımızı kolaylaştırsa da teknoloji ve gerçek hayat arasındaki dengenin bozulması aile üyeleri arasındaki iletişimi geri dönülmez şekilde koparabiliyor; çocukların zihinsel, sosyal ve psikolojik gelişimlerini olumsuz yönde etkileyebiliyor. Aile Saati projemizin etki alanını genişletmek için eğitim ortağımız AÇEV ile ebeveyn eğitimlerine devam ediyor; yeni ortağımız Yapı Kredi Yayınları ile daha fazla sayıda çocuğun ve ailenin kitaba erişimini sağlamayı, dijital ekranlardan uzaklaştığımız zamanlarda kitap okuyarak, oyun oynayarak ve hayal kurarak büyüyen çocukların yetişmesi için toplumsal fayda sağlamayı amaçlıyoruz.”
BİR SAATLİK MOLA!
Aile Saati projesi ile ‘#haydikapatalım’ hareketini başlatan KoçSistem, ebeveynlere her gün 19.00-20.00 saatleri arasında bir saatlik Aile Saati molası vermeye davet ediyor. Bu sürede ebeveynlerin çocuklarıyla birlikte tüm ekranları kapatarak ‘ekransız’, ev içi veya dışı çeşitli etkinliklerle birlikte zaman geçirmeleri çağrısı yapıyor.
Bugüne dek proje kapsamında İstanbul ve İzmir’in çeşitli semtlerinde açılan 94 kurs ile 2 binden fazla ebeveyn ve onların 3-13 yaşları arasındaki çocuklarına ulaşıldı. AÇEV Anne ve Baba Destek Programları kapsamında teknoloji modülünün entegrasyonuyla uygulanan eğitimlerde ebeveynler çocuklarının teknolojiyle daha sağlıklı bir ilişki kurabilmeleri için desteklendiler (Hürriyet Kitap Sanat)

Ne Okusak
1.Safahat/Mehmet Akif Ersoy/ İnkılap Ve Aka
2.Kendi Gök Kubbemiz/ Yahya Kemal Beyatlı/Meb Yayınevi
3.Memleketimden İnsan Manzaraları/Nazım Hikmet/Yapı Kredi
4.Rübab-I Şikeste/Tevfik Fikret/Kapı Yayınları
5.Kılıç İpekte Sınanır/ Hüseyin Ferhad/ Yapı Kredi

Exit mobile version