Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Aracılar üreticilerden daha çok kazanıyor

CHP’li vekiller Topal ile

CHP’li vekiller Topal ile Şahin, marketlerde satılan etteki yüksek fiyat artışını meclis gündemine getirdi

CHP Hatay Milletvekilleri Serkan Topal ile Suzan Şahin, bir grup milletvekili ile birlikte Meclis Başkanlığına ilettikleri önergede, marketlerde satılan etin yüksek fiyat artışı ile tüketiciye ulaştırılmasını gündeme getirdi.
Marketlerde satılan etin fiyatının bölümlerine göre 120 liraya kadar yükseldiğini, bu fiyat artışının ne yazık ki besicilere yansımadığını belirtildiği önergede, aracılar üreticilerden daha çok kazanç sağladığına dikkat çekildi.
Et fiyatlarındaki önlenemeyen artış incelenmeli …
Et ürünlerinde yaşanan sorunlar ile girdi maliyetlerinin sürekli artmasının nedenlerinin, buzağı ölümlerinin ve hayvan hastalıklarının önlenememesi, besicinin desteklenmemesi, tarımda planlamanın olmaması ve iktidarın canlı hayvan ithalatındaki ısrarcılığı olarak sıralanabileceğinin belirtildiği önergede şunlara yer verildi: “İktidarın, hayvancılıkta yaşanan sorunların çözümüne yönelik süreci doğru yönetemediği üretici ve besicinin yaşadığı mağduriyet ile anlaşılmaktadır. Besici para kazanamadığı için hayvancılığı bırakıyor, vatandaş pahalı et tüketmek zorunda kalıyor. Aracılar ise kazançlarından taviz vermiyor. Et fiyatlarındaki önlenemeyen artışın nedenlerinin kapsamlı olarak incelenmesi gerekmektedir. Et fiyatlarının yılbaşından bu yana yüzde 20 oranında artarak, marketlerde belirli bölümlerinin 120 liraya kadar fiyatlandırıldığı görülmektedir. Tarım ve Orman Bakanı, ülkemizde hayvan varlığının yeterli olduğunu, et sıkıntısının yaşanmayacağını söylemiştir. Ancak et fiyatlarındaki artış, resmi ithalat rakamları ve besiciliği bırakan üretici sayısı hayvancılıkta yaşanan sorunları gözler önüne sermektedir. 2010-2019 yıllara arasında Türkiye 4 milyon 876 bin büyükbaş hayvan ithal etti, son 2 yıldaki ithal hayvan sayısının ise 1 milyona yaklaştığı bilinmektedir.
Uyarılarımız kulak ardı edildi …
Son 10 yılda büyükbaş ve küçükbaş canlı hayvan ithalatına ödenen para ise 8 milyar 290 milyon TL’den fazladır. Kontrollerinin yapıldığı söylenmesine rağmen, ithal edilen hayvanlarda bir süre sonra ortaya çıkan hastalıklar mutlaka araştırılmalıdır. Canlı hayvan ithalatının bu şekilde devam etmesi, ülkemizde yem fiyatlarındaki artışın durdurulamaması, besicilik sektörünün tamamen bitmesine ve vatandaşın et, süt ve süt ürünlerine ulaşamaması gibi ciddi sorunlara neden olabilir. Türkiye’de et fiyatlarının artış nedenlerinin yanı sıra, neden ithalata gerek duyulduğu ve bu soruna çözüm bulunamamasının nedeninin mutlaka araştırılıp, incelenmesi ve ona göre tedbirlerin alınması gerekmektedir. Et fiyatlarında artış olabileceği ve bu konuda sorunlar yaşanabileceğini daha önce ifade ettik ve AKP iktidarını bu konuda defalarca kez uyardık. Ne yazık ki uyarılarımız kulak ardı edildiği için et ürünlerinde sorunlar yaşanıyor. Besiciler gerekli şekilde desteklenmediği, girdi maliyetleri arttığı ve sütte gerekli fiyat artışı olmadığı için süt inekçiliği yapan besici, hayvanlarını kesime gönderdi. Süt inekleri kesime gittiği için buzağı sayısı sürekli azalıyor. Bunun yanında buzağı ölümleri bir türlü önlenemedi. TİGEM de dahi hayvan hastalıklar nedeniyle son yıllarda 5 bine yakın hayvanın zorunlu olarak kesime gönderildiği görülüyor. Hayvan hastalıklarıyla ilgili mücadelede ne yazı ki gerekli önlemler alınmıyor. 2019 yılında 11 milyon 400 bin ithal aşı temin edildiği bakan tarafından açıklandı. Hayvancılıkta tedavi ile birlikte koruyucu veteriner hekimliği uygulaması da başlatılmalıdır.”
Yemler düşük fiyatlı olmalı …
Asıl görevi fiyatları dengelemek olan Et ve Süt Kurumu’nun yeterli oranda stok yapmasına karşın piyasada fiyat dengesinin sağlanamadığının belirtildiği önergede şunlara değinildi: “Yem fiyatlarının bir yıl içinde neredeyse iki kat artması nedeniyle besicinin 12 ay kapalı ortamda beslemek zorunda kaldığı hayvanlarına yeterli yem verememesi sonucunda verimin düştüğü görülüyor. Verim düştüğü için gelir elde edemeyen besici de hayvanını kesime göndermek zorunda kalıyor. Besicinin 300 kg et alacağı hayvandan 200 kg et almak durumunda kalması et açığının oluşmasının nedenlerinden biridir. Besicilere hayvan varlığını artıracak ve beslenmesini sağlayacakları düşük fiyatlı yem temin edilmelidir. Yem fiyatlarındaki artış engellenmelidir. Para kazanamadığı için hayvancılığı bırakmak zorunda kalan besicinin sorunları çözülmeli, besicinin kazancının makul seviyeye ulaştırılması konusunda adımlar atılmalı ve süreç bir planlama çerçevesinde yürütülmelidir. Besicileri mağdur eden girdi maliyeti ve et fiyatlarındaki artış meclis araştırması ile kapsamlı olarak ele alınmalıdır.”
Mehmet ÖZGÜN