Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

“Atatürk’ü Unutturmak”

Orhan Tüleylioğlu, yeni eserini

Orhan Tüleylioğlu, yeni eserini okuyucuyla buluşturdu

Gazetemiz Yazarı Orhan Tüleylioğlu’nun, Ord. Prof. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu’nun yazılarından derleyip yayına hazırladığı “Atatürk’ü Unutturmak” adlı kitap Telgrafhane Yayınları etiketiyle okuyucuyla buluştu.
Velidedeoğlu’nun 1965-1991 yılları arasında Cumhuriyet Gazetesinde yayımlanan yazılarından bir seçkiyi içeren kitaba “Hıfzı Veldet Velidede-oğlu: Bir Aydınlanma Hazinesi” başlıklı bir önsöz yazan Gazeteci Yazar Işık Kansu şunları söylüyor:
“Yüz yıllar sonra aydınlanmış bir ülkenin, aydınlatan bireylerindendir Hıfzı Veldet Velidedeoğlu.
Tıpkı; Cavit Orhan Tütengil gibi, Şevket Süreyya Aydemir gibi, Vedat Günyol gibi, Bahri Savcı gibi, Muammer Aksoy, Bedrettin Cömert, Melih Cevdet Anday gibi…
Unutulmuş, özlemi duyulan, derin kültür ve birikimle donanmış, sağduyulu, halkçı, devrimin özünü kavramış, toplumun peşinden sürüklenmeyip ona öncülük eden, eğilip bükülmeden doğruya yönelen aydın kişilerimize ve onların kalıtsal düşüncelerine büyük gereksinim duyuyoruz, bu karanlık zaman diliminde.
Ne yapmışlar o aydınlanmacılar?
Her ilerici adımda yer almışlar. Kendilerini yenileyerek çağa uyum sağlayıp devrim ilkelerini kıvılcımlar eşliğinde günün gerçekliğine kaynatmışlar. Tarihin taşıdığı verimli toprağı işleyip yeni ürünler derlemişler.
En önemlisi, bezirgân pazarlarına hiç uğramamış, Ortaçağ tüccarları ile bağ kurmamış, zorba kesesine el uzatmamışlar.
Tüm değerlerin değersizleştirildiği, gericiliğin geçer akçe sayıldığı, ikiyüzlülüğün, gelen ağam giden paşamcılığın sinsice ruhlara sokulduğu, çocukların ve gençlerin her türlü istismarla yüz yüze getirildiği uğursuz, kara düzen içinde onların aklı, aklımıza yön gösterecektir.
Çünkü onlar, Türk reform ve rönesansının yaratıcılarıdır. Yüzyılları aşarak ve taşarak, bu yurt insanına gönüllerinin ve akıllarının definesini sunmuşlardır.
Bizim bugün yapacağımız iş, tutucu kir, pas ve bağnazlıkla gömülmüş bu defineyi yeniden gün ışığına kavuşturmaktır.”
24 Ağustos 1904’de İstanbul’da doğan Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, Ankara Lisesi’nde 2. sınıfı okurken, 23 Nisan 1920’de açılan Büyük Millet Meclisi’nde memur olarak çalışmaya başladı. 1929 yılı başına değin burada çalışırken Ankara Hukuk Fakültesi’ni de bitiren Velidedeoğlu, Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet’in ilanı yıllarında Meclis çalışmalarına, yapılan konuşmalara, tartışmalara tanık oldu. 1929 yılında devlet hesabına hukuk doktorası yapmak üzere İsviçre’ye gönderildi; ayrıca Berlin Hukuk Fakültesi ve Roma Hukuk Fakültesi lisans eğitimlerini de tamamlayıp İsviçre’ye döndü. Doktora çalışmasını da 1933 yılında İsviçre’de tamamladı, 1934 yılında İstanbul Üniversitesi, Hukuk Fakültesi’nde asistan olarak atandı. Aynı yıl doçent, 1942 yılında profesör ve daha sonra da ordinaryüs profesör unvanlarını aldı.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde iki dönem dekan olarak hizmet verdi (1946-1948 ile 1952-1953) ve 1974 yılında emekli oldu. Kurucu Meclis Milli Birlik Komitesi temsilciliği (1961) ile aynı mecliste “1961Anayasası”nı hazırlayan komisyonun üyeliği ve yazmanlığını yaptı, “1961 Anayasası”nı kaleme aldı. 1942’de başladığı Cumhuriyet gazetesindeki köşe yazarlığını elli yıl boyunca sürdürdü.
Atatürk’ün Nutuk’unu Söylev (Cilt: I-II) ve Belgeler (Cilt: III) olarak günümüz diline çevirip, geniş kitlelerce okunmasını sağladı.
İlk Meclis’in kuruluşuna tanık olmuş, büyük bir hukukçu olarak yetişmiş, bilgelik niteliğini kazanmış olan Velidedeoğlu, yaşamını, Türkiye’nin bağımsızlığına, özgürlüğüne, egemenliğine ve çağdaş, laik bir hukuk devletini her alanda geçer kılmaya adamış, özellikle “hukukun üstünlüğü” için büyük çaba harcamıştır.
Yaşamı boyunca, “Türk Hukuk Kurumu” tarafından değer görüldüğü “Hukuk Devleti Savaşçısı Onur Ödülü”nde ifadesini bulduğu gibi demokratik, laik, hukuk devletinin yılmaz bir savunucusu ve simgesi oldu. Gerek üniversite hocası olarak gerekse yazar olarak bilimin ışığında toplumu aydınlatmaya çaba gösterirken düşünsel anlamda hep genç kalmayı başaran örnek bir aydın olarak yaşadı.
1992 yılında yaşama veda eden Velidedeoğlu, Atatürkçü Düşünce Derneği kurucularından olup aynı zamanda derneğin onursal başkanlığını yapmış; Türk Dil Kurumu’nun Yönetim Kurulu’nda da uzun süre görevde olmuştur.
YAPITLARI: Atatürk İlkeleri ve Türk Kadınlığının Çilesi (1970), Bir Lise Öğrencisinin Milli Mücadele Anıları (1971), Anayasanın Dili (1972), Türkiye’de Üç Devir (1972), Sağsız Solsuz Demokrasi (1973), Devirden Devire (Üç cilt, 1974-1976), İnsancı Yolcular (1976), Anıların İzinde (1. Cilt,1977, 2. Cilt, 1979), Milli Mücadele Anıları (1983). Deneme: Yol Kesen Irmak (1983), Toplumsal Yaşam ve Hukuk (1983), Söylev (Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk’un günümüz diliyle, “Söylev” adıyla yeniden basımı, 3 cilt /1981-1983), M. Ş. İpşiroğlu’ya Saygı/ Çağdaş Düşünce (1987), 12 Mart Faşizminin Felsefesi (1990), 12 Eylül – Karşı Devrim (1990). Hukuk eğitimi bağlamında, “Medeni Hukuk”, “Borçlar Hukuku”, Hukuk sözlüğü”.
-Selvi Günay-