Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Asgari ücrette yeni kriz: Sendikalar masadan çekiliyor

Aralık ayında başlayacak Asgari Ücret Tespit Komisyonu görüşmeleri öncesi sendikal cephede tansiyon yükseldi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın çağrısıyla toplanan Üçlü Danışma Kurulu’nda komisyonun yapısı yeniden gündeme geldi. Ancak işçi sendikaları, mevcut düzenin adil olmadığını savunarak toplantılara katılmama kararı aldı.

Aralık ayında başlayacak Asgari Ücret Tespit Komisyonu görüşmeleri öncesi sendikal

Türk-İş ve Hak-İş’in bu ortak çıkışı, komisyonun meşruiyeti tartışmalarını alevlendirdi. Sendikalar, yıllardır işçi temsilinin sembolik düzeyde kaldığını ve kararların hükümet ile işveren ekseninde şekillendiğini dile getirdi.

Ergün Atalay: “Adil olmayan düzende artık yer almayacağız”

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, 25 Aralık 2024’te yaptığı açıklamada, asgari ücret sisteminin köklü bir değişime ihtiyacı olduğunu belirtti. Atalay, “Bu sistem işçinin değil, sermayenin menfaatine işliyor. Adil bir düzenleme yapılmadığı sürece Türk-İş olarak Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na katılmayacağız,” dedi.

Atalay, yarım asırdır komisyonun aynı adaletsiz yapıyla sürdüğünü vurgulayarak, işçilerin sesinin duyulmadığı bir ortamda yer almanın anlamını yitirdiğini ifade etti. “50 yıl boyunca sabrettik, ama artık sabrımız kalmadı” sözleriyle sendikanın kararlılığını ortaya koydu.

Hak-İş de aynı çizgide: “Türk-İş’le ortak karar aldık”

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, 27 Ekim 2024’te yaptığı açıklamada benzer bir tavır sergileyerek komisyonun yapısının değişmesi gerektiğini belirtti. Arslan, “Biz de adil düzenleme yapılmadıkça katılmayacağız. Türk-İş’le bu konuda istişare ettik ve ortak bir duruş sergileme kararı aldık,” dedi.

Arslan, komisyonun yıllardır işçiyi temsilden uzak bir yapıya dönüştüğünü, kararların önceden belirlendiği bir formaliteye dönüştüğünü savundu. “Masada olmak değil, adil olmak önemli” diyerek mevcut tabloyu eleştirdi.

İşçilerin sesi masada olmayacak mı?

Yasaya göre Asgari Ücret Tespit Komisyonu, işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan 15 kişilik bir yapıdan meydana geliyor. Komisyonun görevi, her yıl aralık ayında toplanarak bir sonraki yılın asgari ücretini belirlemek. Ancak Türk-İş ve Hak-İş’in çekilme kararı, işçi temsilinin tamamen ortadan kalkabileceği endişesini doğurdu.

Şu anda brüt asgari ücret 26 bin 5,50 TL, net asgari ücret 22 bin 104,67 TL olarak uygulanıyor. İşveren maliyeti ise 30 bin 621,48 TL’ye kadar çıkıyor. Sendikalar, bu tabloya rağmen işçilerin yaşam maliyetlerinin her geçen gün arttığını ve ücretlerin alım gücünü yitirdiğini hatırlatıyor.

Uzmanlar uyarıyor: “Müzakere masası iki taraflı kalır”

Çalışma ekonomisi uzmanları, sendikaların çekilmesi durumunda Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun işlevsiz hale geleceğini belirtiyor. İşçilerin temsil edilmediği bir masada alınacak kararların toplumsal meşruiyetinin zedeleneceği ifade ediliyor.

Bazı sendika temsilcileri, bu durumun “işçisiz pazarlık” anlamına geleceğini ve ücretin yalnızca hükümet ile sermaye arasında belirleneceğini dile getiriyor. Bu da, emek kesiminde büyük bir tepkiye yol açabilir.

Yeni dönem tartışması: sistem değişmeli mi?

Uzmanlar, uzun süredir tartışılan bir konuyu yeniden gündeme taşıdı: Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısı değişmeli mi?
Sendikalar, işçi lehine kararların alınabilmesi için bağımsız gözlemcilerin, akademisyenlerin ve kadın temsilcilerin de komisyona dahil edilmesini öneriyor.